Show simple item record

dc.contributor.advisorTetikkurt, Ümit Seza
dc.contributor.authorKavşut, Gonca
dc.date.accessioned2023-09-26T12:00:16Z
dc.date.available2023-09-26T12:00:16Z
dc.date.submitted2018-08-06
dc.date.issued2017
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/756926
dc.description.abstractKolon kanseri gastrointestinal sistemin en sık malignitesi ve dünya genelinde morbidite ve mortalitenin en sık nedenlerindendir. Son yıllarda KRK'lerde tümörlerin anatomik ve patolojik özelliklerinin yanında, stromal komponentin ve moleküler özelliklerinin de biyolojik davranışı ve tedaviye yanıtı belirlemede önemli olduğu tartışılmaktadır. Çalışmamızda düşük dereceli ve yüksek dereceli displazi gösteren kolorektal adenomlarla, kolorektal karsinomlarda CD10 ve CD74 ekspresyonuna yönelik boyanma paternleri ve tümör gelişimindeki öneminin değerlendirilmesi; ayrıca Bcl-2, CD10 ve CD74 ekspresyonunun kolorektal adenokarsinomlarda klinik-patolojik prognostik parametreler ile ilişkisinin saptanması amaçlanmıştır. Hastanemizde adenokarsinom tanısı almış 71 olgu ile, düşük dereceli ve yüksek dereceli displazili adenom tanısı almış; toplam 44 (sırasıyla 21 ve 23) olgu retrospektif olarak patoloji raporları taranarak, çalışmaya alındı. İmmünhistokimyasal yöntemle kolorektal karsinom olgularına CD74, CD10 ve Bcl-2 antikorları; adenomlara ise CD74 ve CD10 antikorları uygulandı. CD10 ekspresyonu epitel ve stroma hücrelerinde, CD74 ve Bcl-2 ise yalnızca epitelyal hücrelerde değerlendirildi. CD10 ekspresyonu için, epitelyal-tümöral hücrelerde (tCD10) apikal membranöz ve sitoplazmik boyanma, stromal komponentte (sCD10) ise perikriptal stromal myofibroblastlardaki boyanma değerlendirildi; düşük ve yüksek ekspresyon gruplarına ayrıldı. tCD10 ve sCD10 ekspresyon düzeylerine göre olgular dört gruba ayrıldı. %5'ten az oranda boyanma varlığında grade 0; %5-30 oranda boyanma varlığında grade 1+; %30-60 oranda boyanma varlığında grade 2+; %60'tan fazla oranda boyanma varlığında grade 3+ olarak derecelendirildi. Grade 0 ve grade1+ düşük ekspresyon gösteren, grade2+ ve grade 3+ yüksek ekspresyon gösteren grup olarak kabul edildi. CD74 için epitelyal hücrelerde %10'un üzerinde lenfositlerle eşit şiddette boyanma varlığı CD74 pozitif olarak kabul edildi. Bcl-2 immünhistokimyasal değerlendirmesinde ise %10'dan fazla oranda, zemin ve çevre dokudan daha koyu renkte sitoplazmik boyanma paterni gösteren olgular pozitif olarak kabul edildi. Düşük dereceli displazili adenom, yüksek dereceli displazili adenom ve adenokarsinom gruplarının bu antikorlara yönelik boyanma paternleri ve klinik-patolojik prognostik parametreler ile ilişkisi karşılaştırıldı. İstatistiksel analizler NCSS (Number Cruncher Statistical System) 2007 Statistical Software (Utah, USA) paket programı ile yapılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel metotların (ortalama, standart sapma, sıklık ve yüzde dağılımları) yanı sıra, ikili grupların karşılaştırılmasında bağımsız t testi, nitel verilerin karşılaştırmalarında ki-kare testi kullanılmıştır. Sonuçlar, anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirilmiştir. Çalışmamızda tCD10 ve sCD10 yüksek ekspresyonu, düşük dereceli displazili adenomdan adenokarsinoma doğru progresif bir artış göstermektedir. Adenokarsinomlarda tCD10 ve sCD10 yüksek ekspresyonu adenomlardan anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (sırasıyla p: 0,001 ve 0,049). tCD10 ve sCD10 ekspresyonlarının yaş, cinsiyet, yerleşim yeri, histolojik derece, patolojik tümör evresi, lenfovasküler invazyon, lenf nodu ve uzak organ metastazı gibi prognostik faktörlerle ilişkisi saptanmamıştır. CD74 immünreaktivitesi için, düşük dereceli displazili adenomdan, adenokarsinoma doğru progresif bir artış söz konusu olmasına rağmen istatiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. CD74 immünreaktivitesi gösteren KRK'da lenfovasküler invazyon görülme oranı istatistiksel olarak anlamlı derecede daha az olarak bulunmuştur (p: 0,037). Bcl-2 immünreaktivitesi ile KRK'lerdeki klinik-prognostik faktörler arasında ilişki saptanmamıştır. Özellikle adenokarsinomlarda CD10'un yüksek ekspresyonunun hem epitelyum, hem de stromal hücrelerde varlığı, bir metalloproteaz olan CD10'un invazyon aşamasında ve tümörün mikroçevresini oluşturmada önemli rolü olduğunu düşündürmektedir. CD10'un yüksek ekspresyonu, kolon karsinogenezinde rol oynayan invaziv potansiyeli ve tümör-stroma etkileşimini gösteren önemli elemanlardan biri olarak görünmektedir. CD74 ekspresyonu, kolorektal karsinogenezde progresif lezyonları göstermede destekleyici olabilir. Ayrıca CD74 ekspresyonunun adenokarsinomlarda lenfovasküler invazyon ile ters korelasyon göstermesi, iyi bir prognostik faktör olarak kulanılabileceğini düşündürmektedir. Çalışmamız Bcl-2 ekspresyonunun kolorektal adenokarsinomlarda prognostik değerinin olmadığını göstermiştir. Ancak uzun takipli ve geniş serilerdeki çalışmaların bu konuya kesinlik sağlayacağını düşünmekteyiz.
