Show simple item record

dc.contributor.advisorEcirli, Şamil
dc.contributor.authorÇetinkaya, Şerife Figen
dc.date.accessioned2023-09-26T11:25:06Z
dc.date.available2023-09-26T11:25:06Z
dc.date.submitted2022-09-20
dc.date.issued2004
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/750825
dc.description.abstractVII.SONUÇLAR VE ÖZET Bu çalışmada Ocak 1 996-Mart 2004 tarihleri arasında S.Ü.Meram Tıp Fakültesi iç Hastalıkları Anabilim Dalında kronik lösemi tanısı almış, 47'si KML'li, 50'si KLL'li olmak üzere, 54'ü erkek, 43'ü kadın toplam 97 hastanın klinik ve laboratuar bulguları retrospektif olarak değerlendirilmiştir. KML'li hastaların yaş ortalaması 51 idi. KLL'li hastalar KML'li hastalara göre daha ileri yaşlarda olup,yaş ortalaması 64 idi. KML'de erkek/kadın oranı yaklaşık eşit iken, KLL'nin erkek hastalarda daha fazla görüldüğü tespit edilmiştir. Bu sonuçlar diğer yayınlarla uygunluk göstermiştir. Hastaların anamnezi değerlendirildiğinde, KML'li hastalarda, klasik bilgilerle uyumlu olarak, en sık halsizlik, kilo kaybı, karında dolgunluk hissi, ateş, terleme, kanama ve sol üst kadran ağrısı görülmüştür. KLL'de ise halsizlik, kanama, lenf bezlerinde büyüme ve enfeksiyon bulguları en sık başvuru şikâyetleri olup, birçok araştırmacının sonuçları ile uyumludur. KML'de %4,25, KLL'de ise %6 oranında asemptomatik hasta tespit edilmiştir. Bu oran diğer yayınlara göre oldukça düşüktür. Fizik muayene özelliklerine bakıldığında, literatürle uyumlu olarak KML'li hastalarda en sık görülen bulgu splenomegali olmuştur. Bunu sırasıyla hepatomegali ve lenfadenopati izlemiştir. KLL'de ise lenfadenopati en sık görülen bulgu olup, bunu splenomegali ve hepatomegali izlemiştir. KML'de belirgin lökositoz tespit edilmiş, ortalama lökosit sayısı 122.500/mm3 bulunmuş ve hastaların %42,55'inde 100.000/mm3 ün üzerinde lökositoz olduğu görülmüştür. KLL'de ise en önemli bulgu periferik kandaki mutlak lenfositozdur. Hastalarımızın ortalama lenfosit sayısı 64.804/mm3 tespit edilmiş, %70'inde lenfosit sayısı 20.000/mm3 ' ün üzerinde bulunmuştur. Sonuçlar diğer yayınlara uygunluk göstermiştir. KML'li hastalarımızın % 63,83'ü kronik, %14,89'u akselere, %21,^8'i blastik fazda olup, akselere ve blastik fazdaki hasta oranı literatürde belirtilenden yüksek bulunmuştur. Bunun, hastalarımızın çoğunun il dışından gelmeleri ve tanılarının geç konulmasına bağlı olabileceği düşünülmüştür. KLL'li hastaların yarısından fazlası III. ve IV. evredeki hastalardan oluşmuştur. Bu oran Rai ve Binet'e göre yüksek olup, vakaların %6'sına rutin tetkikler sırasında tanı konulduğu düşünülürse, serimizin büyük bir bölümünün ileri evredeki hastalardan oluşması beklenen bir sonuç olmuştur. KML'li tüm hastalar değerlendirildiğinde median yaşam süresi 24 ay olup, literatüre göre kısa bulunmuştur. Bu sürvi çalışması yapılan hastalardan %32'sinin blastik 46evrede olması ve median yaşam süresini kısaltmasından kaynaklanmaktadır. Nitekim kronik, akselere ve blastik evredeki hastaların median yaşam süreleri tek tek incelendiğinde, literatürle uyumlu bulunmuştur. 1 KLL'li hastaların median yaşam süresi ise 29 ay olup, evre A'da 84 ay, evre B'de 23 ay, evre C'de ise 18 ay olarak bulunmuştur. Bu değerler Rai ve Binet'e göre kısadır. Bunun sebebi, hastalarımızın yaş ortalamasının ileri olması, pek çoğunda eşlik eden hastalıkların bulunması, dolayısıyla ölümlerin bir kısmının KLL'den başka bir sebebe bağlı olmasındandır. Sağlık kontrollerinin artması, hastaların imkânlarının daha iyi olması, hastalıklar hakkında hastaların daha çok duyarlı hâle gelmesi, daha çok bilgilendirilmesi^erken evrede tanı, takip ve tedavi imkanlarını; artıracaktır. 47
