İdiopatik ani işitme kayıplarında sistemik steroid, intratimpanik steroid ve hiperbarik oksijen tedavisinin etkinliklerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç : Ani işitme kaybı (AİK), yıllık insidansı yaklaşık 5-20/100.000 olan, hastayı rahatsız eden otolojik bir acildir. İnsanın sosyal hayatında önemli bir duyusu olan işitmenin kaybıyla anksiyeteye neden olmaktadır. Olguların büyük çoğunluğunda etyoloji bilinmemektedir ve tedavide fikir birliği yoktur. Bu çalışmada, prognozu etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi, klasik sistemik tedavinin yanısıra, intratimpanik steroidin kümülatif tedavi dahilinde ya da tek başına etkinliğinin incelenmesi ve hastanemiz Sualtı Hekimliği Ve Hiperbarik Tıp Bölümü'nde AİK nedeniyle tedavi edilen olguların işitme kazançları değerlendirilerek bu tedavi yöntemlerinin etkinliğinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Yöntem : Çalışmaya Şubat 2009 ile Ocak 2015 tarihleri arasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Polikliniği'ne ani işitme kaybı şikayetiyle başvuran, işitme kaybını açıklayacak diğer nörootolojik patolojiler açısından değerlendirildikten sonra idiopatik ani sensörinöral işitme kaybı saptanan olgular dahil edildi. Tedavisi düzenlenen olguların haftalık takiplerle işitmesi değerlendirildi. Hastanın öyküsü, risk faktörleri ve muhtemel hastalıklarına yönelik labaratuar incelemeleri yapıldı. Pontoserebellar köşe patolojilerinin ekartasyonu açısından tüm olgular Gadolinyumlu Kulak MR ile incelendi. Hastalar demografik özellikleri, AİK'ya eşlik eden vertigo ve/veya tinnitus, tanı konmuş sistemik hastalık varlığı, saf ses ortalamasındaki işitme kazançları, 2012'de Amerikan Otolaringoloji - Baş ve Boyun Cerrahisi Akademisi (AAO-HNS)'nin yayınladığı AİK klinik uygulama klavuzuna göre iyileşme durumu, işitme kaybının derecesi, odyogram tipi ve tedaviye başlama süresine göre tedavi başarısı ve iyileşme durumu değerlendirildi. Başlangıç ve kurtarma tedavisinde kullanılan yöntemlerin başarısı incelendi. Ayrıca özellikle tutulan frekanslar ve tedaviye başlama süresi temelinde en başarılı tedavi yöntemleri belirlenmiştir.Bulgular : İdiopatik AİK nedeniyle tedavisi ve takibi sağlanan 90 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların yaşları 14 ile 81 arasında değişmekte olup ortalaması 46.83 yıldır. Olguların % 54.44 'ü (n=49) erkek, % 45.55' i (n=41) kadındır. Dört farklı tedavi yöntemi sonucunda ortalama 17,35 dB işitme kazancı sağlandı. AİK klinik uygulama klavuzuna göre 29 hastada (%32.2) tam, 26 hastada (%28.9) kısmi iyileşme sağlanırken, 35 hastada (%38.9) iyileşme olmadı. Tedavi yöntemlerinin sağladığı ortalama işitme kazançları arasında anlamlı farklılık saptanmadı (p=0.678). İşitme kaybının şiddeti arttıkça tam iyileşme oranının istatistiksel açıdan anlamlı şekilde azaldığı saptandı (p= 0.0). Alçak frekanslardaki ortalama işitme kazancının istatistiksel açıdan anlamlı şekilde daha yüksek olduğu saptandı (p= 0,018). Alçak frekanslardaki işitme kaybının en yüksek tam iyileşme oranına sahip olduğu, yüksek frekansların ise iyileşmenin yokluğu açısından en yüksek orana sahip olduğu değerlendirildi (p=0.0). Tedaviye başlama süresi arttıkça tedavi başarısının azaldığı saptandı (p=0,008). Tedaviye başlama süresi kısaldıkça tam iyileşme artarken, iyileşmenin olmadığı olgu sayısının istatistiksel açıdan anlamlı şekilde azaldığı izlendi (p= 0.039). Hasta yaşı ve cinsiyetin tedavi başarısını etkilemediği değerlendirildi. Tinnitus ve/veya vertigonun AİK'a eşlik etmesi ve sistemik hastalık varlığının ortalama işitme kazancını etkilemediği istatistiksel olarak saptandı. Farklı zaman dilimleri ve odyogram tipleri için dört tedavi yönteminin sağladığı işitme kazançları arasında anlamlı fark saptanmadı. Başlangıç tedavisi için uygulanan dört farklı tedavi yöntemi arasında ortalama işitme kazancı ve iyileşme durumu açısından anlamlı istatistiksel fark saptanmadı (p = 0.963, 0.625). Kurtarma amacıyla hiperbarik oksijen uygulanan olgularda ortalama 20.3 dB, intratimpanik steroid uygulananlarda 7 dB işitme kazancı saptandı. Hiperbarik oksijenin saf ses ortalama kazancının ve tam iyileşme oranının daha fazla olduğu görülürken olgu sayısının az olması nedeniyle istatistiksel açıdan anlamlı fark saptanmadı (p= 0.182, 0.460). Sonuç: Çalışmamızda, AİK tedavisinde kullanılan farklı tedavi yöntemlerinin etkinliğinin benzer olduğu izlenmiştir. En önemli prognostik faktörler; işitme kaybının şiddeti, odyogram tipi ve tedaviye başlama süresi olarak değerlendirilmiştir. Sadece intratimpanik steroid uygulanan hastalarda diğer üç tedavi yöntemine benzer sonuçlar elde edilmiştir. Bu nedenle sistemik tedavinin kontrendike olduğu olguların yanısıra ilaç kullanımına uyumun zayıf olduğu hastalarda, sistemik hastalık varlığında, çoklu ilaç kullanımı olan hastalar vb. durumlarda bu tedavi şekli AİK için başlangıç veya kurtarma tedavisi olarak tercih edilebilmektedir. Ayrıca çalışmamızın verileri ve klinik deneyimimiz ışığında kurtarma tedavisinde hiperbarik