dc.description.abstract | - 82 - ÖZET Klinik ön tanı olarak karaciğerde fokal lezyon düşünü len olgularda, lezyonun yerini, cinsini, büyüklüğünü, sayısı nı belirlemek için Anjiografi, Ultrasonograf i, Karaciğer sin- tigrafisi, Bilgisayarlı Tomografi gibi yöntemler tek tek veya birlikte kullanılmaktadır. Anjiografi nisbeten invaziv bir yöntem olması dolayısı ile yerini bir ölçüde non-invaziv yöntemlere bırakmıştır. Ultrasonograf i zararsız, non-invaziv bir yöntem olmakla bera ber obez hastalarda, gazlı hastalarda uygulama zorlukları ya ratmaktadır. Karaciğer sintigrafisi hazırlık gerektirmeyen, alınan radyasyon dozunun çok az olduğu, kullanılan radyof armasötiğin allerjik yan etkisinin olmadığı, karaciğerin perfüzyon ve fonksiyonu hakkında da bilgi veren genel doğruluk ve duyarlı lığı yüksek, non-invaziv bir yöntemdir. Bilgisayarlı tomografi, ilerleyen teknolojiye paralel olarak yüksek doğruluk, duyarlılık ve özgüllüğe ulaşan ileri bir inceleme yöntemidir. BT, karaciğerin dışında, ekstrahepatik organ ve olu şumları da inceleme olanağı sağlamaktadır. Bu yöntem de alı nan radyasyon dozu sintigrafiye göre daha fazladır. İnceleme de kullanılan kontrast maddeye bağlı allerjik reaksiyonlar- 83 - oluşabilmektedir. Ayrxca sintigraf iye göre pahalı bir yöntem dir. Çalışmamızda karaciğer fokal lezyonu düşünülen veya primer tümörü bilinip karaciğerde metastaz açısından rutin olarak taranan 70 olguda, hem karaciğer sintigraf isini hem de BT'yi uyguladık. Alınan sonuçları kesin tanı ile karşılaş tırarak, bu iki inceleme yönteminin birbirlerine olan üstün lüklerini ve tanıya olan katkılarını değerlendirdik. B.T.'de 3 olgumuza kontrast madde uygulamadık. 67 ol gumuzda (% 95.7) ise kontrast maddeyi i.v. olarak uyguladık. 2 olgumuzda kontrast öncesi, 3 olgumuzda ise kontrast sonrası lezyonlar daha iyi görülmüştür. Karaciğer sintigraf isinde 2 cm'den küçük lezyonların saptanma zorluğu, periferik lezyonların karaciğere mi yoksa ekstrahepatik oluşumlara mı ait olduğunu ayırma zorluğu, eks- trahepatik oluşumların yalancı (+) sonuç vermesi, çok değişik anatomik varyasyonlara bağlı hatalı sonuçların alınması gibi dezavantajları, ucuzluğu, uygulama kolaylığı, ön hazırlık is tememesi, kullanılan radyof armasötiğe bağlı allerjik yan etki oluşmaması, radyasyon dozunun azlığı gibi avantajları mevcut tur. Bilgisayarlı tomografinin 2 cm'den küçük lezyonların görülebilmesi, lezyonun cinsinin tayin edilebilmesi, ekstra hepatik lezyonların saptanabilmesi üstünlüklerinin yanısıra pahalı olması, radyasyon miktarının sintigrafiye göre daha fazla olması, kullanılan kontrast maddeye bağlı allerjik re aksiyon olabilmesi gibi dezavantajları mevcuttur. 70 olguluk çalışmamızda sintigrafide % 27.1, BT'de % 1.4 oranında şüpheli sonuç alınmıştır. 69 olguda kesin tanı yöntemleri ile kesin tanı konmuş, 1 olguda kesin tanıya varı lamamıştır.- 84 - Her iki inceleme yönteminde tanı konmuş 50 olgunun, kesin tanı sonuçlarına göre istatistiki değerlendirmesinde sintigrafide % 76, BT'de ise % 98 genel doğruluk oranı bulun muştur. Sintigraf inin duyarlılığı % 86.6, BT'nin ise % 96.7 bulunarak her iki yöntemin duyarlılıkları arasındaki uyumlu luk oranı istatistiksel olrak farklı ve anlamlı bulunmamış tır. Karaciğer sintigraf isinin özgüllüğü % 60, BT'nin ise % 100 bulunmuştur. Her iki yöntemin özgüllükleri arasında uyumluluk oranı, istatistiksel olarak anlamlı ve BT lehine bulunmuştur. Sonuç olarak karaciğer fokal lezyonlarını saptamada her iki yöntem de yüksek doğruluk ve duyarlılık oranı göster mektedir. Karaciğer sintigraf isinin karar veremediği olgularda, periferik olgularda, lezyonun cinsinin tayin edilemediği du rumlarda ileri inceleme yöntemi olarak BT'nin kullanılması uygundur. | |