Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kararları ışığında makul tutukluluk süresi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tutuklama belirli koşullar altında ve 5237 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 100 ve devamı maddelerinde ele alınan sıkı şekil şartlarına bağlanmış, geçici olarak uygulanması gereken bir tedbir niteliğindedir.Tutuklama tedbirin doğası gereği doğrudan doğruya birey özgürlüğünü kısıtladığından dolayı uzun süren tutukluluk hallerinin uygulamada bazen suçluluğu kesinleşmeyen şüphelinin hükümlü gibi cezalandırılmasına sebebiyet verdiği görülebilmektedir. Bu gibi hallere neden olunmaması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesinin tutukluluğu ele alırken ortaya koyduğu kıstaslara yer verilerek makul tutukluk süresi kavramı örneklerle somutlaştırılmaya çalışılmıştır. The detention is a provisional measure which, in certain circumstances, is subject to stringent requirements under Article 100 of the Criminal Procedure Code no.Because the nature of the arrest measure directly restricts the freedom of the individual, it can be seen that long-term detention conditions, in practice, sometimes lead to the punishment of the suspect as a convict who cannot be convicted. In order to avoid such situations, the European Court of Human Rights and the Constitutional Court have tried to concrete the concept of reasonable duration of custody by giving examples of the criterion it presents while handling the detention.
Collections