Türk hukukunda acele kamulaştırma usulü ve yargısal denetimi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Mülkiyet hakkı, Anayasa'da yer alan temel haklardan biridir. Mülkiyet hakkı ancak Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere dayanarak, hakkın özüne dokunulmaksızın ve kanunla sınırlanabilir. Bu hakkın sadece kanunla sınırlanabilmesi nedeni ile yasa koyucu özel mülkiyet hakkına müdahalenin nasıl yapılabileceğine ilişkin çeşitli kanunlar çıkarmıştır. Bahsi geçen kanunlardan birisi de idarenin, bireylerin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazları nasıl edinebileceğine ilişkin Kamulaştırma Kanunu'dur. Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesinde sayılan üç halden birinin gerçekleşmesi halinde idare, acele kamulaştırma yoluna gidebilir. Bu hallerden birisi de kamu hizmetinin niteliğine göre aceleliğine Cumhurbaşkanı tarafından karar verilen hallerdir. Kanun'un ilk halinde Bakanlar Kurulu'na ait olan acelelik hali bulunduğuna dair yetki 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK'nin 86 ncı maddesiyle Cumhurbaşkanı'na tanınmıştır. Acelelik kararının Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından, idarenin taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinde açtığı bedel tespit ve acele el koyma davası sonrasında, asliye hukuk mahkemesince yedi gün içinde acele el koyma kararı verilmektedir. Acele kamulaştırmayı tam olarak anlayabilmek için acele kamulaştırmaya ilişkin temel kavramların, temel kavramlara yüksek yargı ve AİHM'in yaklaşımının, acele kamulaştırmanın diğer taşınmaz mal edinme yöntemlerinden farkının, ivedi yargılama usulünün, İYUK'ta yer alan usul kurallarının ve Danıştay'ın acele kamulaştırmaya yaklaşımının bilinmesi gerekmektedir. Yukarıda yer verilen nedenlerle tez konumuz `Türk Hukukunda Acele Kamulaştırma Usulü ve Yargısal Denetimi` olarak belirlenmiştir. Tezde Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmiş olması nedeniyle mevzuatta yapılan değişiklikler de dikkate alınmış olup yargı kararlarının büyük bir kısmı güncel kararlardan oluşmuştur. The right to own property is one of the fundamental rights which were enumerated by the Constitution. The right to own property may only be limited based on the relevant provisions of the Constitution, without infringing the essence of the right and with a statute. Due to the condition that it may only be limited with a statute, the legislator has passed several acts that relate to the issue of how the intervention to the property rights might function. One of the mentioned acts is the Expropriation Act, which governs manner the administration shall obtain the immovables in the property of real persons. Article 27 of the Expropriation Law enumerates three situations in which the administration can apply urgent expropriation. One of these situations is the case where the President decides the urgency on the basis of the public service characteristics. The competence of the decision of the urgency of the expropriation was transferred from the Ministers Board to the Presidency with Article 86 of the decree-law N. 700 of 2/7/2018. After the decision of urgency is promulgated in the Official Gazette, the administration may apply the civil court of the first instance in the location of the immovable for a case of determination of price and urgent expropriation, and thereafter the civil court may decide for urgent expropriation in seven days. On the other hand, to conceive the urgent expropriation in its own right, one must know about the fundamental notions of the urgent expropriation, the approaches of the higher judiciary and the ECHR to these fundamental notions; the difference of the urgent expropriation with other manners of obtaining immovables, summary procedures, procedural rules in the Administrative Jurisdiction Procedure Law and the approach of the State Council to the urgent expropriation. On these grounds, we decided that our dissertation subject to be `The Urgent Expropriation and the Legal Review Thereof in the Turkish Law`. It was taken into consideration that there was a change to the Presidential system, and therefore the changes in the legislation are reviewed and the majority of the case-law mentioned is build-up by contemporary examples. In great extent throughout the dissertation, our personal opinions about the State Council decisions were emphasized, alongside with the application of the summary procedure.
Collections