dc.description.abstract | Amaç: Preeklamptik gebelerde oksidatif stres göstergelerinden biri olan serum tiyol düzeylerinin klinik parametrelere göre nasıl değiştiğini araştırmak. Yöntem: Çalışmaya haziran 2016 ile kasım 2016 tarihleri arasında Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Perinatoloji Kliniğinde yatarak takip edilen 18-45 yaş arası tekiz gebeliği olan 54 preeklamptik vaka çalışma grubu ve gebe izlem polikliniğine başvuran 51 sağlıklı tekiz gebe kontrol grubu olacak şekilde toplam 105 olgu dahil edilmiştir. Tüm vakaların, yaş, boy, kilo, BMI, gravida, parite ve yaşayan çocuk sayıları kaydedilmiştir. Başvuru sırasındaki sistolik ve diastolik kan basınçları ölçülmüştür. Serum, glukoz, üre, ürik asid, kreatinin, total protein, albümin, AST, ALT düzeyleri ile idrarda spot protein/kreatinin oranı ve 24 saatlik idrarda protein düzeyi ölçülmüştür. Alınan kanın bir kısmı 3500 devirde 10 dakika santrifüj edilerek elde edilen serumdan total tiyol,native tiyol,disülfid miktarları ölçülmesi amacı ile -80 °C de saklanmıştır. Erel & Neselioglu tarafından yeni geliştirilen otomatik ölçüm yöntemiyle tiyol –disülfid dengesi her iki yönde çalışılarak tiyol-disülfid homeostazisi incelenmiştir. Bulgular: Çalışma ve kontrol grubu arasında gravida ve gestasyonel yaş açısından fark bulunmamıştır. VKI ve yaş açısından fark anlamlı bulunsa da logistik regresyon analizi ile sadece VKI anlamlı olarak preeklamptik grupta yüksek bulunmuştur (30.96±5.44 vs 28.25±3.98)(P=0.011). Preeklamptik hasta grubunda native ve total tiyol düzeyleri kontrol grubundaki hastalardan düşük bulunmuştur.Bu fark istatistiksel olarak anlamlıdır.Her iki grup arasında Disülfid_SS, SS-SH , SS-Total tiyol, SH-total tiyol düzeyleri açısından anlamlı fark bulunmamıştır. Proteinüri miktarlarındaki artış, native thiol ve total thiol düzeylerindeki düşüşle koreledir. Spot idrar protein/kreatinin ile native tiyol arasındaki korelasyon −0,362 (p =0,012) ,total tiyol ile arasındaki korelasyon −0,377 (p=0,008) olup bu değerler negatif anlamlı korelasyonu göstermektedir. 24 saat idrar proteinüri miktarı ile native tiyol arasındaki korelasyon −0,445 (p =0,005) ,total tiyol ile arasındaki korelasyon −0,485 (p=0,002) olup bu değerler negatif anlamlı korelasyonu göstermektedir. Sistolik ve diastolik kan basıncındaki artışlar total ve native thiol düzeylerindeki düşüş ile koreledir. Sistolik kan basıncı ile native thiol düzeyleri r=-0,402 (<0,001) ve total thiol r=0,390 (p<0,001) arasında negatif anlamlı korelasyon izlenmiştir. diastolik kan basıncı ile native thiol düzeyleri r=-0,401 (<0,001) ve total thiol r=0,375 (p<0,001) arasında negatif anlamlı korelasyon izlenmiştir. Sonuç olarak, tiyol / disülfid dengesinin preeklampsi sendromunda bozulduğu açıkça görülmektedir .Bu durum ileri çalışmalarla desteklenerek tiyol ve/veya hidrojen sülfid içeren destek tedavilerinin bu sendroma sahip gebelerde preeklampsi sendromu gelişimini önleyip,sendroma sahip gebelerde maternal ve fetal mortalite ve morbidite oranlarını azaltabileceğini düşünmekteyiz. | |