oksijenin daha ön planda olduğu değerlendirilmektedir.Anahtar Kelimeler: Ani işitme kaybı, intratimpanik steroid, hiperbarik oksijen Purpose: Sudden hearing loss (SHL), the annual incidence of about 5-20 / 100,000, is bothering the patient otologic emergency. Hearing loss is an important sense of social life that leads to anxiety. Majority of etiology of the sudden hearing loss is unknown and there is no consensus on treatment of the ilnesses. In this research, evaluation of factors affect the prognosis, in addition to the conventional therapies, investigating of activity intratympanic steroid treatment within the cumulative or just alone and by assessing earning of hearings of patients treated at the our hospital Underwater Medicine and Hyperbaric Medicine in which it is intented to produce effectiveness of this treatment. Methods: Between February 2009 and January 2015, Çanakkale Onsekiz Mart University Application and Research Hospital Otolaryngology, admitted to the outpatient clinic with complaint of sudden hearing loss, once evaluated for hearing loss to explain the pathology of idiopathic sudden sensorineural hearing loss neurotologic other identified cases were included in the study. Hearing of the patients who included treatment were monitored weekly. Laboratory examinations were performed for history, risk factors and possible diseases. All of the cases in terms of the retraction of the cerebellopontine angle ear pathology were examined with magnetic resonance imaging with gadolinium. Patients' demographic characteristics, SHL associated vertigo and/or tinnitus, diagnosed with systemic diseases, pure tone average hearing on earnings, improvement status according to clinical practice guidelines published by the American Otolaryngology - Academy of Head and Neck Surgery (AAO-HNS), improvement status by the degree of hearing loss, audiogram type and the time to start treatment was evaluated. Examined the success of the initial treatment or salvage therapy method were investigated. Besides, the most successful treatments are identified by founding especially stated frequencies and duration of beginning the treatment. Findings: İdiopathic sudden sensorineural hearing loss treated and followed-up 90 patients were enrolled in this research. The average age of 46.83 years, ranged from 14 to 81 years. % 54.4 of the patients (n = 49) were male and %45.5 (n = 41) were female. 17.35 dB average hearing gain was achieved as a result of four different treatments. According to rational clinical practice guidelines about SHL in 29 patients (% 32.2) treated completely, in 26 patients (% 28.9) were treated partially, in 35 patients (% 38.9) did not heal. There was no significant difference between the average hearing earning provided by the treatment methods (p=0.678). Cure rates decreased with increasing the severity of hearing loss immediately (p= 0.0). It was found to be significantly higher than the statistical average earnings in the low-frequency hearing (p= 0,018). Patients with hearing loss at low frequencies have the highest cure rate, patients with hearing loss at the the high frequencies was evaluated as having the highest rate in the absence of healing (p=0.0). As the time to start treatment increases, the success of treatment is desreases (p=0,008). While treatment starting time becomes shorter, whole treatment increases and number of cases who have no healing decreases meaningly in terms of statics (p= 0.039). It is found that patient's age and gender do not affect treatment success. Besides it is determined that tinnitus and / or vertigo accompanied by sudden hearing loss and presence of systemic diseases did not affect meaningly the average hearing gain either. There is no difference of among hearing gains which are provided by four treatment methods in different period of time and audiogram types. No significant statistical difference is indicated in terms of avarage hearing gain and healing status in initial treatment is applied by four different treatments. Aim of saving of patients were applied hyperbaric oxygen and they had 20.3 dB gain and intratympanic steroids were detected in those had 7 dB hearing gain for salvage therapy.Results: In this research, the effectiveness of different treatments for sudden hearing loss were similar. The most important prognostic factors are the severity of hearing loss, audiogram type and duration of treatment initiation. Just patients applied ıntratympanic steroid have similar consequences with others with other three treatments. Because of that; as well as patients contradicted by sistemic treatment, on patients are weak at drug use, on patients with multiple drug usage, and in similar situations, this treatment method is preferred for SHL as beginning or salvage therapy. Besides, light of our data and clinical studies in the our experience hyperbaric oxygen is more prominent for salvage therapy.Keywords: Sudden hearing loss, intratympanic steroids, hyperbaric oxygen
Collections