Show simple item record

dc.contributor.advisorSarıbay, Mustafa Kemal
dc.contributor.authorDalgiç, Doğan
dc.date.accessioned2021-05-08T10:13:28Z
dc.date.available2021-05-08T10:13:28Z
dc.date.submitted2013
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/670868
dc.description.abstractBu çalışmada laktasyonun farklı dönemlerinde bulunan sütçü ineklerde meme başı derisinde şekillenen lezyonların çeşitliliğinin belirlenmesi ve bu lezyonların mastitis üzerindeki etkisinin ortaya konulması amaçlandı.Çalışmanın materyalini, süt sığırcılığı işletmelerinde ve halk elinde yetiştirilen makroskobik olarak meme başı derisinde lezyon bulunan laktasyon periyodundaki 30 adet Holstein ırkı inek oluşturdu. Çalışmadaki inekler sağım makinaları ile veya elle günde 2 defa sağılmaktaydı. İnekler bağlı sistem ahırlarda barındırılmaktaydı. Muayeneler öncesinde anamnez ve işletme kayıtlarının kontrolünde hayvanın yaşı ve kaçıncı laktasyonda olduğu, laktasyon dönemi, süt verimi, lezyonlu meme başının şekli ve hangi meme başında olduğu, meme başı uzunluğu, sağım şekli araştırıldı ve elde edilen veriler izleme formuna kaydedildi. Lezyonların fotoğrafları çekilerek arşiv oluşturuldu.Meme başı lezyonlarından bakteriyolojik ekim amacıyla sıvap ve süt örnekleri alındı. Bu işlemden sonra sütün nitel muayenesi için Kaliforniya Mastitis Testi (CMT) uygulandı. Laboratuvarda, süt örneklerinden ve meme örneklerinden bakteriyel etken izolasyonu amacıyla % 7 oranında koyun kanı içeren Kanlı Agar?a ekimler yapıldı.Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemi ile antibiyogram testi yapıldı.Çalışma amacıyla izole edilen Staphylococcal etkenlerin PZR ile teyidi amacıyla fenol/kloroform yöntemi ile DNA izolasyonu yapıldı.Meme başı lezyonlarının dağılımı travmatik yara (% 10), hiperkeratoz (% 10), ekzema (% 23.33), papillom (% 23.33) ve çatlak (% 33.33) oranlarında görüldü. Çalışmada meme başı lezyonlarının kısa meme başlarında, orta ve uzun meme başlarına oranla daha az rastlandığı görüldü ve aralarında istatistiksel olarak önemli bir fark (p<0.001) belirlendi. Meme başları silindirik, huni ve düz şeklinde sınıflandırıldı ve dağılımları sırasıyla % 53.3, 33.3 ve 13.3 (p<0.001), sütte bakteriyel üreme oranları ise sırasıyla % 75, 70 ve 50 olarak saptandı ve istatistiksel olarak bir farkın olmadığı (P >0.05) görüldü.Çalışmada mikrobiyolojik testler sonucunda meme lezyonlarının en fazla üreyen mikroorganizmanın Staphylococcus spp olduğu görüldü ve bunlarında büyük kısmının KNS olduğu belirlendi, ayrıca örneklerden Streptococcus spp? da izole ve identifiye edildi. Çalışmada hem CMT pozitif sütlere hem de CMT negatif sütlere uygulanan mikrobiyolojik testler sonucunda en fazla üreyen mikroorganizmanın KNS (% 60) olduğu belirlendi. Çalışmada lezyonlu meme başlarından alınan süt örneklerinde % 70 üreme tespit edildi. Çalışmada ön meme loblarında sütte üreme % 61.5, arka meme loblarında ise % 76.5 olarak belirlendi ve istatistiksel olarak bir farkın olmadığı (P >0.05) görüldüSunulan çalışmada meme başı lezyonlarından alınan sıvaplardan izole edilen suşların antibiyotik duyarlılıkları amoksisilin+klavulonik asit?e % 100, amoksisilin?e % 66.6, eritromisin?e % 66.6, oksitetrasiklin?e % 66.6, gentamisin?e % 66.6, enrofloksasin?e % 66.6 ve penisilin-G?ye % 66.6 düzeyinde belirlendi. Yapılan antibiyogram çalışmalarında sütten izole edilen etkenlerin antibiyogram duyarlılıklarının meme yaralarından izole edilen etkenlerle benzerlik gösterdiği tespit edildi.Sonuç olarak; süt sığırı işletmelerinde mastitisten korunmada, meme başı lezyonlarına gereken özenin gösterilmesi, bu lezyonların mastitise predispozisyon oluşturabileceği, mastitisten ve lezyonlardan korunmada memenin bazı yapısal özelliklerinin de dikkate alınması gerektiği kanısına varıldı.
