Ultrasonografi (US) eşliğinde perkütan nefrostomi ve retroperitoneal kateter drenajı

Abstract

-61- ÖZET Son yıllarda diyagnostik radyolojide olan hızlı gelişmeler kliniğin gereksinimlerini karşılayabilmek için yeni alt dalların gelişimini zorunlu kılmıştır. Bu alt dallardan biri si olan girişimsel radyoloji diyagnostik radyoloji yöntemlerinin yol göstericiliğinde organizmaya tanı ve tedavi amacıy la yapılan uygulamalara denir. îlk kez 1955 de GOODWIN ve arkadaşları tarafından translomber aortografi anında yanlışlık la renal pelvisin ponksiyonu ile başarılan perkütan nefrosto- mi, son 10-15 yılda giderek yaygınlaşmış, genitoüriner sis temde birçok endikasyon alanı bulmuştur. Gelişmiş merkezlerde taş çıkarılmasına yönelik traktus oluşturulması, genitoüriner sistemde en sık uygulanan yöntemdir ve tüm endikasyonların %80*ini oluşturur. Bu girişimler, önceleri fluoroskopi eşli ğinde yapılmaktayken Ultrasonograf i gibi yeni bir görüntüleme yönteminin radyoloji pratiğine girmesinden sonra Ultrasonog raf i-Fluoroskopi kombinasyonu en çok tercih edilen kılavuz yöntem olmuştur. Deneyimin artmasıyla birlikte tek başına Ultrasonograf i eşliğinde yapılan girişimler giderek artmakta dır. Ultrasonograf i eşliğinde 18 olguda yapılan 22 girişimi mizin tümü başarılı oldu. 18 girişimde seldinger yöntemine göre pigteyl kateter, dört girişimde trokar-kanül yöntemine göre malekot kateter kullanıldı.-62- Sekiz girişim (%36.3) cerrahi endikasyonu ortadan kaldı rarak olgularda tedavi olanağı sağladı. 12 girişim (%54) te davi seyrini etkiledi. Son dönem ürosepsisi olan iki olgu(%9) girişimden yarar görmedi. Beş olguda geçici hematüri, iki ol guda kateter çıkması gibi komplikasyonlar gözlendi. Drenaj amacıyla yapılan girişimlerin fluoroskopi yerine Ultrasonograf i eşliğinde yapılması hasta ve uygulayıcı için daha rahat, daha pratik ve radyasyondan bağımsız olması nede niyle daha avantajlıdır. Spesifik ureteral manipülasyon plan lanan olgularda kılavuz yöntem olarak US-fluoroskopi kombi nasyonunun seçilmesi girişimin başarı oranını arttırır. Perkütan kateter drenajının cerrahi kateter drenajına göre daha az travmatik, daha ucuz ve daha hızlı olması, anes tezi gerektirmemesi avantajlarıdır. Sonuçlarımız perkütan ka teter drenajının piyonefroz, renal fonksiyon korunması, se- lektif renal fonksiyon saptanması, psoas absesi ve pararenal abse drenajı olgularında seçilmesi gereken drenaj yöntemi ol duğunu göstermektedir. Hastaların genel durumları ve enfeksi yon tablosu düzeltildikten sonra primer, etyolojik faktörün düzeltilmesine yönelik cerrahi girişim önerilebilir.