Ratlarda bisturi elektrokoter ve radyofrekans ile oluşturulan cilt fleplerinin klinik ve histopatolojik olarak değerlendirilmesi
dc.contributor.advisor | Şan, İmran | |
dc.contributor.author | İynen, İsmail | |
dc.date.accessioned | 2020-12-04T15:52:18Z | |
dc.date.available | 2020-12-04T15:52:18Z | |
dc.date.submitted | 2004 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/91301 | |
dc.description.abstract | ÖZET Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Baş-Boyun Cerrahisinde, flep uygulamasının önemli bir yeri vardır. Bisturi, geleneksel elektrokoter ve son zamanlarda radyofrekans elektrokoterden epinefrinli lokal anestezik ilaçlar ile birlikte flep oluşturulmasında yararlanılmaktadır. Çalışrnamızda radyofrekans elektrokoterin flep canlılığına etkisi ve oluşan histopatolojik değişikleri bisturi ve geleneksel elektrokoter ile karşılaştırmayı amaçladık. Bu çalışmada 60 adet Sprague-Dawley tipi rat kullanıldı. Ratlar, her bir grupta 10 adet olmak üzere, 6 gruba ayrıldı. Bütün rafların sırt bölgesine bisturi ile 2x5 cm'lik random cilt flebi hattını oluşturmak için insizyon yapıldı. II., IV. ve VI. gruplara flep oluşturulmadan önce, flep sahasına eşit dağılacak şekilde cilt altı 1ml lidokain HCL 20 mg+epinefrin 0.0125 mg/ml (Jetokain®) infiltre edildi. I., III. ve V. gruplara ise böyle bir işlem yapılmadı. I. ve II. grupta 15 numara bisturi, III. ve IV. grupta geleneksel elektrokoter, V. ve VI. grupta radyofrekans elektrokoter kullanılarak flep oluşturuldu. Deneysel çalışma süresince flepler gözlendi ve milimetrik şeffaf kağıt ile fleplerdeki nekroz miktarı ölçüldü. Flepler oluşturulduktan 2 ve 6 hafta sonra, flep sahasından biyopsi alındı. Biyopsilerde histopatolojik olarak nekroz ve fibrozis miktarı değerlendirildi. Deneysel çalışma süresince yapılan klinik gözlem ve milimetrik şeffaf kağıt ile ölçüm sonucunda; bisturi ile oluşturulan fleplerde canlılığın daha iyi olduğu ve bunu radyofrekans elektrokoterin takip ettiği tespit edildi. Geleneksel elektrokoter ile oluşturulan fleplerdeki nekroz diğer aletlerin kullanıldığı fleplere göre daha fazla tespit edildi. Epinefrinli lokal anestezik uygulanan gruplarda ise, uygulanmayan gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark gözlenmedi. Histopatolojik olarak değerlendirme sonucunda ise, bisturi ile oluşturulan fleplerde nekroz ve fibrozis miktarı diğer gruplara göre oldukça daha az tespit edildi (p<0,001). Radyofrekans elektrokoter ile oluşturulan fleplerde ise geleneksel elektrokoter ile oluşturulan fleplere göre anlamlı bir şekilde daha az tespit edildi (p<0,001). Epinefrinli lokal anestezik verilen ve verilmeyen gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edilmedi (p>0,05). Sonuç olarak; flep oluştururken kullanılan bisturinin, geleneksel elektrokoter ve radyofrekans elektrokotere göre en az doku hasarı oluşturduğu tespit edilmiştir. Bisturiden sonra en az doku hasarı radyofrekans elektrokoter ile olmuştur. Geleneksel elektrokoter ise en çok doku hasarı oluşturan cerrahi cihaz olarak tespit esilmiştir. Epinefrinli lokal anesteziklerin ise doku hasarında herhangi bir değişiklik oluşturmadığı tespit edilmiştir. Anahtar kelimeler: Flep, Radyofrekans, Elektrokoter, Epinefrin, Histopatoloji. vn | |
dc.description.abstract | ABSTRACT The Flap application has an important use in ENT diseases and Head-Neck surgery. Lancet, conventional electrocother and recently radiofrequency electrocother, local anasthesic drugs are used in the formation of flaps. In this study, the effect of radiofrequency electrocother on the flap liveliness and the histopahlological changes has been compared with that of lancet and conventional electrocother. 60 Sprague-Dawley type rats were used in this study. They were divided into 6 groups, each comprising 10 rats. With a lancet, incision was performed to obtain 2*5 cm random skin flap on the ridges of all rats. Before flap formation, 1ml lidocaine HCL 20 mg+epinephrine 0.0125 mg/ml (Jetokain®) was uniformly infiltrated into groups II, IV and VI subcutaneous. However, groups I, III and V. did not receive the same treatment. The flaps were created using 15 no lancet in groups I and II, conventional electrocother in groups III and IV, and radiofrequency in groups V and VI. The flaps were observed during the experimental study and the amount of necrosis in the flaps was measured with a transparent paper. The biopsy of the flap area was taken 2 and 6 weeks after the flap creation. The amount of necrosis and fibrosis was evaluated as histopathology in the biopsies. Following the clinical observations during the experimental studies and transparent paper measurements; it was observed that the flaps made with a lancet were more lively second to those made with radiofrequency electrocother. The amount of necrosis in the flaps made with conventional electrocother was higher than that in the flaps made with other instruments. No statistical significance was found out among the groups receiving local anasthesic material with epinephrine and those receiving nothing. At the end of histopatholgical assessment, on the other hand, the amount of necrosis and fibrosis in the flaps created with a lancet was considerably lower than that of other groups {p<0,001). The amount of necrosis and fibrosis in the flaps created with a radiofrequency electrocother was determined to be lower than that in the flaps created with a conventional electrocother (p<0,001). No statistical significance was determined among the groups receiving local anasthesic material with epinephrine and those not receiving any (p>0,05). In conclusion, it was determined that using a lancet to create a flap causes less tissue damage than using a conventional electrocother and radiofrequency electrocother. The radiofrequency electrocother was second to the lancet in forming the tissue damage. On the other hand, a conventional electrocother was determined to cause the highest tissue damage. Local anastheisic substances with epinephrine were determined not to cause any changes in the tissue damage. Keywords: Flap, Radiofrequency, Electrocother, Epinephrine, Histopathology. VIII | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Kulak Burun ve Boğaz | tr_TR |
dc.subject | Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat) | en_US |
dc.title | Ratlarda bisturi elektrokoter ve radyofrekans ile oluşturulan cilt fleplerinin klinik ve histopatolojik olarak değerlendirilmesi | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 146987 | |
dc.publisher.institute | Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | HARRAN ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 141935 | |
dc.description.pages | 61 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |