Modifiye spring-aktif apareyinin ve modifiye spring-aktif aparey+dikey çenelik kombinasyonunun iskeletsel ve dentoalveoler yapılar üzerine olan etkilerinin incelenmesi

Abstract

ÖZET MODİFİYE SPRİNG-AKTİF APAREYİNİN VE MODİFİYE SPRİNG-AKTİF APAREY+DİKEY ÇENELİK KOMBİNASYONUNUN İSKELETSEL VE DENTOALVEOLER YAPILAR ÜZERİNE OLAN ETKİLERİNİN İNCELENMESİ Benan OĞUZ, Doktora Tezi Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ocak- 1999 Bu çalışma, içerdiği yaylar ve ağız dışı aparey ile mekanik kuvvet uygulayarak alt çenenin öne rotasyonunu sağlayan modifiye spring-aktif apareyi ile modifıye spring-aktif apareyi + dikey çenelik kombinasyonunun çene-yüz kemiklerinin büyüme ve gelişimleri ile dentoalveolar bölgeler üzerine etkilerinin incelenerek, karşılaştırılması amacı ile yapılmıştır. Araştırma kapsamına iskeletsel ve dişsel açık kapanışı bulunan, ön-arka yönde iskeletsel 1. veya 2. sınıf yapıya sahip 26 birey alınmıştır. Birinci grubu oluşturan ve kronolojik yaş ortalaması 11 yıl 11 ay olan 13 bireye modifiye spring-aktif apareyi, ikinci grubu oluşturan ve kronolojik yaş ortalaması 1 1 yıl 10 ay olan diğer 13 bireye ise modifiye spring-aktif apareyi+dikey çenelik kombinasyonu uygulanmıştır. Ağız içi apareyler, yaklaşık 400 gram kuvvet uygulayacak şekilde, günde 18 saat, dikey çenelik ise yaklaşık 400-500 gram kuvvet uygulayacak şekilde, 16 saat taşıttınlmıştır.6 aylık süren tedavi öncesi ve sonrası lateral sefalometrik filmler ve el-bilek filmleri alınmıştır. Her iki grupta tedavi süresince değişkenlerde meydana gelen değişimlerin önem kontrolü `Wilcoxon` testi yapılmıştır. Değişimlerin gruplar arası karşılaştırılmasında ise `Mann-Whitney U` testi kullanılmıştır. Araştırma süresince her iki gaıpta da alt çenenin aşağı-arkaya olan rotasyonunun öne-yukarı yöne kaydırıldığı, her iki aparey kombinasyonunun da açık kapanışın düzeltilmesinde ve overbite ilişkisinin sağlanmasında etkili olduğu tespit edilmiştir. Tedavi sonuçlarının gruplar arasında farklı olmadığı görülmüştür.Alt çene büyüme modelinin öne- yukarı yöne değiştirilmesinde, alt-üst arka dentoalveolar yapıda meydana gelen intrüzyon etkili olmuştur. Ayrıca her iki uygulama grubunda da ön yüz yüksekliğinde azalma olmuş ve bu azalma alt ön yüz yüksekliğinden kaynaklanmıştır. Her iki grupta da Gonial açıda artış meydana gelmiştir.Tedavi süresince açık kapanışın düzeltilmesinde, bir başka ifade ile overbite elde edilmesinde, alt-üst arka dişlerin intruzyonu sonucu alt çenenin öne-yukarı rotasyonu ile alt-üst ön dişlerin ekstrüzyonu ve retrüzyonu etkili olmuştur.

ABSTRACT AN INVESTIGATION OF THE EFFECT OF A MODIFIED SPRING- ACTIVATED APPLIANCE AND A COMBINATION OF THE MODIFIED SPRING ACTIVATED APPLIANCE AND A VERTICAL CHIN-CUP ON THE SKELETAL AND DENTOALVEOLER STRUCTURES Benan O?UZ, Ph. D. Thesis University of 1 9 Mayıs January- 1999 The aim of this study was to investigate the effects of modified spring-activated appliance, and a combination of the modified spring-activated appliance and a vertical chin- cup on the growth and development of the maxillary and mandibular skeletal and dentoalveolar structures. 26 patients who had whether Class I or Class II skeletal malocclusion and a skeletal and dentoalveolar anterior open-bite were selected for this study. 1 3 patients, with a mean age of 11 year 11 month were selected named as Group 1. The modified spring activated appliances were applied to the Group 1. Group 2 included 13 patients with a mean age of 1 1 year 10 months and the combination of the modified-spring appliance and vertical chin-cup was applied to this group. Intraoral appliances and vertical chin-cup were designed to generate 400 gr/perside force and were applied 1 8 hours and 1 6 hours in a day respectively. Lateral cephalometric and hand-wrist radiographs were taken at the onset of the treatment and after 6 months application of the both treatment technique in all patients. In each groups, the effects of the treatment technique was investigated using Wilcoxon statistical analysis. Mann-Whitney U analysis was also used to compare the effects of both treatment technique. The results of this study showed that the both technique had altered the rotation of mandibular growth from forward-downward to forward-upward and set up a positive overbite relation by reducing anterior open bite. There was no statistically significant difference between the groups. Alteration of the mandibular rotation from forward-downward to forward-upward was mainly resulted from the intmsion of the upper and lower buccal dentoalveolar structures. A reduction of the lower anterior facial height was also observed in both groups. Gonial angle increased in both groups.The elimination of the anterior open-bite was produced by the extrusion and retrusion of the upper and lower anterior teeth following the intrusion of the upper and lower buccal teeth during the active treatment time.