sakrokoksigeal teratomlu çocukların ürodinami bulguları

Abstract

Sakrokoksigeal teratomlar, yenidoğan döneminde görülen en sık germ hücrelitümör olup, teratomların %48'ini oluşturur (1-6). Sakrokoksigeal teratomlar kökenaldıkları anatomik bölgeden dolayı cerrahi sonrası ürolojik bozukluklara neden olantümöral lezyonlardır. SKT' lu çocuklarda işeme işlev bozukluk insidansı yüksektir vekökeni genellikle nörojeniktir (7). Teratomun tipi ve derecesinin pelvik innervasyon;anal ve üriner kontinans üzerine istenmeyen etkiler oluşturabileceği bilinmektedir.(19)Bu çalışmada; 1996-2004 yılları arasında yenidoğan ve süt çocukluğudöneminde SKT nedeniyle opere edilen, 9'u kız, 2'si erkek, 11 hastanın ürodinamiçalışmaları incelenmiştir. Tüm olgulara; idrar mikroskobisi, batın USG, MSUG, İVP veürodinami çalışması ile tam bir ürolojik inceleme yapılmıştır.Hastalarımızın üçü Tip I, altısı Tip II, ikisi ise Tip III tümöre sahipti. İzlemsırasında dört hastada nüks gelişti. Hastaların ikisinde tek taraflı, ikisinde bilateralhidronefroz; bir hastada at nalı böbrek, iki hastada VUR, bir hastada bilateral UVDsaptandı. Ürodinami incelemelerinde ise: dört hastada düşük mesane kompliansı, üçhasrada detrüsör hiperrefleksisi, beş hastada DSD, beş hasdada IDK, ve bir hastadanöröjenik mesane sfinkter disfonksiyonu bulundu. Üç yaşın üzerinde olan iki hastadakronik konstipasyon ve bir hastada ise alt ekstremite kasların da güçsüzlük olduğugörüldü.Bu sonuçlarından da anlaşılacağı gibi, sakrokoksigeal teratoma sahipçocuklarda; gerek preoperatif dönemde tümör basısına gerekse postoperatif cerrahi sinirhasarlanmasına bağlı bir çok ürolojik komplikasyon bulunmaktadır.Sonuç olarak teratom evresi ile üriner patolojik bulgular ve kontinans arasındabelirgin bir ilişki saptanmamıştır. Hasta sayısının az olması, hastaların küçük evrelerdeyoğunlaşması daha az komplikasyonların görülmesine neden olduğu; SKT'lu hastalardaürodinamik çalışmaların diğer çalışmaların yanında yapılması kanısını uyandırmaktadır.