dc.description.abstractIn this study, the different stages of lactation in dairy cows to determine the diversity of teat skin lesions, and these lesions are characterized aimed to present the effect on mastitis.The animal materials were 30 Holstein cows, which had lactation and macroscopic teat lesions, under dairy farm and local breeder conditions. The cows were milked with milking machine or hand two times a day, and reared at bonded to stable. After medical examination, it was searched from anamnesis and farm record that animal age, lactation number and period, milk yield, form of lesioned teat, length of teat, type of milking method. This knowledge was recorded to examination form and created an archive for lesions which was taken photographs. Samples of milk and swaps of lesioned teat were cultured to for isolation of bacteria. After this process the milk to California Mastitis test (CMT) qualitative examination was performed.In the laboratory, samples of milk and swaps of lesioned teat were cultured to 7 % sheep blood agar for isolation of bacteria. Antibiotic sensitivity test was performed by Kirby-Bauer disk diffusion method. DNA extractions of Staphylococcal isolate were made for PCR by phenol/chloroform. Rates of distribution of lesioned teat were cuts (10%), hyperkeratosis (10%), eczema (23.33%), papillomatous (23.33%) and chup (33.33%). The teat lesions were less identified at short teat type than medium and long teat types (P<0.001). The teats were classified as a cylindirical (53.3%), funnel (33.3%) and smooth (13.3%) (P<0.001). Rates of bacterial proliferation at milk samples were 75% in cylindirical teat type, 70% funnel teat type and 50% smooth teat type (P>0.05).According to microbiological test results, the most proliferate bacteria was Staphylococcusspp at lesioned teat and most of them was KNS. On the other hand, Streptococcusspp was also isolated and identified from same samples. It was determined that the most proliferate bacteria was KNS (60%) microbiologically tested both CMT positive and CMT negative. While bacteria proliferate was 61.5% in front mamma lobe, was 76.5% in rear mamma lobe (P>0.05). In this study, it was isolated bacteria type from swap of lesioned teat for antibiotic sensitivity that was 66.6% for amoksisilin, eritromisin, oksitetrasiklin, gentamisin, enrofloksasin and penisilin-G, and 100% for amoksisilin+klavulonikasit. Antibiotic sensitivity was shown as a similar for both milk sample bacteria and lesioned teat sample bacteria. As a result, it may take care to teat lesions, which was constituted predisposition to mastitis, in dairy cattle enterprises and also it should be taking into consideration of some teat traits for prevention from mastitis and teat lesions.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectVeteriner Hekimliğitr_TR
dc.subjectVeterinary Medicineen_US
dc.titleİneklerde meme başı derisinde şekillenen lezyonların dağılımı ve mastitis üzerine etkisi
dc.title.alternativeDistrubition of lesions occured in teat skin and their effects on mastitis in cows
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentDoğum ve Jinekoloji (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı
dc.subject.ytmCows
dc.subject.ytmBreast
dc.subject.ytmNipples
dc.subject.ytmBreast diseases
dc.subject.ytmSkin
dc.subject.ytmSkin diseases
dc.subject.ytmMastitis
dc.identifier.yokid10003115
dc.publisher.instituteSağlık Bilimleri Enstitüsü
dc.publisher.universityMUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid329859
dc.description.pages46
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess