Alt yirmi yaş dişlerinin follikül ebatları ile epitel değişiklikleri arasındaki ilişki

Abstract

Oral ve Maksillofasiyal Cerrahi merkezlerinde en sık gerçekleştirilen işlemden biri gömülü alt yirmi yaş diş (GAYYD) çekimidir. Yirmiyaş dişlerinin (YYD) çekim endikasyonları tartışma yaratsa da, asemptomatik gömülü yirmi yaş diş (GYYD) çekimi hakkında hâla genel bir karar yoktur. Ancak, perikoronal patolojinin varlığı çekim için kabul edilen bir sebeptir. Önceki çalışmalar GYYD'leri perikoronal dokularını değerlendirmek için radyografik bulguları kullanmışlar ve perikoronal radyolusensinin 2.5mm'nin altında olduğu durumlarda patoloji olmadığını savunmuşlardır. Bu çalışmada, radyografik olarak normal ve normal olmayan dental follikül (DF) genişliğine sahip GAYYD'lerde kistik değişiklikler değerlendirilmiştir. Ayrıca kistik değişiklikler ile DF yüzey alanları, diş pozisyonları, hastaların yaş ve cinsiyetleri arasındaki ilişki de değerlendirilmiştir. Bu çalışma, yaş aralığı 16 ile 27 arasında değişen 215 hastanın, 250 DF'ü üzerinde yürütülmüştür. Perikoronal genişliği 2.5mm'nin altında olan ilk grupta, 166 DF'ün 73'ünde kistik değişiklik gözlenmiştir. Perikoronal genişliği 2.5mm ve üzerinde olan diğer grupta ise 84 DF'ün 66'sında kistik değişiklik gözlenmiştir. Kistik değişiklikler ve diş pozisyonları değerlendirildiğinde; distoangular ve vertikal pozisyondaki GAYYD'lerin DF'lerin de kistik değişiklik oranının daha fazla olduğu görülmüştür. Kistik değişiklik ve DF yüzey alanı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Ayrıca kistik değişiklik ve cinsiyet arasında da istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Sonuç olarak, kistik değişiklikler, klinik ve radyografik olarak asemptomatik olan GAYYD'lerde görülebilmektedir. Asemptomatik GAYYD'lerin tedavisini planlarken yaş ve diş pozisyonuna dikkat edilebilir, ayrıca çalışmamızda saptanmamış olsa da literatürdeki bilgiler doğrultusunda diş çekimi sonrası DF'ün kistik veya tümöral değişiklikler için histopatolojik olarak rutin incelenmesi gerekmektedir.

Removal of impacted mandibular third molars is a common procedure performed in oral surgery. Although indications for removal of third molars have generated much discussion in dentistry, there is still no general agreement about the need for surgical removal of asymptomatic fully impacted lower third molars (ILTM). However, presence of pericoronal pathosis is a generally accepted reason for their extraction. Previous studies have used radiographic findings to assess the pericoronal tissue of impacted third molars. It is suggested that pericoronal radiolucency of smaller than 2.5 mm. in width is nonpathologic.This study was performed to examine the cystic changes in radiographically normal and abnormal dental follicles (DF) associated with ILTM. Furthermore, the relation between the cystic changes and both the angular position, patients? ages and genders were examined. And also relation between the cystic changes and DF?s surface area were examined. This study involved 250 DF of 215 patients ranging 16 to 27. The pericoronol radiolucency of <2.5mm in width is first group. In this group 73 of the 166 specimens showed cystic changes. Other group which the pericoronal raduolucency is up to 2.5mm in width, 66 of the 84 specimens showed cystic changes. The relation between cystic changes and angular position was statistically significant. The higher probability of cystic changes was found in the vertically and distoangulary positioned ILTM. The relation between the cystic changes and DF?s surface area was not statistically significant. And also relation between the cystic changes and gender was not statistically significant, too. Cystic changes may be developed in both clinically and radiographically asymptomatic impacted third molars. Attention should be directed to age and angular position for the treatment planning of an asymptomatic ILTM and DFs of surgically removed impacted third molars should be submitted for histoopathologic examination in terms of cystic or tumoral changes.