AB tarafından uygulanması planlanan Tek Avrupa hava sahasına katılmanın, mevcut uluslararası anlaşmalar ve Yunanistan ile yaşanan sorunlar bağlamında incelenmesi

Abstract

Hava hukuku, uluslararası siyasi gelişmelerin birinci derecede etken olduğu bir yapıya sahip olup, havacılık da hava seyrüseferinin ülkelerin ulusal güvenlik ve çıkarlarına olan etkilerine istinaden uluslararası ilişkilerde mühim bir unsurdur. Dolayısıyla, havacılık sahasında Tek Avrupa Hava Sahası (TAHS) gibi oluşumların AB gibi uluslararası siyasi oluşumlarla karşılıklı bağımlılık ilişkisine girmesi ve dolayısıyla birbirini her manada etkilemesi kaçınılmaz olmaktadır.Bu çerçeveden bakıldığında, bir AB üyesi ülke olan Yunanistan ile Türkiye arasında Ege'de uzun yıllardan beri süregelen bir sorunlar yumağı mevcut iken, Türkiye'nin TAHS projesine dahil olması durumunun Ege sorunları üzerinde etkiler doğurmasının da kaçınılmaz olduğu görülebilecektir. Zira Ege sorunlarında Türkiye'nin karşısında taraf oluşturan Yunanistan, 01 Ocak 1981 tarihinden beri AB üyesidir ve bir AB projesi olan TAHS söz konusu olduğunda artık Türkiye'nin karşısına sadece kendi adına değil AB'yi de yanına alarak çıkmaktadır.Ege sorunları adını alan sorunlar yumağı incelendiğinde ise, hem karasuları hem de buna bağlı hava sahası ve FIR sorunlarında Yunanistan'ın uluslararası hukuk kurallarına aykırı talep ve tasarruflarının sorunların kaynağını oluşturduğu görülmekte olup, Türk tez ve tasarruflarının, Yunan tarafının uluslararası hukuk ihlallerini bertaraf amacıyla sınırlı kaldığı anlaşılmaktadır.Bu bağlamda, TAHS projesinin etkileri Türkiye açısından değerlendirildiğinde, TAHS'nin Türkiye'ye karar alma mekanizmasında yer vermemek ve dolayısıyla Türkiye'nin konuya yönelik Ege sorunları bağlamındaki hassasiyetlerini dikkate almamak suretiyle, anılan sorunları çözmekten ziyade onları daha da komplike bir boyuta taşıyacak potansiyele sahip bir proje olduğu düşünülmektedir.Buna karşın, TAHS projesinin oluşum sürecinde mutlak suretle Türkiye'nin destek ve katılımına muhtaç olduğu düşünüldüğünden, Türkiye'nin böyle bir oluşumda kendi aleyhine hususların dayatılmasını kabul etmemesi gerektiği aşikardır.Bu noktada, Türkiye'nin ulusal menfaatlerinin TAHS oluşumundan zarar görmesini engelleyebilmek için bir çözüm yolununTürkiye'nin TAHS oluşumunda kendi ulusal menfaatleri açısından sakıncalı gördüğü hiçbir hususun kendisine dayatılmasını kabul etmeksizin uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan haklarını savunmayı sürdürmeye dayalı kararlı ulusal politikalar izlemesiyle mümkün olacağı mütalaa edilmektedir.

The aviation law has under the primary influence of international political developments, beside the influence of other factors. Thus, the aviation is a primary factor on the international relations, considering the influence of the air navigation on the security and interests of the nations. In this respect, the aviation projects such as Single European Sky (SES) are under interdependency relation between international political organisations such as EU, and are effectuating eachother on every aspect.In this framework, while there are a lot of question in the Aegean Sea between Turkey and an EU member State; Greece during the years, it will be sure that the participation of Turkey to SES project will have effects on the Aegean problem. Because, Greece which is the other party of the Aegean problem with Turkey is an EU member since 01 January 1981 and thus, in the framework of SES Project is not on her own but is together with EU while negotiating with Turkey.While analysing the lot of questions named the Aegean problems, one can notice that the territorial waters, airspace and FIR questions are based on the demands and actions of Greece which are violating the international law. In this respect, the thesis and actions of Turkey are always limited to aside the ones of Greece.In this context, if one can evaluate the effects of SES project in terms of Turkey, one can notice that as SES will not give a place to Turkey on the mechanism of decision and thus will not take into account the sensibilities of Turkey concerning the Aegean problems, SES is a project having the potential to complicate the mentioned problems rather than resolve them.. However, it is clear that Turkey has to refuse the imposition which will have negative effects in the framework of SES, as SES needs the absolute support and participation of Turkey.At this point, the solution for Turkey will be to prevent the negative effects of SES on it?s national interests. This will be the fact that Turkey will not accept the imposition of any negative effect of SES on it?s national interests and will continue to pursue decisive national politics to defend it?s rights based on the international agreements.