Show simple item record

dc.contributor.advisorYağmur, Meltem
dc.contributor.authorİncekalan, Tuğba
dc.date.accessioned2023-09-22T11:40:09Z
dc.date.available2023-09-22T11:40:09Z
dc.date.submitted2021-10-12
dc.date.issued2014
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/734844
dc.description.abstractAmaç: Obstrüktif meiboimius bez disfonksiyonu olan kronik blefaritli hastalarda konvansiyonel tedavi etkinliğinin ve bu tedaviye ek olarak uygulanan sondalama işleminin tedaviye katkısının değerlendirilmesiGereç ve Yöntem: Haziran 2011-Ağustos 2013 tarihleri arasında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'na oküler yüzey semptomlarıyla başvuran ve yapılan oftalmolojik muayenede obstrüktif meibomius bez disfonksiyonu saptanan 40 hasta randomize edilerek 2 gruba ayrıldı. Birinci gruba (20 hasta, 40 göz) kapak hijyeni, ılık pansuman, topikal ve sistemik antibiyotik, yapay gözyaşı preperatlerı, omega 3 yağ asidi takviyesi önerilirken, 2. gruba (20 hasta, 40 göz) ise 1.gruba verilen tedaviye ek olarak sondalama işlemi uygulandı. Tüm olguların semptomları sorgulandı, oküler yüzey hastalık indeksi (OSDİ) skorlaması, gözyaşı kırılma zamanları (GZ), schirmer testi ölçümleri yapıldı. Oküler yüzey boyanması Oxford şemasına göre derecelendirildi. Ayrıca meiboimius bez disfonksiyonuna direkt işaret eden meibum kalite skorlaması, kapak kenarı morfolojik özellikleri skorlaması ve salgının kapak yüzeyine iletilebilirlik skorlaması yapıldı. Tedavinin 1. ve 3. ayında tedavi öncesinde yapılan tüm ölçümler tekrarlanarak tedavi etkinliği değerlendirildi.Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 52,0±12,1(28-79) yıl idi. Grup 1'deki hastaların yaş ortalaması 51,8±12,9 yıl iken, grup 2'deki hastaların yaş ortalaması 52,2±11,5 yıldı.(p>0,05) Tedavi öncesinde iki grup arasında karşılaştırılan parametreler açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark izlenmedi. Grupları kendi içerisinde değerlendirdiğimizde her iki grupta da schirmer testi, OSDİ skorlaması, GKZ, Oxford skorlaması, meibum kalite skorlaması, kapak kenarı morfolojik değişim skorlaması, bezin boşaltılabilirlik skorlaması açısından 3. aydaki sonuçlarda istatiksel olarak anlamlı düzelme gözlenmiştir.(p=0,0001) Grupları birbiriyle kıyasladığımızda ise schirmer testi (p=0,001), GKZ (p=0,014), Oxford skorlaması ((p=0,0001), OSDİ skorlaması (p=0,0001), meibum kalite skorlaması(p=0.034) ve bezin boşaltılabilirlik skorlaması (p=0,0001) açısından grup 2'de istatiksel olarak anlamlı oranda daha erken düzelme gözlenmiştir. Sadece kapak kenarı morfolojik değişimlerinin zaman içerisindeki değişimleri açısından 2 grup arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır.(p=0,034)Sonuç: Meiboimius bez disfonksiyonu toplumda sık rastlanan tedavi edilebilir bir hastalıktır. Çalışmamızda kapak hijyeni ve medikal tedavinin hastalığı kontrol etmede tek başına yeterli olduğu ancak bu tedaviye sondalama uygulaması eklendiğinde tedavi cevabının daha erken olduğu görülmüştür. Hastaların daha kısa sürede rahatlaması tedavisi uzun süren bu hastalıkta hasta motivasyonu ve uyumunu arttırmak açısından önem taşımaktadır.Anahtar Sözcükler:Obstrüktif Meibomius bez disfonksiyonu, kronik posterior blefarit, sondalama.
dc.description.abstractAim: To evaluate the effectiveness of conventional treatment and intraductal meibomian gland probing, applied in addition to the conventional treatment, in patients having obstructive meibomian gland dysfunction with chronic blepharitis.Materials and Methods: Applying with symptoms of ocular surface to Cukurova University Faculty of Medicine, Department of Ophthalmology between June 2011-August 2013, 40 patients who had obstructive meibomian gland dysfunction determined in the ophthalmologic examination, were randomly divided into 2 groups. While warm compress, lid hygiene, topical and systemic antibiotics, artificial tear drops, and omega 3 fatty acid supplement were applied to the first group (20 patients, 40 eyes), in the second group (20 patients, 40 eyes), intraductal probing was performed at the first visit in addition to the treatment given to the first group. All patients were questioned about their symptoms, ocular surface disease index (OSDİ) scoring, tear break up time (BUT), Schirmer test measurements were performed. Ocular surface staining was graded according to the Oxford scheme. Moreover, pointing directly to meibomian gland dysfunction, meibum quality scoring, scoring of the morphological properties of the lid margin, and meibum expressibility scoring were performed. In the first and third months of the treatment, the efficacy of the treatment was evaluated by repeating all measurements made before the treatment.Results: The mean age of patients was 52.0±12.1 (28-79) years. While the mean age of patients in Group 1 was 51.8±12.9 years; the mean age of patients in group 2 was 52.2 ± 11.5 years (p>0.05). Compared the two groups in terms of the parameters before treatment, a statistically significant difference was not observed. When we evaluate the groups within their own; statistically significantly improvement was observed in the third month results in both groups in terms of Schirmer, OSDI scores, BUT, Oxford scoring, scoring meibum quality, lid magrin morphological changes scoring, meibum expressibility scoring (p=0.0001). When we compared the groups with each other; in terms of Schirmer test (p=0.001), BUT (p=0.014), Oxford scoring ((p=0.0001), OSDI scoring (p=0.0001), meibium quality scoring (p=0.034) and meibum ekspresibility scoring (p=0.0001) statistically significantly earlier improvement rate was observed in group 2. Only the lid margin morphological changes in terms of changes over time statistically significantly differences were not found between the 2 groups (p=0.034).Conclusions: Meibomian gland dysfunction is a treatable disease frequently encountered in the community. In our study, lid hygiene and medical treatment seem sufficient to control the disease alone, however when probing application is added to this therapy, treatment response was found to be earlier. Relief of the patients in a shorter time in this disease that requires long-term treatment, it is important in terms of improving patient motivation and compliance. Key Words:Obstructive Meibomian gland dysfunction, chronic posterior blepharitis, intraductal probing.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectGöz Hastalıklarıtr_TR
dc.subjectEye Diseasesen_US
dc.titleMeiboimus bez disfonksiyonuna bağlı kronik blefaritli hastalarda tedavi sonuçları
dc.title.alternativeTreatment outcomes in patients having obstructive meiboimus gland dysfunction with chronic blepharitis
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2021-10-12
dc.contributor.departmentGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
dc.identifier.yokid10030487
dc.publisher.instituteTıp Fakültesi
dc.publisher.universityÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid684807
dc.description.pages71
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

FilesSizeFormatView

There are no files associated with this item.

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess