Major depresif bozukluğu olan hastalarda yeni bir oksidatif belirteç olan dinamik thiol disülfit dengesi

Abstract

Giriş ve Amaç: MDB en yaygın ruh sağlığı sorunu olmasına ve hayat boyu prevalansı %16 olmasına rağmen depresif bozukluklar halen hekimlerin zorlandığı bir hastalık grubunu oluşturmaktadır. Tanı güçlüklerinin nedenleri arasında diğer birçok psikiyatrik rahatsızlıkta olduğu gibi depresyonda da özgün laboratuar testleri ve görüntüleme yöntemlerinin olmaması sayılabilir. Biz bu çalışmamızda oksidatif stresin rol oynadığı bilinen depresyon hastalarında daha önce çalışılmayan bir molekül olan tiyol/disülfit parametlerini incelemeyi ve klinik pratikte ölçülmesi mümkün olan bu moleküllerin ayırıcı bir belirteç olarak kullanılıp kullanılamayacağını araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri polikliniğine 15.06.2016-15.12.2016 tarihleri arasında başvuran DSM-V ölçütlerine göre Major Depresyon tanısı almış olup atak döneminde olan 45 hasta, aydınlatılmış onamları alındıktan sonra çalışmaya dahil edildi. Sosyodemografik Veri Formu, Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) ve Klinik Global İzlenim Ölçeği (KGİÖ) uygulandı. Hasta ve gönüllülerden toplanan kan örneklerinde tiyol/disülfit dengesi Erel & Neselioglu tarafından yeni geliştirilen otomatik ölçüm yöntemiyle çalışıldıBulgular: Gruplar arasında yaş, cinsiyet ve VKİ açısından anlamlı fark yoktu. Depresyon ve kontrol grupları arasında native tiyol, total tiyol, disülfit/native tiyol, disülfit/total tiyol, native tiyol /total tiyol düzeyleri açısından anlamlı fark bulunmaktadır. Depresyon ve kontrol gruplarında ölçülen disülfit düzeyleri açısından gruplar arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Hastaların depresyon şiddetiyle (Beck depresyon ölçeği ile değerlendirilen) total tiyol, native tiyol, disülfit, disülfit/native tiyol, disülfit/total tiyol, native tiyol /total tiyol düzeyleri arasında anlamlı ilişki saptanmamıştır. Hastaların semptomlarının süresi ile total tiyol, native tiyol, disülfit/native tiyol, disülfit/total tiyol, native tiyol /total tiyol arasında korelasyon saptanmamıştır (p>0.05). Hastaların semptomlarının süresi ile disülfit arasında negatif korelasyon saptanmıştır. Sonuç: Bu alanda yapılan ilk araştırma olan çalışmamızda depresyonda tiyol/disülfit dengesinin bozulduğunu saptadık. Bu konuda yapılacak daha geniş çalışmaların da ışığında tiyol/disülfit dengesi parametrelerinin depresyonda tanı koydurabilecek biyolojik belirteç olmaya aday olabilecekleri söylenebilir.Anahtar kelimeler: major depresif bozukluk, oksidatif stres, tiyol, disülfit, antioksidan

Aim: Although MDD is the most common mental health problem and its lifetime prevalence is 16%, depressive disorders constitute a disease group which is still challenged by physicians. Among the causes of diagnosis difficulties are many other psychiatric disturbances as well as lack of original laboratory tests and imaging methods in depression. In this study, we aimed to investigate thiol / disulfide parameters, a previously untreated molecule in depressive patients with known oxidative stress, and to investigate whether these molecules, which could be possible to measured in clinical practice, could be used as a differential marker.Material and Method: Forty-five patients with major depression diagnosed according to DSM-V criteria applied between the date 15th June 2016 – 15th December 2016 to the psychiatry outpatient clinic of Harran University Medical Education and Research Hospital were included in the study after their informed consent was obtained. Sociodemographic Data Form, Beck Depression Scale (BDI) and Clinical Global Impression Scale (CGI) were administered. In the blood samples collected from patients and volunteers, the thiol / disulfide balance was studied by Erel & Neselioglu which was a newly developed automated measurement method.Findings: There was no significant difference between the groups in terms of age, gender and BMI. There is a significant difference between depression and control groups in terms of native thiol, total thiol, disulfide / native thiol, disulfide / total thiol, native thiol / total thiol. There was no significant difference between groups in terms of disulfide levels measured in depression and control groups. There was no significant relationship between total thiol, native thyol, disulfide, disulfide / native thiol, disulfide / total thiol, native thiol / total thiol levels of patients with depression severity (utilised by Beck depression scale). There was no correlation between the duration of the symptoms of the patients and total thiol, native thyol, disulfide / native thiol, disulfide / total thiol, native thiol / total thiol. There was a negative correlation between the duration of the symptoms of the patients and disulfide.Conclusion: In our study, which was the first study in this field, we found that the thiol / disulfide balance in the depression was impaired. It can also be told that the broader studies to be done in this regard may be candidates for biologic markers that can diagnose depression in the light of thiol / disulfide balance parameters.Key words: Major depressive disorder, dynamic thiol / disulfide balance, oxidative stress.