dc.contributor.advisor | Aslan, Meryem | |
dc.contributor.author | Yavuz Keleş, Betül | |
dc.date.accessioned | 2023-09-26T12:07:18Z | |
dc.date.available | 2023-09-26T12:07:18Z | |
dc.date.submitted | 2018-08-06 | |
dc.date.issued | 2011 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/758174 | |
dc.description.abstract | Amaç: Bu çalışmayı subakut ve kronik dönemde inmeye bağlı gelişen disfajinin demografik özellikler, eşlik eden hastalıklar, motor düzeyle ilişkisini araştırmak, rehabilitasyon programı öncesi ve sonrasında disfajinin günlük yaşam aktiviteleri, ambulasyon düzeyi ve yaşam kalitesi üzerine etkisini değerlendirmek üzere planladık. Hastalar – Yöntem: Çalışmaya Eylül 2009 ile Haziran 2010 tarihleri arasında serebrovaskuler olay nedeniyle yatarak rehabilitasyon programına alınan klinik olarak disfaji tesbit edilen 35 hasta ve bu muayenelerde disfaji tesbit edilmeyen 35 hemiplejik hasta alındı. Travma ve tümöral olaylar, kooperasyon kısıtlılığı olan ve sistemik açıdan stabil olmayan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Tüm hastaların yaş, cinsiyet,, serebrovaskuler olay (SVO) süresi, SVO tarafı, risk faktörlerinin sayısı, eşlik eden hastalalıkları, SVO etyolojisi, daha önce SVO hikayesi, SVO lokalizasyonu, Charlson İndeksleri, disfaji klinik risk belirteçleri, beslenme şekli, konuşma bozukuğu, mesane-rektum kontrolü, yatış süresi, beden kitle indexi açısından değerlendirildi. Disfajik hastalar muayenede hesaplanan yutma skorlarına göre hafif ve ağır olarak ayrıldı. Hastaların üst extremite, el ve alt extremite Brunnstrom evreleri ile tonus değerlendirleri kaydedildi. Kranial sinirleri değelendirilerek kaydedildi. Hastaların günlük yaşam aktiviteleri Modifiye Barthel İndeksi (MBI), ambulasyon düzeyleri Fonksiyonel Ambulasyon Skalası (FAS) ve yaşam kaliteleri Kısa form-36 (SF-36) ile değerlendirildi.Bulgular: Disfajisi olan ve olmayan hastalarımız ile hafif ve ağır şiddetli disfajisi olan hastalarımız yaş, cinsiyet, SVO süresi, inme etyolojisi açısından anlamlı farklılık bulunmadı. Disfajisi olan hastalarımızda risk faktör sayısı disfajisi olmayan hastalarımızdan fazlaydı. Ağır disfajik hastalarımızda Charlson indeksi ve risk faktör sayısı hafif gruba göre fazlaydı. Lezyon lokalizasyonu açısından disfajisi olan ve olmayan grubumuzda anlamlı farklılık bulunmazken; ağır disfajik hastalarımızda beyin sapı tutulumu(%46) hafif disfajik hastalarımıza göre daha sıktı .Disfajisi olan ve olmayan hastalarımızın ile hafif ve ağır disfajik hastalarımızın üst extremite, el ve alt extremite brunnstrom değerlerinde anlamlı farklılık bulunmadı. Disfajisi olan ve olmayan grupların giriş ve çıkış MBI ile FAS düzeyleri arasında anlamlı farklılık bulunamadı. Rehabilitasyon sonunda MBI ve FAS düzeylerinin arttığı görüldü. SF-36 değerlendirmelerinde disfajisi olan grupta vitalite ve mental sağlık bölümleri anlamlı şekilde düşüktü. Ağır disfajik grupta ise hafif gruba göre vitalite bölümü anlamlı şekilde düşüktü. Sonuç: Çalışmamızın sonucunda serebrovaskuler olaya bağlı gelişen disfajinin hastaların günlük yaşam aktiviteleri ve ambulasyon düzeylerine olumsuz etkisi saptanmazken; inme sonrasındaki dönemde disfaji varlığı hastaların yaşam kalitelerini önemli ölçüde etkilemektedir. Hastaların yaşam kalitesi düzeyini artırmak inme rehabilitasyonunda öncelikli hedeflerimizden biridir. Bu nedenle disfajinin erken tanınması ve tedavisinin planlanması da inme rehabilitasyonunun önemli bir kısmını oluşturmaktadır. | |
dc.description.abstract | Objective: This study was designed to detect the relationships between post- stroke dysphagia and the parameters such as demographic features, comorbid diseases and motor levels. It was also aimed to evaluate the effects of dysphagia on ambulation levels, quality of life, daily life activities before and after the rehabilitation program.Patients-Methods: Thirty-five patients with clinically dysphagia who were admitted to the inpatient rehabilitation program due to cerebrovascular accident(CVA) between September 2009 and June 2010 and 35 hemiplegic patients without dysphagia were included in the study. Patients with trauma and tumoral events, cooperation limitation and systemic instability were excluded from the study.All patients' age, gender, duration of CVA, CVA side, number of risk factors, comorbidities, CVA etiology, previous CVA history, CVA localization, Charlson index, dysphagia clinical risk markers, bladder-rectum control, duration of hospitalization, body mass index. Dysphagic patients were classified as mild and severe according to the swallowing scores calculated on the examination. Patient's upper extremity, hand and lower extremity Brunnstrom stages and tonus evaluations were recorded. Cranial nerves were assessed and recorded. The daily living activities of the patients, ambulation levels and quality of life were evaluated respectively with Modified Barthell Index (MBI), Functional Ambulation Scale(FAS) and Short Form-36 (SF-36).Results:There were no significant differences in terms of age, sex, CVA duration, stroke etiology between our patients with and without dysphagia and between patients with mild and severe severe dysphagia. In patients with dysphagia, the number of risk factors was higher than patients without dysphagia. In severe dysphagia group, the Charlson index and the number of risk factors were higher than mild disphapic group. There was no significant difference for lesion localization in patients with and without dysphagia; Brainstem lesion was more frequent in severe dysphagia patients (46%) than in our mild dysphagic patients.There were no significant differences in the upper extremity, hand and lower extremity brunnstrom levels between patients with and without dysphagia and between mild and severe dysphagic patients. There was no significant difference between the entry and exit MBI and FAS levels of groups with and without dysphagia. At the end of rehabilitation program, MBI and FAS levels increased. Vitalite and mental health subheadings in SF-36were significantly lower in the group with dysphagia . In severe dysphagic group, vitalite was significantly lower when compared with mild dysphagic group.Conclusion: As a result of the study, there was no negative effect of dysphagia due to CVA on activity of daily living and ambulation levels. Dysphagia affects the quality of life significantly after stroke. Improving the quality of life of patients is one of our primary goals in stroke rehabilitation. Therefore, the early identification and treatment of dysphagia constitutes an important part of stroke rehabilitation. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon | tr_TR |
dc.subject | Physical Medicine and Rehabilitation | en_US |
dc.title | Subakut ve kronik dönemde hemiplejik hastalarda disfaji düzeylerinin ve risk faktörlerinin belirlenmesi ve rehabilitasyon sonuçlarına etkisi | |
dc.title.alternative | Determination of dysphagia levels and risk factors of the subacute and chronic hemiplegic patients and their effects on rehabilitation results | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 10173394 | |
dc.publisher.institute | Ankara Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi | |
dc.publisher.university | DİĞER (KURUMLAR, HASTANELER VB.) | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 480106 | |
dc.description.pages | 98 | |
dc.publisher.discipline | Diğer | |