dc.description.abstractVIII.RESULTS AND SUMMARY In this study, the clinical and laboratory findings of 97 chronic leukemia patients ( 54 males, 43 females, 47 with CML, 50 with CLL) who were diagnosed between January 1996 and March 2004 at Internal Medicine Department of Meram Medical Faculty, Selçuk University, were evaluated retrospectively. The average age of patients with CML was 51 and that of patients with CLL was 64, the latter group was older. Male/female ratio was 1 in patients with CML, whereas in patients with CLL, the majority were males. These were in accordance with the literature. The most common complaints in CML patients were malaise^ weight loss, feeling of fullness in abdomen, fever, perspiration, hemorrhages and upper left quadrant pain. Whereas in CLL patients, malaise, hemorrhages, enlargement of lymph nodes and infectious diseases were seen mostly. These results were in accordance with the literature. Asymptomatic patients ratio was 4,25 % in CML, and 6 % in CLL. These ratios are lower in comparison with the literature. The most common physical examination finding in CML was splenomegaly, this was also in accordance with the literature. Then comes hepatomegaly and lymphadenopathy respectively. Whereas in CLL. the most common finding was lymphadenopathy, followed by splenomegaly and hepatomegaly. Prominent leukocytosis was detected in CML, average leukocyte count was 122.500/mm3 and 42,55 % of patients had over 100.000/mm3 leukocytosis. The most important finding in CLL was absolute lymphocytosis in peripheral blood. Average lymphocyte count was 64.804/mm3 and 70 % of patients had over 20.000/mm3 lymphocytosis. The results were in accordance with literature. 63,83 % of patients with CML were in chronic phase, 14,89 % were in accelerated phase and 21,28 % were in blastic phase. The ratio of patients in accelerated and blastic phases were higher if compared with the literature. The reason for this might be that the majority of the patients were from rural areas and they were diagnosed lately. More than half of patients with CLL were in stages III and IV. This ratio is high in Rai and Binet systems, 6 % of patients were diagnosed during the routine examinations, that's why the majority of our series were in advanced stages. The median survival in CML was 24 months, this was shorter than that of the literature. 32 % of these patients were in blastic phase and this shortened the average survival. Because when we detected survival in chronic, accelerated and blastic phases one by one, we saw the results in accordance with literature. 48The median survival in CLL was 29 months, it was 84 months in stage A, 23 months in stage B and 1 8 months in stage C. These values are short according to the Rai and Binet systems. This is due to the average ages of our patients were advanced, accompanying diseases were present with most of them, and the reason for their death was from another disease other than CLL. Better physical conditions of patients, more controls and follow-ups, more educated and sensitive patients will increase the diagnosis, follow-up and treatment in early stages. 49en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectHematolojitr_TR
dc.subjectHematologyen_US
dc.subjectOnkolojitr_TR
dc.subjectOncologyen_US
dc.titleKronik lösemili 97 hastanın değerlendirilmesi
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2022-09-20
dc.contributor.departmentİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
dc.identifier.yokid153744
dc.publisher.instituteMeram Tıp Fakültesi
dc.publisher.universitySELÇUK ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid142347
dc.description.pages59
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess