Olumlu bazı kişilik özelliklerinin öznel iyi oluşu yordayıcı rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Mutluluk arayışı filozoflar ve araştırmacılar tarafından yüzyıllardır araştırılmıştır. Bu araştırmalar sonucunda mutluluk ile ilgili birçok teori ve kuram ortaya çıkmıştır. Günümüzde var olan bu teorilerde ortak olarak bazı özelliklere sahip bireylerin daha mutlu oldukları ifade edilmiştir. Buradan hareketle bu çalışmanın amacı üniversite öğrencilerinin başa çıkma öz-yeterliği, kendini affetme, bilinçli farkındalık ve psikolojik sağlamlıklarının öznel iyi oluşlarını yordamadaki rolünü test etmektir. Araştırma grubunu dört farklı üniversitenin dört farklı fakültesinde öğrenim gören 1091 üniversite öğrencisi oluşturmuştur. Çalışmada veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu, Heartland Affetme Ölçeği, Bilinçli Farkındalık Ölçeği, Başa Çıkma Öz-Yeterliği Ölçeği, Connor Davidson Psikolojik Sağlamlık Ölçeği Kısa Formu, Pozitif-Negatif Duygu Ölçeği ve Yaşam Doyumu Ölçeği kullanılmıştır. Bu kapsamda BÇÖYÖ'nin ve CDPSÖKF'nin Türkçeye uyarlama çalışması gerçekleştirilmiştir. Araştırmada, Açımlayıcı Faktör Analizi, Doğrulayıcı Faktör Analizi, Bağımsız Örneklem t Testi, Pearson Korelasyon Analizi, Yapısal Eşitlik Modeli analizi gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizi SPSS 21.00 programı, Lisrel 8.70 programı ve Amos 21.00 grafik programından yararlanılarak yapılmıştır. Yapısal eşitlik modeli analizi sonucuna göre, modelde yer alan tüm olumlu özelliklerin üniversite öğrencilerinin öznel iyi oluşuna anlamlı bir şekilde katkı sağladığı ortaya çıkmıştır. Yapısal modelde bulunan yollar incelendiğinde yolların çoğunluğunun istatistiksel olarak anlamlı olduğu, sadece bilinçli farkındalıktan psikolojik sağlamlığa giden yolun istatistiksel olarak anlamlı olmadığı ortaya çıkmıştır. Ayrıca başa çıkma öz-yeterliği ve kendini affetmenin psikolojik sağlamlık aracılığıyla öznel iyi oluş üzerinde dolaylı etkilerinin anlamlı olduğu tespit edilirken bilinçli farkındalığın psikolojik sağlamlık aracılığıyla öznel iyi oluş üzerinde dolaylı bir etkisinin olmadığı tespit edilmiştir. Çalışma bulgularından çıkan sonuçlar ilgili literatür ışığında tartışılmış ve bu sonuçlar doğrultusunda hem araştırmacılar için hem de uygulayıcılar için bazı öneriler sunulmuştur. The search for happiness has been studied by many philosophers and researchers for centuries. As a result of these studies, many theories and hypothesis/model about happiness have emerged. Nowadays in these theories, commonly, it is stated that individuals with certain traits are happier than others. From this assertion, the aim of current study is to test the roles of university students' coping self-efficacy, self-forgiveness, mindfulness, and resilience in predicting subjective well-being.The sample of the current study consisted of 1091 university students from four different faculties of four different universities. As data collection tools, Personal Information Form, Heartland Forgiveness Scale, Mindful Attention Awareness Scale, Coping Self-Efficacy Scale, Connor-Davidson Resilience Scale Short Form, Positive-Negative Emotion Scale and Life Satisfaction Scale were used. In this context, the adaptation studies of the Coping Self-Efficacy Scale and Connor-Davidson Resilience Scale Short Form was conducted. In the current study, Exploratory Factor Analysis, Confirmatory Factor Analysis, Independent Sample t Test, Pearson Correlation Analysis, Structural Equation Model analysis were performed. The data were analyzed by using SPSS 21.00 program, Lisrel 8.70 program, and Amos 21.00 program. According to the results of the structural equation model analysis, all positive traits in the model significantly contribute to the subjective well-being of university students. When the paths in the structural model were examined, it was determined that the majority of the paths were statistically significant and only the path from mindfulness to resilience was not statistically significant. In addition, it was found that coping self-efficacy and self-forgiveness had a significant indirect effect on subjective well-being through resilience, whereas mindfulness had no indirect effect on subjective well-being through resilience. The results of the study were discussed in the light of related literature and based on findings of current study recommendations were made for both researchers and practitioners.
Collections