dc.description.abstractColon cancer is the most common malignancy of the gastrointestinal system and it is one of the most common cause of morbidity and mortality worldwide. In recent years, it has been discussed that, in addition to the anatomical and pathological features of tumors in the CRCs, the stromal component and molecular features are important in determining the biological behavior and response to treatment. In our study, we aimed to evaluate the staining patterns of CD10 and CD74 expression in colorectal carcinomas and colorectal adenomas showing low grade and high grade dysplasia and their importance on tumor development, and also aimed to determine the relationship between Bcl-2, CD10 and CD74 expression in colorectal adenocarcinomas and evaluate the clinical-pathological prognostic parameters. In our hospital, 71 patients with adenocarcinoma, 21 patients adenoma with low grade dysplasia and 23 patients adenoma with high grade dysplasia patients were retrospectively included in the study by detection of their pathology reports. CD74, CD10 and Bcl-2 antibodies were administered to colorectal carcinoma cases and CD74 and CD10 antibodies were administered to the adenomas with low and high grade dysplasia by immunohistochemical methods. Expression of CD10 was assessed in epithelial and stromal cells; CD74 and Bcl-2 were assessed only in epithelial cells. We evaluated CD10 expression, as apical membranous and cytoplasmic staining in epithelial tumor cells (tCD10) and as pericryptal stromal myofibroblasts staining in stromal component (sCD10); and we separated them as the low and high expression groups. There were four groups according to the expression levels of tCD10 and sCD10. It was classified as Grade 0 in presence of less than 5% staining; Grade 1+ in the presence of 5-30% staining; Grade 2+ in the presence of 30-60% staining; Grade 3+ in the presence of more than %60 staining. Grade 0 and grade 1+ were considered as low expression group and grade 2+ and grade 3+ were considered as high expression group. For CD74, the presence of equal intensity staining with lymphocytes in epithelial cells over 10% was considered as CD74 positive. Cases were considered as positive when their immunohistochemical evaluation of Bcl-2 showed more than 10% staining and when the cytoplasmic staining pattern was darker than the ground and surrounding tissue. Adenoma with low-grade dysplasia, adenoma with high-grade dysplasia and adenocarcinoma groups were compared in relation to their staining patterns for these antibodies and with their clinical-pathological prognostic parameters. Statistical analyzes were performed using the NCSS (NumberCruncher Statistical System) 2007 Statistical Software (Utah, USA) package program. In the evaluation of the data, descriptive statistical methods were used (mean, standard deviation, frequency and percentage distributions); also as well as independent t test for comparison of binary groups and chi-square test for qualitative data. The results were evaluated at a significance level of p <0.05. In our study, high expression of tCD10 and sCD10 showed a progressive increase from adenomas with low grade dysplasia to adenocarcinoma. High expression of tCD10 and sCD10 in adenocarcinomas was found significantly higher than in adenomas with low and high grade dysplasia (p: 0.001 and 0.049 respectively). tCD10 and sCD10 expressions were not associated with prognostic factors such as age, sex, location, histological grade, pathologic tumor stage, lymphovascular invasion, lymph node and distant organ metastasis. Although there was a progressive increase from adenoma with low grade dysplasia to adenocarcinoma in CD74 immunoreactivity, a statistically significant difference was not detected. The incidence of lymphovascular invasion in CRCs with CD74 immunoreactivity was lower and this finding was statistically significant (p: 0.037). There was no relationship between Bcl-2 immunoreactivity and clinical-prognostic factors in CRCs. The presence of high expression of CD10 in both epithelial and stromal cells, especially in adenocarcinomas, suggests that CD10, which is a metalloprotease, plays an important role in the invasion stage and in the formation of tumor microenvironment. The high expression of CD10 appears to be one of the valuable elements exhibiting invasive potential and in tumor-stroma interaction that plays a role in colon carcinogenesis. CD74 expression may be a supportive finding to show progressive lesions in colorectal carcinogenesis. In addition, the inverse correlation of CD74 expression with lymphovascular invasion in adenocarcinomas suggests that it may be used as a good prognostic factor. Our study showed that Bcl-2 expression did not have a prognostic value in colorectal adenocarcinomas. However, we think that in the future long-term and large series of studies will provide a certainty in this subject.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectPatolojitr_TR
dc.subjectPathologyen_US
dc.titleKolonun ve rektumun preneoplastik lezyonları ve karsinomlarında CD10 ve CD74 ekspresyonunun tümör gelişimindeki rolü ve prognostik önemi ve kolorektal karsinomlarda BCL-2 ekspresyonunun önemi
dc.title.alternativeThe role of CD10 and CD74 expression in preneoplastic lesions and carcinomas of the colon and rectum in the tumor development and prognostic significance and the importance of BCL-2 expression in colorectal carcinomas
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
dc.subject.ytmAdenocarcinoma
dc.subject.ytmAdenoma
dc.subject.ytmGene expression
dc.subject.ytmGenes-Bcl-2
dc.subject.ytmCarcinoma
dc.subject.ytmColonic diseases
dc.subject.ytmColorectal neoplasms
dc.subject.ytmNeoplasms
dc.subject.ytmRectal diseases
dc.identifier.yokid10148481
dc.publisher.instituteBağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi
dc.publisher.universitySAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid464019
dc.description.pages112
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess