Ön ergenlik döneminde psikolojik dışlanma, bağlanma ve yaşam doyumu arasındaki ilişkilerin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ön ergenlik dönemi, fiziksel, duygusal, sosyal ve bilişsel yapıdaki değişimlerin yoğun yaşandığı bireyler için zorlayıcı bir geçiş sürecidir. Bu dönemde bireylerin, yaşıtlarıyla kurdukları veya kuracakları sosyal ilişkileri, sahip oldukları bağlanma stillerinden etkilenmektedir. Bu açıdan bakıldığında bağlanma stillerinden etkilenen akran ilişkilerinin ön plana çıktığı ön ergenlik döneminde, akranları tarafından kabullenilmesi, arkadaş gruplarına dâhil olması bireyin gelişimi açısından oldukça önemli role sahiptir ve. akran gruplarına dâhil olamamış, akranlarıyla yeterince vakit geçiremeyen çocukların yaşadıkları psikolojik dışlanma süreci yaşam doyumunu olumsuz etkilemektedir. Bu doğrultuda bu araştırmanın amacı, ön ergenlik döneminde psikolojik dışlanma, bağlanma ve yaşam doyumları arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu bağlamda Ankara ilinde benzer sosyo- ekonomik düzeye sahip olduğu düşünülen 246 çocuğa Demografik Bilgi Formu, Ergenler İçin Ostrasizm (Sosyal Dışlanma) Ölçeği (EOÖ), Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri-II-Orta Çocukluk Ölçeği ve Çok Boyutlu Öğrenci Yaşam Doyum Ölçeği, Aile, Arkadaş ve Benlik Doyumu alt boyutlarıyla uygulanmıştır. Yapılan analizler sonucunda, ebeveynlere bağlanma düzeyine bağlı olarak ön ergenlerin psikolojik dışlanma ile yaşam doyumlarında farklılık olduğu görülmüştür. Buna göre, annelerine ve babalarına güvenli bağlananlara kıyasla güvensiz bağlananların daha yüksek psikolojik dışlanma yaşadıkları ve daha düşük yaşam doyumuna (aile, arkadaş ve benlik Doyumu alt boyutlarıyla) sahip oldukları bulgulanmıştır. Ayrıca, psikolojik dışlanma ve yaşam doyumu cinsiyet, sınıf düzeyi, anne- baba eğitim düzeyi gibi değişkenler açısından da incelenmiş ve 5. sınıf öğrencilerinin 6.,7. ve 8. sınıf öğrencilerine göre dışlanmayı daha az yaşadıkları, cinsiyete bağlı olarak katılımcıların psikolojik dışlanma ve yaşam doyumu ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı, ancak anne eğitim düzeyinin güvenli- güvensiz bağlanma stilleriyle ve aile yaşam doyumuyla ilişkili olduğu saptanırken psikolojik dışlanmayla ilişkili olmadığı görülmüştür. Yapılan çalışma sonucu elde edilen bulgular, literatür bilgileri ve alan araştırmaları çerçevesinde tartışılmıştır. The pre-adolescent period is a challenging transition period for individuals experiencing intense changes in physical, emotional, social and cognitive structures. In this period, the social relationships that individuals establish or will establish with their peers are affected by their attachment styles. With this regard, being accepted by peers and participation in friendship groups have an important role in the development of the individuals in the pre-adolescence period in which peer relations affected by attachment styles become significant. Psycholocal exclusion experienced by the children who are not included in peer groups and who cannot spend enough time with their peers in the pre-adolescence period affect life satisfaction negatively. In light of these facts, this study aims to examine the relationship between psychological exclusion, attachment and life satisfaction in the pre-adolescent period. In this context, Demographic Information Form, Ostrasizm (Social Exclusion) Scale for Adolescents (EO), Inventory of Experiences in Close Relationships-II-Middle Childhood Scale and Multidimensional Student Life Satisfaction Scale with its Family, Friend and Self-Satisfaction sub-dimensions are applied to 246 children who were thought to have similar socio-economic status in Ankara province. As a result of the analyzes, it is found out that there is a significant difference in psychological satisfaction and life satisfaction of the adolescents depending on the level of attachment to the parents. According to this finding, in comparison with the children who attached securily with their parents, insecurely attached ones experience higher psychological exclusion and have less life satisfaction (with sub-dimensions of Family, Friend and Self-Satisfaction). In addition, psychological exclusion and life satisfaction are examined in terms of variables such as gender, grade level and parental education level and the findings show that 5th grade students experience less exclusion in comparison with 6th, 7th and 8th grade students. While there is any significant difference found out between the participants' mean scores on psychological exclusion and life satisfaction in terms of gender, maternal education level is found to have a relation with attachment styles and family life satisfaction, but it is not found out to be related to psychological exclusion. The findings of the study are discussed within the framework of the literature and field researches.
Collections