Doppler ultrasonografi ve sintigrafi parametrelerinin renal transplant hastalarının kısa ve uzun dönem izlemindeki önemi

Abstract

Doppler ultrasonografi (DUSG) ve Tc-99m-DTPA renal sintigrafi renal transplantasyonluhastaların takibinde kullanılan son derece yararlı ve invazif olmayan tanı araçlarıdır. DUSG ile ölçülenintrarenal arter (İRA) resistif index (Rİ) değerinin kısa ve uzun dönem greft sağkalımı açısındanprediktif değeri olduğu bilinmektedir. Tc-99m-DTPA'nın tranplantasyon sonrası erken dönemdegörülen akut allogreft komplikasyonlarının değerlenrilmesinde kullanımı ile ilgili birçok çalışmaolmasına karşın, DTPA parametrelerinin kısa ve uzun dönem greft sağkalımı açısından prediktifdeğerini araştıran hiçbir çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmayı transplantasyon sonrası ilk haftadayapılan Doppler USG and DTPA'nın kısa ve uzun dönem greft sağkalımı açısından prediktif değeriolup olmadığını saptamak amacıyla yaptık.Ortalama yaşları 13.61±3.99 (min-maks: 3,50-18.00) yıl, transplantasyon sonrası izlemsüreleri ortalama 41.66±30,37 (min-maks: 12-132) ay olan 70 (35 erkek, 35 kız) hastanın kayıtlarındanDoppler USG ve Tc-99m-DTPA sintigrafisi sonuçlarını elde ettik. Hastaların tümüne transplantasyonsonrası 3. ve 7. günde Tc-99m DTPA sintigrafisi ve DUSG yapıldı.Sistolik kan basıncı, nabız basıncının yüksek olması ve greft fonksiyonlarının düzelmesiningecikmesi artmış Rİ değeri için birer risk faktörüdürler (RI: p<0.05). Siklosporin ve takrolimus düzeyi,İnsan lökosit antijeni uyumu sayısı, transplantasyon sırasındaki alıcı ve verici yaşı, alıcı ve vericinincinsiyeti vücut kitle indeksi ile Rİ değerleri arasında herhangi bir ilişki saptamadık. Rİ değeri ≥ 0.7olan hastaların BUN ve kreatinin değerleri Rİ değeri <0.7 olan hastaların değerlerinden belirginyüksek bulundu. Hastaların Rİ değerleri ile 1. yıl ve son kontrollerindeki allograft fonksiyonlarıarasında ilişki saptanmadı. Üçüncü ve yedinci gün Tc-99m DTPA'da saptanan GFH'ı değerleri ilehastaların 1. yıl ve son kontrollerindeki allogreft fonksiyonları arasında anlamlı korelasyon tespitedildi. Üçüncü gündeki DTPA'da saptanan uptake değeri ile transplantasyon sonrası hastaların 1. yılve son kontrollerindeki allogreft fonksiyonları arasında ilişki anlamlı idi. Transplantasyon sonrasıizlem süreleri >2yıl olan hastaların sadece 3. günde saptanan DTPA uptake değeri ile sonkontrollerindeki allogreft fonksiyonları arasında anlamlı korelasyon saptandı.Sonuç olarak 3. ve 7. gün DTPA parametrelerinin kısa ve uzun dönem greft fonksiyonlarıaçısından prediktif değeri olabileceğini, ancak Rİ'in kısa ve uzun dönem greft fonksiyonları açısındanprediktif değeri olmadığını gösterdi. Buna karşın Rİ değeri DUSG'nin yapıldığı günlerdeki greftfonksiyonları ile uyumlu olduğundan hastaların izleminde kullanılabilir. Bu sonuçlar ışığında transplantasyon sonrası 1 hafta kadar bir sürede invazif olmayan bir yöntemle elde edilen birdeğerin uzun dönem greft fonksiyonları hakkında bize ipuçları sağlaması son dereceönemlidir. Çünkü hangi hastanın gidişatının nasıl olacağı konusunda öngörüdebulunabilmemiz; klinik gidişatının kötü olacağını düşündüğümüz hastaların takibinde dahadikatli olmamızı sağlayacaktır.

Doppler ultrasonography (DUSG) and Tc-99m-DTPA renal scintigraphy are useful,noninvasive diagnostic tools for the management and follow-up of the transplanted kidney. Themeasurement of intrarenal arterial resistance index (RI) by doppler ultrasound, has proven to reliablypredict short-term allograft function. Although there were more studies about utility of renalscintigraphy with 99mTc-DTPA in the evaluation of patients during the early posttransplantationperiod for acute renal graft complications, there was no any study about the predictive value of DTPAparameters for short and long-term allograft function. The current study was designed to assess thevalue of Doppler USG and DTPA performed during early period posttransplant period to predict shortand longterm renal allograft function in pediatric transplant patients.We retrospectively analysed 70 (35 male, 35 female) kidney transplant patients. The mean ageof patients was 13.61±3.99 (range: 3,50-18.00) years. The mean follow up time of patients was41.66±30,37 (range: 12-132) months. They underwent Tc-99m DTPA renal scintigraphy and dopplerultrasonography at 3rd and 7th posttransplant day. Resistive index (RI) values obtained by doppler USGwere not correlated with allograft function at 1 year and at last control. GFR obtained by Tc-99mDTPA at 3rd and 7th postransplant day was correlated with allograft function at 1 year and last control(p<0.05). Uptake at 3rd postransplant day was also correlated with allograft function at 1 year and lastcontrol. But there were no any correlation between the uptake at 7th posttransplant day and allograftfunction at 1 year and last control. In patients with at least 2 year follow-up after transplantation, onlyuptake at 3rd posttransplant day were correlated with allograft function at last control. Systolic bloodpressure, pulse pressure, delayed graft function are the risk factors for increased RI (p<0.05).Cyclosporin and tacrolimus level, number of human leukocyte antigen (HLA) mismatches,hyperlipidemia, donor and recepient ages, donor and recepient sex, body mass index were notcorrelated with RI. BUN and creatinine level of patients with RI ≥ 0.7 were higher than that of patientswith RI <0.7. Sodium level of patients with RI ≥ 0.7 were lower than that of patients with RI<0.7.Parameters obtained by Tc-99m-DTPA performed in the first week of postransplantation period hhave a predictive value for short and long-term outcomes of renal transplanted patients. Although Rİobtained by DUSG has no predictive value for short and long term allograft survival, because ofallograft functions are compatible with Rİ values, serial Rİ measurement can valuable in the follow upof renal transplant patients.