Hemoroidli hastalarda preoperatif ve postoperatif anal manometri

Abstract

ÖZET Hemoroidal hastalık sık görülen, önemli bir hastalıktır ve anal kanalda hem anatomik, hem de fonksiyonel değişikliklere yol açmaktadır. Anal manometrenin yaygın kullanımına girmesi ile birlikte hemoroidal hastalıktaki fizyolojik anormallikler de ortaya konulabilmiştir. Hemoroidli hastalarda anal kanal istirahat basıncı yüksek olarak bulunmuştur. Anal kanaldaki bu basınç artışı hemoroidal hastalığın ortaya çıkmasında etyolojik bir etken olarak düşünülmüş ve hemoroid tedavisinde basınç düşürücü prosedürler yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar sonucunda, anal kanaldaki bu yüksek basıncın bir sebep değil, hemoroidal hastalık nedeniyle ortaya çıkan bir sonuç olduğu görüşü kabul görmeye başlamıştır. Bu çalışmada hemoroidal hastalıkta anal kanal basınç değişimleri, bu değişimlerin hemoroidal hastalık etyopatogenezindeki rolü ve tedavide lateral internal sfinktenotominin gerekliliği araştırılmıştır. Hemoroidli hastalarda anal kanal maksimum istirahat basınçları yüksek bulunmuş, postoperatif dönemde operasyon prosedüründen etkilenmeksizin normal düzeye gerilediği saptanmıştır. Çalışma sonucunda hemoroidal hastalıkta görülen yüksek basıncın etyopatogenezde rolü olmadığı ve bu nedenle de hemoroidektomiye lateral internal sfınkterotominin eklenmesinin gereksiz olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 43

SUMMARY Hemorrhoidal diseases are frequently seen, significant disorders causing functional and anatomical changes in the anal canal. Due to common use of anal manometry, physiological abnormalities in the patients with hemorrhoids could be demonstrated. Anal resting pressure in patients with hemorrhoids was established to be high. This increment in the anal resting pressure was thought to be an ethiologic factor in the development of hemorrhoidal diseases and they started to apply procedures for decreasing anal resting pressure. But recent studies showed that high anal resting pressure was not the ethiologic factor but the consequence due to the hemorrhoidal disease. In this study, the anal canal pressure changes in hemorrhoidal diseases, the significance of these changes in etiopathogenesis and the necessity of the lateral internal sphincterotomy in the treatment were investigated. Maximum anal resting pressure in the patients with hemorrhoidal disease is found to be high and demonstrated to be decreased to normal levels postoperatively regardless of operative techniques. As a conclusion of this study, the high anal rectal pressure seen in hemorrhoidal disease has no effect in the etiopathogenesis and for this reason, the addition of lateral internal sphincterotomy to hemorrhoidectomy is not necessary. 44