Türkiye'nin 1980 sonrası hegemonya inşasında organik aydının rolü: Aydınlar Ocağı

Abstract

Hegemonya, yöneten sınıfların görüş ve düşüncelerinin tüm toplum tarafından içselleştirilmesi ve benimsenmesi anlamına gelmektedir. Bunun gerçekleşebilmesi için sivil toplumda rızanın üretilmesi ve örgütlenmesi gerekmektedir. Bu süreç `organik aydın`ların yöneten sınıflar lehine ideoloji üretmesi ile sağlanmaktadır. Böylece hegemonya `organik aydınlar` eliyle inşa olmaktadır. Organik aydınlar, yöneten sınıfların ideolojilerinin tüm toplum tarafından benimsenmesi için sivil toplumda ideolojik-kültürel bir mücadeleyürütürler. Bu çalışmada, bir düşünce kulübü olarak kurulan Aydınlar Ocağı'nın Türkiye'de 1980 sonrasında hegemonya inşa sürecinde organik aydın rolünü üstlendiği ileri sürülmektedir. Aydınlar Ocağı 1970 yılında, 1961 Anayasası'nın getirmiş olduğu özgürlükçü ortamda yükselen sol siyaset karşısında sağın yekpareliğini sağlamaya çalışan bir grup milliyetçi-muhafazakâr aydın tarafından kurulmuştur. Kuruluş amacında anti-komünizm, milli kültürü ihya etmek ve Türk-İslam Sentezi ideolojisini topluma yerleştirmek yatmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Aydınlar Ocağı'nın 1980 sonrası süreçte ürettiği ideolojileri tüm toplumda ortak duyu haline getirmek ve tüm topluma benimsetmek için nasıl çaba gösterdiğini ortaya koymaktır. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden söylem analizi kullanılmaktadır. Aydınlar Ocağı'nın başta kurucuları olmak üzere üyelerinin ve ocağa yakın kimselerin sözlü ve yazılı olarak savunduğu görüşler, eleştirel söylem analizi ile çözümlenmektedir. Bu bağlamda, çalışmada Aydınlar Ocağı'nın düşünceleri hegemonya kurucu araçlar olarak belirlenen eğitim, din, kitle iletişim araçları, devlet, demokrasi ve ekonomi ana kodları ekseninde eleştirel söylem analizine tabi tutulmakta, organik aydın olarak etkinliği ortaya çıkarılmaya çalışılmaktadır. Anahtar Kavramlar: Hegemonya, Organik Aydın, Aydınlar Ocağı, Türk-İslam Sentezi, Eleştirel Söylem Analizi.

Hegemony means the internalization and adoption of the views and thoughts of the ruling classes by the whole society. To make this possible, consent should be obtained and organized in civil society. This process is achieved by the production of ideologies by the `organic intellectuals` in the favor of the ruling classes. Thus, hegemony is constructed by the `organic intellectuals.` Organic intellectuals give an ideological-cultural struggle in civil society for the ideologies of the ruling classes to be adopted by the whole society. In this study, it is claimed that Aydınlar Ocağı which was founded as a journal club assumed the role of organic intellectual during the process of constructing hegemony in Turkey after 1980.Aydınlar Ocağı was founded in 1970 by a group of nationalist-conservative intellectuals with the purpose of solidifying the right wing in the face of the rising leftist politics in the liberal environments created by the 1961 Constitution. The purpose of its establishment is to cultivate anti-communism, to revive national culture and to embed Turkish-Islamic Synthesis ideology into the society. The purpose of this study is to present how Aydınlar Ocağı strived to turn the ideologies it produced after 1980 into a common sense in the whole society and the adaptation of these ideologies by the whole society. In this study, the discourse analysis method which is one of the qualitative research methods was used. The views of primarily the founders of Aydınlar OcağıIII and its members and those close to the group defended in verbal and written form are analyzed through discourse analysis. In this context, the views of Aydınlar Ocağı are subject to critical discourse analysis in the axis of main codes of education, religion, mass media, state, democracy and economy determined as hegemony constructing instrument and its efficiency as an organic intellectual is attempted be presented in the study. Key Words: Hegemony, Organic Intellectual, Aydınlar Ocağı, Turkish-İslamic Synthesis, Critical Discourse Analysis.