Pankreasın kitle ve kitle benzeri lezyonlarında mangafodipir trisodyum (MnDPDP)-kontrastlı manyetik rezonans görüntülemesinin yeri

Abstract

6- ÖZET Pankreatik lezyonların tanımlanması ve evrelendirilmesinde, gereksiz birçok eksploratif laparatomiyi azaltmak için, yüksek sensitivite ve spesifiteye sahip görüntüleme metotlarına gerek vardır. Hızlı, yüksek kaliteli imajların sunulduğu MRG sekanslarının ve organ spesifik MRG kontrast ajanlarının gelişmesi, abdominal MRG uygulamalarında inanılmaz gelişmelere öncülük etmiştir. Bu çalışmada; pankreasın fokal kitle ve kitle benzeri lezyonları, organ spesifik MRG kontrast ajanı olan MnDPDP kullanılarak incelendi. Bu çalışmanın amacı, kontrast madde sonrasında lezyonların ve pankreas parankiminin kontrast tutulum özellikleri değerlendirilerek, MnDPDP'nin pankreasın fokal kitle ve kitle benzeri lezyonlarının ayırıcı tanısına olan katkısını araştırmaktır. Tümüne US ve 35 'ine BT incelemesi sonucu pankreasta kitle lezyonu tespit edilen veya kitle şüphesi olan toplam 37 hasta (24 pankreas karsinomu, 4 pankreas psödokisti, 3 fokal pankreatit, 1 gastrinoma, 1 lipom, 1 lenfoma, 1 kist hidatik, 1 metastaz ve 1 koledok kisti) kontrastsız ve MnDPDP enjeksiyonu sonrasında MRG ile incelendi. Normal pankreas parankiminde, MnDPDP infüzyondan 20-40 dk sonra elde edilen MRG incelemesinde homojen kontrast tutulumu izlendi. Pankreas parankiminin atrofik olduğu olgularda MnDPDP sonrası kontrastlarıma izlenmedi. Otuz yedi hastadaki 41 pankreas kitle ve kitle benzeri lezyonun MnDPDP kontrastlı MRG'sinde 5 lezyonda kontrast tutulumu saptandı. Bunlardan 3'ü fokal pankreatit, 2'si pankreas adenokarsinom olgusu idi. Kalan 32 hastadaki 36 pankreas kitle ve kitle benzeri lezyonda ise kontrast tutulumu saptanmadı. Kontrast sonrası incelemelerde, kitlenin pankreas parankiminden ayrımı 23 olguda Tl A GRE ve fatsat GRE ve 3 olguda ise Tl A SE sekansları ile daha etkili olarak yapıldı. MnDPDP kontrastlı MRG, özellikle lezyon dışı parankimde atrofınin olmadığı olgularda, fokal pankreatik lezyon sınırlarının kolayca ayırt edilebilmesini sağlayan bir inceleme yöntemidir. Ancak tespit edilen kitlelerin ayırıcı tanısında MRG'ye ek bilgi sağlamamaktadır. Bununla birlikte MnDPDP kontrastlı MRG ile tümör distalindeki pankreas parankiminin fonksiyonu hakkında bilgi edinilebilinir. Ayrıca MnDPDP, karaciğerdeki metastatik lezyonların kolayca tespit edilmesini sağlayarak, pankreas tümörlerinin evrelendirilmesini kolaylaştırır. Sonuç olarak; MnDPDP ile yapılan MRG, fokal pankreatik lezyonların tespit etme oranını ve evreleme doğruluğunu geliştirme potansiyeline sahip olabilecek, güvenli, iyi tolere edilen ayrıca nonspesifik kontrast ajanlarla karşılaştırıldığında çok uzun görüntüleme penceresine sahip olan noninvaziv diagnostik bir yöntemdir. 70

7- SUMMARY MANGAFODIPIR TRISODIUM (MnDPDP)-ENHANCED MAGNETIC RESONANCE IMAGING FOR EVALUATION OF PANCREATIC MASS AND MASS-LIKE LESIONS There is a need for imaging methods with a higher sensitivity and specificity for identifying and staging of pancreatic lesions to diminish the number of unnecessary explorative laparotomies. Following the introduction of rapid, high-quality scan techniques and the development of new, tissue-specific contrast agents, the application of MRI for abdominal imaging are experiencing unprecedented growth. In this study; pancreatic mass and mass-like lesions were examined by MnDPDP-enhanced MRI. The aim of this study was to investigated the contribution of MnDPDP in focal pancreatic masses and mass-like lesions by evaluating features of contrast uptake of lesions and pancreas parencyhma after contrast medium injection. A total of 37 patients with pancreatic mass or mass-like lesions (24 pancreas carcinoma, 4 pancreas pseudocyst, 3 focal pancreatit, 1 gastrinoma, 1 lipoma, 1 lymphoma, 1 hydatid cyst, 1 metastatic lesion, choledochal cyst) were examined by US and 35 of them by CT. Then they were examined by unenhanced and MnDPDP-enhanced MRI. MRI was obtained at 20-40 min after infusion of MnDPDP, homogeneous contrast enhancement was observed in normal pancreas parencyhma. In patients with atrophic pancreas there were no enhancement in pancreatic parencyhma on MnDPDP-enhanced MRI. In 37 patients with 41 pancreas masses and mass-like lesions, contrast enhancement was observed at 5 lesions by MnDPDP enhanced MRI. Three of these 5 lesions were focal pancreatitis and remaining 2 of 5 were adenocarcinoma. No contrast enhancement was determined in 36 pancreas masses and mass like lesions in 32 patients. Parencyhma and mass contrast material enhancement was distinguished effectivelly on Tl W GRE and fatsat GRE sequences in 23 cases, and Tl W SE sequences in 3 cases. MnDPDP contrast-enhanced MRI, especially in cases with no parencyhma atrophy, provides to distinguish the focal pancreatic lesion's margins. MnDPDP contrast-enhanced MRI does not provide additional information when it compared with nonenhanced MRI in differentiale diagnosis of masses. However, information can be obtained about function of pancreas parencyhma out of tumor. In addition, MnDPDP facilitates staging of pancreatic tumors by providing the detection of metastatic lesion in the liver. As a result MnDPDP enhanced MRI is a safe and well tolerated noninvasive diagnostic method with a longer diagnostic window when it compared with nonspecific contrast agents enhanced MRI. Also MnDPDP enhanced MRI is a more effective metod for determination of focal pancreatic lesions and for improving the sensitivity of staging. 71