Overin germ hücreli tümörlerinin morfolojik özellikleri

Abstract

- 68 - ÖZET Bu çalışmada 10 senelik dönem içerisinde överde germ hücreli tümör tanısı almış 210 vakanın H E ile boyalı preparatları incelenerek yeniden değerlendirilmiştir. Dün ya Sağlık örgütü' nün sınıflandırması esas alınarak vakalar histopatolojik tiplerine ayrılmıştır. En sık raslanan şek li matür teratomlar olup, bunu disgerminom, immatür tera- tom, mikst tipte germ hücreli tümörler ve EST takip etmek tedir. Germ hücreli tümörlerin aynı dönemde tanı almış diğer primer over tümörleri arasındaki yeri araştırılmış ve bu tümörler içinde %37.2 gibi yüksek bir oran meyda na getirdiği görülmüştür. Klinik bulgular ile histopatolojik tipler arasında ki ilişki araştırıldığında matür teratomlarda daha uzun süreli ve non-spesifik şikayetlerin bulunduğu ve önemli bir bölümünün tesadüfen saptandığı görülmüştür. Malign özellikteki germ hücreli tümör vakalarının ise daha kısa süreli şikayetlerle başvurduğu ve teşhis sırasında bir kısmının metastazları bulunduğu tespit edilmiştir. Yaş ortalamasının matür teratomlarda en yüksek, miksi tipte germ hücreli tümörlerde en küçük olduğu ve malign tipteki tümörlerin daha çok 2 dekadda yer aldığı görülmüş tür. İmmatür teratomlarda da, hastanın yaşı küçüldükçe, Grad ' in. yükseldiği saptanmıştır. Matür teratomlar ise, yaş dağılımı geniş olmakla birlikte, büyük oranda seksüel aktif yaşlarda yer almaktadır. Büyük çaplı ve solid yapıda olan tümörlerin malignite riskinin daha yüksek olduğu görülmüştür. En büyük çaplı tümörler, mikst tipte germ hücreli tümörler ve EST grupla rında yer almaktadır.69 Vakalar histopatolojik özelliklerine göre incelenmiş, hücresel pleomorf izm, stromal özellikler, kanama, nekroz açısından değerlendirilmiştir. Disgerminom vakaları len fosit infiltrasyonu ve granülomatöz reaksiyon, EST vakala rı ise perivasküler yapılar, hyalen globüller, retiküler yapı, papiller guddesel ve kistik alanlar açısından ince lenmiştir. Matür teratom vakaları içerdikleri farklı ele manlar açısından araştırılmış ve görülme oranları belir lenmiştir. İmmatür teratomlar içerdikleri immatür doku miktarı yanısıra, atipi ve mitotik aktivite açısından de ğerlendirilerek Grad'larma ayrılmıştır. Vakalarda tes bit edilen immatür doku miktarı, atipi ve mitotik aktivi tenin paralellik gösterdiği saptanarak, kantitatif değe rlendirmenin pratikliği üzerinde durulmuştur. Kombine va kalarda prognoz, içerdikleri farklı elemanların tipine ve miktarına bağlı olduğundan, bu vakalarda tümörü oluşturan komponentlerin dikkatle belirlenmesi gerektiği vurgulan mıştır. İmmatür (embryonal) dokular içeren germ hücreli tü mörlerin malign özellikte olmasının yanısıra, immatür tü mörlerin matür dokulardan oluşan metastazlar yapabilece ğine örnek bir gliomatozis peritonei vakası görülmüştür. Ayrıca matür teratomlarm, normal dokularda olduğu gibi, malign değişim gösterebildiği izlenmiştir.