İntestinal motilitenin değerlendirilmesinde yeni metod: Akustik gastrointestinal gözetim
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Postoperatif dönemde gelişebilecek ileus tanısını koymada günlük cerrahi pratiğini değiştirmeye aday ve objektif bir değerlendirme yöntemi olabilecek, intestinal motilitenin akustik incelemesini yapmak ve klinikle ilişkisini değerlendirmektir.Gereç ve Yöntem: Çalışma progresif deneysel bir araştırma metodunu içermektedir. Çukurova Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği ile iş birlikteliği doğrultusunda geliştirilen 'Gastrointestinal Aktivite İzlem Cihazı' ile 18 yaş üstü kolorektal cerrahi geçirmiş hastalarda günlük 10 dakika boyunca (5-7 gün süreyle) bağırsak aktivite kaydı yapılmıştır. Elde edilen ses kayıtlarının bilgisayar ortamında analizi gerçekleştirilerek; POI-(n:20), POI+(n:12) ve kontrol(n:20) gruplarına ait aktivite oranları, orali tolore etme, gaz ve gaita çıkarma zamanları ile ilişkisi incelenmiştir.Bulgular: Grupların ortalama bağırsak aktivitesi kontrol, POI- ve POI+ gruplarında sırasıyla 0,20akt/s; 0,14akt/s ve 0,08akt/s olarak belirlenmiştir. Gruplar arasında aktivite de anlamlı farklılık saptanmıştır (p<0,01). Kontrol ve postoperatif hastaların aktivite sayıları doğrultusunda eşik değer (0,12akt/sn) tespit edilmiştir. Eşik değerin üstünde aktiviteye sahip hastaların oral alımlarına müsaade edilmiştir. POI+ grupta postoperatif günler ilerledikçe hastaların ortalama aktivite sayılarının artığı ve oral alımı da tolore ettiği tespit edilmiştir (p<0,05). POI- grupta ise ortalama aktivite sayısının postoperatif 2. günden itibaren 0,14 ±0,04 akt/s üstünde olduğu ve ortalama rejim başlanma gününün 3±0,9 gün, gaita çıkışının ise 2±1,3 gün olduğu tespit edilmiştir. Dinleme sonuçlarına göre skalada eşik değerin üstünde kalan hastaların rejimi tolore ettiği saptanmıştır. Çalışmada bağırsak aktivitesinin varlığı ile ilk gaz ve ilk gaita çıkışı arasında ise ilişki saptanmamıştır (p>0,05).Sonuç: Bağırsak motilitesinin postoperatif izlenmesine yönelik standart bir yaklaşım mevcut olmadığından, gastrointestinal akustik aktivite izlem cihazı, invaziv olmayan şekilde bağırsak fonksiyonunun iyileşmesini izlemek için klinik olarak erişilebilir bir yaklaşımı temsil edebilir. Gastrointestinal aktivite izlem cihazının, postoperatif bir hastanın beslenip beslenemeyeceği veya nasıl besleneceğini hakkında tek başına yeterli olamayacağı, fakat klinik kararların verilmesinde elde edilen kayıtların objektif bir parametre olarak kullanılmasının büyük fayda sağlayabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Aim: The aim of this study is to evaluate the clinical relevance of the intestinal motility and the intestinal motility, which can be an objective evaluation method to change daily surgery practice in the postoperative period.Methods: This study includes a progressive experimental research method. `Gastrointestinal Activity Monitoring Device` developed in cooperation with Cukurova University Biomedical Engineering Department has been used to daily record (5-7 days) bowel activity for 10 minutes on patients who undergone colorectal surgery over the age of 18 years. By analyzing the obtained sound recordings in a computer environment; activity ratios of POI - (n: 20), POI + (n: 12) and control (n: 20) groups were examined in the relation among oral intake, gas and stool removal times. Results: The mean intestinal activity of the groups was also determined as 0.20act/s, 0.14 act/s and 0.08act/s for healthy (people), POI- and POI+ groups, respectively. There was a significant difference in activity among the groups (p <0,01). The threshold value (0.12 act/sec) was determined in terms of the number of healthy and postoperative patients. Oral intake of patients with activity above the threshold was allowed. POI group was found to increase the mean number of activities and tolerated oral intake as postoperative days progressed (p <0,05). In the POI group, the mean number of activities was found to be 0,14 ± 0,04 act/s at postoperative 2nd day, and the mean regimen day started 3 ± 0,9 days and stool output was 2 ± 1,3 days. According to the results of the listening, the patients who were above the threshold were found to tolerate to oral intake. There was no relationship between the presence of intestinal activity and the first gas and first stool output in the study (p> 0.05).Conclusion: Since there is no standardized approach for postoperative monitoring of intestinal motility, the gastrointestinal acoustic activity monitoring device may represent a clinically accessible approach to monitoring the noninvasive recovery of intestinal function. Gastrointestinal activity has reached the conclusion that the follow-up device can not be sufficient on its own about how a postoperative patient can be fed or fed, but it is of great benefit to using the records obtained in clinical decisions as an objective parameter.
Collections