Kısa barsak sendromunda intestinal adaptasyona bombesin ve enteral beslenme solüsyonun etkileri (deneysel çalışma)

Abstract

ÖZET Kısa barsak sendromu, genellikle cerrahi prosedürler sonrası gelişmekle beraber doğmalık anomaliler ve yenidoğan dönemi barsak hastalıkları sonrasında ortaya çıkan, sonuçları ve komplikasyonları nedeniyle yüksek mortalite ve morbiditeye sebeb olan klinik bir tablodur. Çalışmamızda, deneysel olarak kısa barsak sendromu oluşturulan sıçanların tedavisinde ana amaç kabul edilen intestinal adaptasyon evresinin sağlanmasında uygulanan bombesin ve elementer enteral beslenme solüsyonları ile bu sürenin daha kısa zamanda daha potent bir şekilde oluşturulması amaçlanmıştır. Çalışmada 32 sıçan 8'er sıçandan oluşan dört gruba ayrıldı. Tüm sıçanlara % 85 barsak rezeksiyonu uygulanarak kısa barsak sendromu oluşturuldu. Kontrol grubunda herhangi bir tedavi uygulanmazken enteral beslenme grubunda 12 gün süreyle izokalorik enteral beslenme, bombesin grubunda 10 gün süreyle 10 ug/kg günde 3 kez subkutan bombesin, bombesin + enteral beslenme grubunda ise 12 gün süre ile yukarıda belirtilen enteral beslenme ile yukarıda belirtilen bombesin tedavisi uygulandı. Tüm sıçanlar 12 nci gün sonunda reopere edilerek fiziksel, histopatolojik değerlendirme için doku örnekleri ile biokimyasal değerlendirme için kan örneği alındı. Masif barsak rezeksiyonunun, kısa barsak sendromuna yol açarak barsak çapında artma ve ağırlıkta ciddi azalmaya, anlamlı bir protein, karbonhidrat ve yağ malabsorbsiyonuna neden olduğu saptandı. İzokalorik enteral beslenme tedavisi; bombesin tedavisi ve özellikle bombesin + enteral beslenme tedavisinin kontrol grubuna göre anlamlı olarak barsak çapındaki artışı yavaşlattığı, kilo kaybını azalttığı, trofik etki ile villus yüksekliği, kript derinliği ve mitoz sayısını arttırdığı, karbonhidrat, yağ ve protein malabsorbsiyonunu belirgin olarak azalttığı tespit edildi. Enteral beslenme ile birlikte olsun veya olmasın bombesin tedavisinin kısa barsak tedavisinde etkili olduğu, doz, süre ve klinik uygulama açısından daha ileri çalışmalar gerektiği kanısına varıldı. 54

SUMMARY Short bowel syndrome which has a high mortality and morbidity due to its complications, is usualy encountened after surgical procedures as well as congenital anomalies and conditions complicating neonatal bowel disease. In our study we aimed to establish intestinal adaptation state quicker and more potent by injecting bombesin and elementary enteral feeding solution to rats which had experimentally induced short bowel syndrome. In the study 32 rats were divided into 4 groups of 8 rats. The short bowel syndrome was induced in all rats by 85 % bowel resection. While control group had no therapy, enteral feeding group received isocaloric enteral feeding for 12 days, bombesin group received 10 fig/kg bombesin three times daily for 10 days and bombesin and enteral feeded group received both of above mentioned enteral feeding oral bombesin regimens. All the rats were reoperated at the and of 12 * day and tissue samples were taken for histopathological examinantion and blood samples were withdraw for biochemical evalution. It was found that massive bowel resection, leading to short bowel syndrome, caused an increase in bowel size, significant weigth loss, and a significant protein, carbonhydrate and lipid malabsorption. It was found that isocaloric enteral feeding therapy; bombesin therapy and especially bombesin and enteral feeding therapy, when compared to control group, caused a decrease in bowel size increase an increase at villus heigth, cript depth and mitose number with its trophic effect and a significant decrease in carbonhydrate, lipid and protein malabsorption. His concluded that bombesin treatment with or withaut enteral feeding was effective in the treatment of short bowel syndrome and more advanced studies are needed for dosage and duration of application and clinic usage. 55