dc.description.abstract | Kur'ân-ı Kerim'in lafız ve mâna bütünlüğünü hedef alan kıraât ilmi, Peygamber (s.a.s.) döneminde başlamıştır. Kur'ân-ı Kerim'in okunması, hıfzı, tefsir ve yorumunda büyük kolaylık sağlayan Kıraât ilmi, semâ ve arz yoluyla sistemli bir şekilde gelişerek günümüze kadar ulaşmıştır. Diğer semâvi dinlerin mukaddes kitaplarında olmayan kıraatlere rağmen, Kur'ân-ı Kerim'de herhangi bir tezat ve tenâkuzun olmaması onun Allah kelâmı olmasının en büyük delillerinden birini teşkil etmektedir. Kıraatlerin desteklediği çok anlamlılık ve diyalektik yaklaşım (Kur'ân-ı Kerim'in inmeye başlamasından itibaren nüzül sürecinde vahiyle, sonrasında ise yorumlarla eşzamanlı olarak devam eden Kur'ân muhtevasının oluşum süreci olan teşekkül ve Kur'ân-ı Kerim'in muhatabını etkileyerek değiştirmesi ve dönüştürmesi olan teşkil) sayesinde Kur'ân-ı Kerim diğer kutsal metinlerden farklı olarak hukukla ilgili ortaya çıkan yeni problemleri çözme hususunda donuk bir dogmaya dönüşmeden her devrin meselelerine çözümler sunan taptaze bir metin olarak varlığını sürdürmüş ve tüm zamanlarda insanlara rehberlik etmeye devam etmiştir. Bu yönüyle kıraatler Kur'ân'ın lafız ve mana bakımından ne kadar zengin bir kaynak olduğunu da ortaya koymaktadır. Her dönemde tefsir ilmiyle ilgilenen âlimler Kur'ân ilimleri arasında çok önemli bir konuma sahip olan kıraât ilmine önem vermiş ve eserlerinde kıraatleri ele almışlardır. İbnü'l-Cevzî'den (öl. 597/1200) önce yazılmış bazı kıraât kitapları hariç müfessirler manaya tesiri neredeyse hiç olmayan yalnız kelimelerde vaki olan usulle ilgili kıraât farklarına birinci derecede mana üzerinde etkili olan ferşle ilgili kıraât farklarına ise ikinci derecede yer vermişlerdir. Hem rivâyet hem de dirâyet tefsir ekolünün önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilen İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-Mesîr fi İlmi't-Tefsîr isimli eserinde anlama etkisi çok az olan usulle ilgili kıraât farklarından ziyade bizzat anlama etkisi olan ferşle ilgili kıraât farklarına daha fazla yer vermiş ve kendinden önceki dönemin tefsir müktesebatını adeta özetlemiştir. Sorgulanamaz mutlak hakikatlere erişmek yerine muhtemel anlamların arayışında âyetlerden çok anlam çıkarma gayreti içerisinde olan müfessirimiz, Kur'ân-ı Kerim'in değişik tefsirlerini bir çeşit zenginlik olarak görmüştür. Bizde tefsir ilmine katkısından dolayı 6/13. yüzyıl âlimlerinden İbnü'l-Cevzî'nin Zâdü'l-Mesîr fi İlmi't-Tefsîr isimli eserini kıraât ve tefsir ilmi açısından incelemeye karar verdik. Tezin giriş kısmında; araştırmanın konu, amaç ve metodu hakkında açıklamalar yer almaktadır. Birinci bölümde; kıraât ilminin tanımı, konusu ve amacı, kıraât ilminin tarihçesi, nitelik ve senet ve bakımından kıraât çeşitleri, kıraatlerin tefsir, fıkıh ve kelâm ilmine etkisi tanıtılmaya çalışılmıştır. İkinci bölümde; öncelikle İbnü'l-Cevzî'nin hayatı ve çalışmaya konu olan Zâdü'l-Mesîr fi İlmi't-Tefsîr tanıtılıp, daha sonra Zâdü'l-Mesîr fi İlmi't-Tefsîr'de sahabe, tâbiin, kıraât imâm ve râvilerine, mushaflara, lüğat âlimlerine, bölge, kabile ve topluluklara yapılan kıraatlerle ilgili atıflara dair pek çok örneğe yer verilmektedir. Üçüncü bölümde; İbnü'l-Cevzî'nin Zâdü'l-Mesîr'de kıraatleri kullanma şekilleri başlığı altında, Zâdü'l-Mesîr'de gerçekleşen kıraât vecihlerinden sahih kıraatler usül ve ferş yönünden ele alınarak, bunlara ve şaz kıraatlere dair örnekler verilmiştir. Ayrıca, İbnü'l-Cevzî'nin kıraatlerin sıhhati için âyet, hadis, Mushaf imlası ve Arap şiirinden getirdiği deliller ve kıraatler arasındaki tercih ve tenkitlerine dair örneklere de yer verilmiştir. Çalışmada kıraât farklarının anlama olan etkisi mümkün olduğunca izah edilmeye çalışılmış ve her bölümün sonunda bir değerlendirme yapılarak çalışmamız tamamlanmıştır.Anahtar Kelimeler: Kur'ân, Tefsîr, Kıraât, İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-Mesîr. | |
