Show simple item record

dc.contributor.advisorSezen, Ozan Seymen
dc.contributor.authorHaytoğlu, Süheyl
dc.date.accessioned2023-09-26T11:28:17Z
dc.date.available2023-09-26T11:28:17Z
dc.date.submitted2020-11-25
dc.date.issued2008
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/751393
dc.description.abstractSağlıklı bir yaşam için sağlıklı ve kaliteli bir uyku gerekliliği tartışılmaz bir gerçektir. Günümüzde en sık kullanılan horlama cerrahisi Uvulopalatofaringoplastidir. Ancak çalışmalar daha başarılı ve daha kolay uygulanabilen, morbiditesi daha düşük yöntemleri geliştirmek için son yıllarda hızlanmıştır. Son 6 yılda uygulanmaya başlanan ve çeşitli yazarların UPPP ile karşılaştırıldığında daha başarılı bir yöntem olduğunu ileri sürdükleri Uvulopalatal Flep(UPF) ve Pillar Palatal İmplant yöntemlerini bizde hastalarımıza uyguladık ve bu iki popüler cerrahi yönteminin operasyondan 1 yıl sonraki başarılarını karşılaştırdık. Bu çalışma Mart 2004-Ocak 2008 tarihleri arasında Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi I. Kulak Burun Boğaz polikliniğine horlama yakınması ile başvuran 117 hastayı içerir. Anamnez alınmasından sonra her hastaya rutin K. B. B. muayenesi yapılmış, fleksible fiberoptik nazofarengoskopi uygulanmış, obstriksiyonun yeri dinamik olarak Müller manevrası ile belirlenmeye çalışılmıştır. Tüm hastalara pre-operatif Polisomnografi uygulanmış ve hastalar Apne-Hipopne indekslerine(AHI) göre 3 alt gruba ayrılmıştır (basit horlama, hafif dereceli OSAS, orta dereceli OSAS olmak üzere). Fizik muayene ve endoskopik olarak retropalatal obstriksiyonu gösterilmiş, uvula uzunluğu 15mm'den fazla olan hastalara Uvulopalatal flep operasyonu uygulanmış, obstriksiyonu gösterilemeyen hastalara Pillar palatal implant tekniği uygulanmıştır. Hastalar operasyondan 1 yıl sonra Ephworth uykululuk skalası(ESS) ve polisomnografi ile tekrar değerlendirilmiştir. Sonuçlar OSAS tipine göre ayrı ayrı karşılaştırlmıştır. Olguların ortalama yaşı 45.08±9.16'dır. Olguların 59'una (%50.4) Pillar, 58'ine (%49.6) UPF ameliyatı yapılmıştır. Her iki grup arasında postoperatif AHI ortalama değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (p>0.05). Pillar grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir değişim görülmemiştir (p>0.05). UPF grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde görülen düşüş istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlıdır (p<0.01). Basit Horlama Grubunda; Pillar grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde görülen artış istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlıdır (p<0.01). UPF grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir değişim görülmemiştir (p>0.05). Hafif OSAS Grubunda; Pillar grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir değişim görülmemiştir (p>0.05). UPF grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde görülen düşüş istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0.05). Orta OSAS Grubunda; Pillar grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir değişim görülmemiştir (p>0.05). UPF grubunda; preoperatif AHI düzeyine göre postoperatif AHI düzeyinde görülen düşüş istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlıdır (p<0.01).Her 2 grup arasında postoperatif ESS ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamaktadır (p>0.05). Pillar grubunda; preoperatif ESS düzeyine göre postoperatif Epworth düzeyinde görülen düşüş istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0.05). UPF grubunda; preoperatif ESS düzeyine göre postoperatif Epworth düzeyinde görülen düşüş istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlıdır (p<0.01). Bu bilgiler ışığında retropalatal obstriksiyonu olan özellikle hafif OSAS ve orta OSAS grubu hastalarda UPF yöntemi tercih edilebilecek kısa sürede, kolay uygulanabilen, morbiditesi düşük bir yöntem olduğu görülmüştür. Ancak horlama şikayetlerinin ön planda olduğu, retropalatal obstriksiyon gösterilmemiş, cerrahinin riskli olduğu özellikle basit horlama grubundaki hastalar için minimal invaziv, kolay uygulanan, lokal anestezi altında kısa sürede uygulanabilen Pillar yöntemi ilk planda tercih edilebilir.Anahtar Kelimeler: Basit Horlama, Obstrüktif Uyku Apne Sendromu, Uvulopalatal Flep, Pillar Palatal İmplant
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectKulak Burun ve Boğaztr_TR
dc.subjectOtorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)en_US
dc.titleBasit horlama ve obstrüktif uyku apne sendromunda pillar palatal implant ve uvulopalatal flep sonuçlarının karşılaştırılması
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2020-11-25
dc.contributor.departmentKulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
dc.identifier.yokid10091409
dc.publisher.instituteDr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
dc.publisher.universityDİĞER (KURUMLAR, HASTANELER VB.)
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid387047
dc.description.pages78
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess