Gelişmekte olan ekonomilerde finansal serbestleşmenin para politikası üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Finansal serbestleşme (liberalleşme) düşüncesi 1970' lerde Bretton-Woods' un yıkılmasından sonra hız kazanmıştır. 1980' li yıllardan itibaren uluslararası ekonomi küreselleşme (globalleşme) sürecine girmiş, tüm dünyada yapılanma ve değişim dönemi 1990' larda başlamıştır. Globalleşme kavramı, tüm dünya ekonomilerini kapsayan sosyal ve iktisadi alanların birbirleriyle ve uluslararası piyasalarla entegre olması anlamına gelmektedir. Dolayısıyla finansal serbestleşme, mali piyasaları fiziksel olarak bölen çizgilerin yok olması, miktar ve fiyat kısıtlamalarının kaldırılması aynı zamanda ülkeler arası sermaye mobilitesinin artması demektir. Bu uygulamalar aracılığla finansal sermaye, uluslararası çapta dolaşım imkanı bulmuştur. Gelişmekte olan ekonomilerin karlı yatırım olanakları sermaye akımlarının yönünü belirleyen en önemli faktör olmuştur. Finansal serbestleşme fikrini hayata geçiren ekonomiler de olumlu sonuçların yanı sıra yapısal olarak ekonomik gelişmişliğe ulaşamayan ülkelerde krizlere neden olmuştur. Meydana gelen bu çelişkiden dolayı finansal serbestleşme aşamasında uygulanan politikaların niteliği hakkında daha kapsamlı araştırma ihtiyacı gündeme gelmiştir. Finansal serbestleşme ile beraber artan sermaye hareketleri üzerindeki kısıtlamaların kalkması, aynı zamanda teknolojik gelişmelerin artması ile uluslararası çapta mali piyasaların entegre olmasını sağlamıştır. Dolayısıyla para piyasalarının globalleşmesine finans piyasaları arasındaki etkinlik artışının katkısı dikkate değerdir. Böylece uygulanmakta olan para politikaları güçleşmiş ve farklılaşmıştır.Çalışmamızın amacı, 2005-2015 yılları içerisinde gelişmekte olan ekonomilerde finansal serbestleşme ile para politikası arasındaki ilişkiyi ekonometrik analizle açıklamaktır. Ampirik analizlerde finansal serbestleşmenin ölçülebilmesi için sıkça finansal açıklık oranının kullanıldığı ilgili literatürde görülmektedir. Ayrıca para politikasının doğru uygulandığının simgelerinden biri olan enflasyon oranı kulanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişki, EKK yöntemi ile incelenerek panel veri analizi yapılmıştır. Çalışmamızdaki analize göre, finansal açıklık oranı ile enflasyon oranı arasında negatif yönlü ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Anahtar Kelimeler: liberalizasyon, finansal serbestleşme, gelişmekte olan ekonomiler, enflasyon, sermaye akımları The idea of financial liberalization gained momentum after the collapse of Bretton-Woods in the 1970s. From 1980s onwards, international economy has entered globalization process, and the period of restructuring and change all over the world began in the 1990s. The concept of globalization means that the social and economic spheres that cover all world economies are integrated with each other and with international markets. So financial liberalization means the disappearance of the lines that physically divide the financial markets, and the abolition of quantity and price constraints, mean the increase of capital mobility among countries at the same time. Through these applications, financial capital has been able to circulate on an international scale. The profitable investment opportunities of emerging economies have been the most important factor in determining the direction of capital flows. Economies that have had the illusion of the concept of financial liberalization have also caused crises in countries that have not achieved economic development as well as positive outcomes. The need for more extensive research on about the quality has come to the fore. The rise of restrictions on capital movements along with financial liberalization has also enabled the integration of financial markets on an international scale with the increase of technological developments. Therefore, the contribution of the increase in efficiency between financial markets to the globalization of money markets is remarkable. Thus, the monetary policy being implemented has become difficult and differentiated.The aim of our work is to explain the relationship between financial liberalization and monetary policy in developing economies through econometric analysis in 2005-2015. In the empirical analysis, it is often seen in the related literature that the financial openness ratio is used to measure financial liberalization. Moreover, inflation rate, which is one of the symbols of correct application of monetary policy, is used. The relationship between the variables was analyzed by the EKK method and panel data analysis was performed. According to the analysis of our study, it is concluded that there is a negative relation between the financial openness rate and the inflation rate.Keywords: liberalization, financial liberalization, emerging economies, inflation,capital flows
Collections