Nükleer santral işletenin hukukî sorumluluğu

Abstract

Enerji, bütün ülkelerin vazgeçilmezi haline gelmiş bir şeydir. Ayrıca enerji, ülkelerin refah ve medeniyet seviyelerinin belirlenmesinde de en önemli kıstaslardan biri olarak ön plana çıkmaktadır. Dolayısıyla enerji, stratejik öneme sahip olan büyük bir güç olarak, milli ve milletlerarası kamuoyunun gündeminden hiç düşmeyen önemli bir olgudur. Nükleer santraller ile alakalı kamuoyunda ciddi bir korku ve endişe bulunmakla birlikte, bu enerji türüne olan ilgi gün geçtikçe artmaktadır.Nükleer santrallerin işletiminde güvenlik olgusu çok yüksektir. Buna rağmen, santral işletilirken nükleer kaza meydana gelebilir. Nükleer kaza olması durumunda zarar görenler elbette ki hukuk sistemlerinin koruması altındadırlar. Bundan dolayı nükleer kaza neticesinde zarar görenlerin zararlarının hangi usul ve esaslar dahilinde karşılanacağı hususu önem arz etmektedir.Nükleer enerjide güvenlik olgusunun yüksek olması, onun hiçbir güvenlik sorununun olmadığı veya herhangi bir kaza olduğu takdirde, çevreye zarar vermeyeceği anlamına gelmemektedir. Nükleer kaza riski, diğer kaza türlerine kıyasla çok daha düşüktür. Ancak nükleer kaza olduğu takdirde, ortaya çıkan zarar, diğer kazaların ortaya çıkardığı zararlarla karşılaştırılamayacak kadar yüksektir.Nükleer kaza meydana geldiği takdirde hukuki sorumluluğun nasıl ve hangi esaslar temel alınarak belirleneceği hususu pek bilinmemektedir. Türkiye'de bu konuda ilk kanuni düzenleme 2007 yılında 5710 sayılı Kanun ile kabul edilmiştir. Bu Kanun, nükleer kaza meydana geldiği takdirde, hukuki sorumluluğun kapsamının Paris Sözleşmesine göre belirlenmesi gerektiğini hükme bağlamıştır.

Energy, is something that has become indispensable for all countries. In addition, the energy, the countries most important criteria in determining the levels of prosperity and civilization as one comes to the forefront. Therefore, the energy, which is of strategic importance as a major force, not the agenda of national and international public opinion is an important phenomenon that does not. Seriously interested in nuclear power plants, public fear and anxiety, while there are interested in this type of energy is increasing day by day.Operation of nuclear power plants is very high security cases. Despite this, the power plant is operated in a nuclear accident can occur. In case of nuclear accident victims are under the protection of legal systems, of course. Therefore, those who damage the losses as a result of the nuclear accident in which matter is important to be met within the principles and procedures.The phenomenon of nuclear energy security is high, it is not any security problem or if there is any accident, does not mean that will not harm the environment. The risk of nuclear accidents compared to other types of accidents is much lower. However, if the nuclear accident, the resulting damage, compared with losses as high as revealed by other accidents.If there is a nuclear accident, the legal responsibility to determine the matter on the basis of the principles of how and what is not well known. Turkey's first legal regulation on this issue with the Law No. 5710 was adopted in 2007. This law, if the nuclear accident occurred, the scope of legal responsibility should be determined according to the Paris Convention resolved.