Show simple item record

dc.contributor.advisorTuğ Onaran, Başak
dc.contributor.authorAksoy, Elbruz Umut
dc.date.accessioned2023-09-22T12:51:08Z
dc.date.available2023-09-22T12:51:08Z
dc.date.submitted2022-05-30
dc.date.issued2017
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/743983
dc.description.abstractBu çalışma, Osmanlı İmparatorluğu'nda Çerkes köleliği ve Beyaz köle ticareti konularını aydınlatmayı hedeflemektedir. 19. yüzyıl boyunca Osmanlı topraklarında etkisi giderek artan Çerkes köleleri ve beyaz köle ticaretini tarihsel süreç içerisinde ayrıntılı bir şekilde ortaya koyan bu çalışma, özellikle, 1864 Çerkes Sürgünü'nün ardından Osmanlı topraklarında kendilerine yeni bir yaşam kurma mücadelesi veren Çerkeslerin yaşadıklarını ortaya koymaktadır. Özellikle, Kafkasya'da yaşanan soykırım ve ardından bu sürgün sırasında yaşanan açlık, yoksulluk ve sefalet Çerkeslerin yanında getirdikleri köleleri satmasına sebep olmakla birlikte; pek çok hür Çerkes'in kendisi ve ailesinin yaşamını sürdürebilmek için köle olmayı, köle olarak satılmayı kabul etmelerine neden olmuştur. Osmanlı yöneticileri, ilk başta Çerkes beyleri ile köleler arasında yaşanan çekişmelere müdahil olmaya pek yanaşmasalar da daha sonra bu tip olaylar toplumun huzur ve güvenliğini tehdit eder vaziyete gelince, kademeli olarak müdahale etmeye başlamıştır. Önce iki tarafın arasını bulmayı hedefleyen Osmanlı idare, daha sonra, Çerkes beylerin gücünü kırmak amacıyla kölelerin serbest bırakılmalarını sağlayacak formüller üzerinde çalışmıştır. Bunun sonucunda uygulamaya konulan mukatebe yöntemi ile Çerkes kölelerin özgürlükleri karşılığında Çerkes beylere hazine arazileri verilmiştir. Ayrıca özgürlüklerini kazanan kölelere de yaşamlarını devam ettirebilmek amacıyla bu arazilerden dağıtıldığı görünmektedir. Çerkes köleliği ve beyaz köle ticareti meselesi, Osmanlı idaresinden Türkiye Cumhuriyeti'ne miras kalan bir konudur. Her ne kadar resmi olarak böyle bir şeyin varlığından söz edilemezse de bu çalışmayı değerli kılan, sözlü tarih anlatıları dikkatle incelendiğinde, Çerkes köleliği ve beyaz köle ticaretinin 1940'lı yıllara kadar gayri resmi olarak varlığını devam ettirdiği görülmektedir. Ayrıca, Çerkes toplumu içerisinde köleler ve köle sülalelerine karşı olan tutum ve davranışların 20. yüzyıl boyunca etkisini ne şekilde sürdürdüğü de yine bu sözlü tarih anlatıları yardımıyla ortaya konulmaktadır. Bu çalışma, özellikle içerdiği sözlü tarih anlatıları nedeniyle şu ana kadar bu alanda yapılan çalışmalardan ayrışmakta ve `kölelerin sesi` olarak `içeriden` verdiği bilgilerle bir adım öne çıkmaktadır.
dc.description.abstractThis study elaborates on the Circassian slaves and white slave trade, which have been increasingly influential in the Ottoman lands throughout the 19th century, during the historical progress. In addition, we aim to elaborate on the Circassian slaves and white slave trade, which were increasingly influential in the Ottoman lands throughout the 19th century, during the historical process. Additionally, we put emphasis on the experiences of the Circassians who struggled to establish a new life in the Ottoman territories following the Circassian Exile of 1864. In particular, this genocide which has occurred in the Caucasus and hunger, poverty and misery during this exile caused Circassians to sell the slaves which they had brought with them and many free-born Circassians to become slaves in order to sustain their own and their family's lives. The Ottoman administrators did not intervene in the conflicts between the Circassians lords and their slaves at first. However, they began to step in when these events reached the point of threatening the peace and security of the society. The Ottoman government first targeted the peace between the two sides, later worked on formulas that would allow slaves to be released in order to break the power of the Circassian lords. As a result, the Circassian lords were given public land in exchange for the freedom of the Circassian slaves by the use of mukatebe system. Additionally, the slaves who had been liberated were given a part of this property in order to provide a source of income for them. The Republic of Turkey inherited the issue of Circassian slavery and white slave trade from the former Ottoman administration. Although there is no official evidence supporting this argument, we can conclude from the oral history narrations, which make up the most authentic section of this study, that Circassian slavery and white slave trade were practiced informally until the 1940s. Additionally, the oral history narrations reveal the ways in which the attitudes and behavior towards the slaves and slave families in the Circassian society took effect throughout the 20th century. This study differs from the studies conducted in this field so far due to the oral history discussions it contains and comes to the forefront with the provided 'inside information' by being 'the voice of the slaves'.en_US
dc.languageEnglish
dc.language.isoen
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectTarihtr_TR
dc.subjectHistoryen_US
dc.titleOsmanlı İmparatorluğundan Türkiye Cumhuriyetine beyaz köleler ve çerkes köleliği
dc.title.alternativeWhite slaves and circassian slavery from the Ottoman Empire to the Turkish Republic
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2022-05-30
dc.contributor.departmentTarih Ana Bilim Dalı
dc.identifier.yokid10174544
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universityİSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid724884
dc.description.pages221
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess