Türk bankacılık sektörü içerisinde kamu bankaları ve kamu bankalarında yeniden yapılandırma uygulamaları

Abstract

Ülkemizde kamu bankaları özellikle ekonomi içerisinde farklı sektörlere devlet tarafından kaynak aktarımının yapılması, ilgilendikleri sektörlerin sübvanse edilmesi ve ekonomiye destek vermeleri amacı ile kurulmuşlardır. Kamu bankaları zaman içerisinde hantal bir yapıya bürünmüş ve hızla gelişen bankacılık sektörü içerisinde daha az etkin olmuş, sektörü olumsuz olarak etkilemişlerdir. Aynı zamanda ekonomiye destek vermesi beklenen bu bankalar devlet için bir yük haline gelmiş, Kasım 2000 ve Şubat 2001 tarihlerinde yaşanan krizler akabinde bankacılık sektörünün düzenlenmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu düzenleme kapsamında kamu bankalarından bazıları tasfiye edilmiş, devredilmiş ve yeniden yapılandırılma kapsamına alınmışlardır. Bankacılık sektöründe başlatılan yeniden yapılandırma programı çerçevesinde kamu bankaları sektörde daha etkin hale gelmiş ve yapılan düzenlemeler ile birlikte ciddi manada bir finansal başarı göstermişlerdir. Bu çalışmada öncelikle kamu bankalarının 2001 yılında yaşanan kriz sonrasında hazırlanan 4603 Sayılı Kanun ve Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı'nın uygulanması neticesinde gösterdikleri olumlu gelişim değerlendilmiştir. Ayrıca 2008 yılında yaşanan Global Kriz sonrasında Türkiye'deki kamu bankalarının krizi en az hasarla atlattığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak kamu bankaları üzerinde uygulanan yeniden yapılandırma uygulamalarının amacına ulaştığı ve sektöre önemli ölçüde katkı sağladığı kanaatine varılmıştır.

Public banks in our country, especially founded for transfering resources to different sectors from government, subsidization of the sectors which they interested and to support the economy.Public banks have become inconvenient in time and have been less efficient in the rapidly developing banking sector and have adversely affected the sector. At the same time, these banks, which were expected to support the economy, became a burden for the state, and after the crises of November 2000 and February 2001, the regulation of the banking sector became inevitable. Under this regulation, some of the state banks were liquidated, transferred and had been included in the scope of restructuring.Within the framework of the restructuring program initiated in the banking sector, state banks have become more effective in the sector and have achieved a serious financial success with the arrangements made.In this study, primarily the positive development of the state banks as a result of the implementation of the Law No. 4603 and the Banking Sector Restructuring Program that prepared after the 2001 crisis was evaluated. Additionally, after the global crisis in 2008 it was determined that the public banks survived with the least damage. As a result, it has been concluded that the restructuring practices implemented on state-owned banks have achieved its purpose and contributed significantly to the sector.