dc.description.abstract | The science of recitation, which targets the integrity of the word and the meaning of the Quran, started during the period of The Prophet (Peace be Upon Him) and developed systematically through listening and recitation, and reached today. It provided great convenience in reading, memorizing, and interpretation of the Quran. Despite such diversity of recitations that are not included in the holy books of other heavenly religions, the absence of contradiction and discrepancy in it constitutes one of the greatest proofs of its being the word of Allah. Thanks to the multi-meaning and dialectical approach (the institution, which is the process of the formation of the content of the Quran, and the organization, which changes and transforms by affecting the addressee of the Qur'an, continue to occur simultaneously since the Qur'an began to descend in the process of revelation and with the interpretations after) supported by the recitations, the Quran, unlike other scriptures, will be able to survive as a fresh text that offers solutions to the problems of every era without turning into a dull dogma and will continue to guide people at all times. In this respect, the recitations reveal how rich the Quran is in terms of word and meaning. Scholars who are interested in tafsir gave importance to the science of recitation and discussed the Qiraat in their works. Except for some recitation books written before İbnü'l-Cevzî (597/1200), recitation differences that originate from the reciter which do not effect the meaning were given place in the first degree, while the recitaton differences that have effect on the meaning were given place in the second degree. İbnü'l-Cevzî, one of the prominent representatives of the ecole of interpretation of wisdom, gave more place to the recitation differences related to the differences that have effect on the meaning rather than the ones that didn't in his work named Zâdü'l-mesîr fi ilmi't-tafsir and almost summarized the interpretation acquis of the previous period. İbnü'l-Cevzî, instead of reaching unquestionable absolute truths, made an effort to extract many meanings from verses in search of possible meanings, and he saw the different interpretations of the Quran as a kind of wealth. For his contribution to the science of tafsir, in our study, we decided to examine 6th and 13th century scholar İbnü'l-Cevzî's interpretation called Zâdü'l-Mesîr in terms of recitation and science of interpretation. İn the introduction of our thesis, we made explanations about the subject, purpose and method of the research. The first part of our thesis includes, the definition of the science of qiraat, its history, types, the effect of qiraat on the science of tafsir, fiqh and kelâm, relationship between recitation and interpretation. İn the first part; the definition, subject and purpose of the science of qira'at, the history of the science of qiraat, the types of qira'ah in terms of quality, deeds and customs, and the effects of qiraah on the science of tafsir, fiqh and theology were introduced. In addition, an evaluation was made at the end of the section. İn the second part, initially, İbnü'l-Cevzî's life and work Zâdü'l-Mesîr fi İlmi't-Tefsîr, which is the subject of our study, is presented; subsequently, there are many examples regarding the ötreerences to the qiraahs made to the companions, tâbiin, qiraat imams and narrators, mushafs, lexical scholars, regions, tribes and communities. In addition, an evaluation was made at the end of the section. İn the third part; under the heading of İbnü'l-Cevzî's use of qira'ahs in Zâdı'l-mesir, authentic qira'ahs performed in Zâdı'l-mesîr were handled in terms of method and location, and examples of them and Shâdhdh qiraahs were given.In addition, our study has been completed by giving examples of İbnü'l-Cevzî's pötreerence and criticism among verses, hadiths, mushaf orthography and proofs from Arabic poetry for the soundness of qiraah. In addition, an evaluation was made at the end of the section.Key Words: Qur'ân, Tafsîr, Qiraat, İbnü'l-Cevzî, Zâdü'l-Mesîr. | en_US |