Prolaktinoma ön tanılı olgularda BT bulgularının değerlendirilmesi
dc.contributor.advisor | Hatemi, Hasan Hüsrev | |
dc.contributor.author | Okbay, Necdet | |
dc.date.accessioned | 2021-05-08T08:25:57Z | |
dc.date.available | 2021-05-08T08:25:57Z | |
dc.date.submitted | 1988 | |
dc.date.issued | 2021-03-30 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/651203 | |
dc.description.abstract | ÖZET Bu çalışmamızda prolaktinoma düşünülen hastalarda BT ile adenom aranmasında gerekli şartları, elde edilen BT bulgularının yorumlanmasında gözönüne alınması gereken fak törleri î klinik ve laboratuar bulguları ile adenom insidan- sı arasındaki iiiskivi saDtamava nalıştık. Bu amanla oro- laktinoma ön tanılı 40 kadın hastada hioofizi BT ile ince- dik. 100no/ml»ve kadar olan nrolaktin vükselmelerinde adenom insidansmın nrolaktin düz evine naralel olarak arttığı nı ancak yüksek prolaktin düzeylerinde bu ilişkinin zayıfladığını saptadık. Buna karşılık yüksek prolaktin düzeyi gösteren olgularda makroadenom görme şansının orta derece de yükselime gösteren olgulara oranla arttığı sonucuna vardık. BT incelemesinde fokal hipodans alan bulunmasının mikroadenom için en değerli kriter olduğunu,.diğer bulguların tanıya önemli bir katkısının olmadığını, ancak fokal hipodans alanla birlikte görüldüğünde tanıyı destekler yönde anlam kazandığını gördük. Fokal hipodans alan yokluğun da, hipofiz yüksekliğinde artma, diyafragma sellada düzensizlik, sella tabanında erozyon ve infundibuler deviasyon gibi bulguların varyatif değişimlerden kesin ayırıcı tanısının BT ile yapılamaycağı kanısındayız. Mikroadenomların diğer hipodans lezyonlardan ayirimxnda bolus kontrast ve hipofizin erken ve geç dönemde olmak üzere iki defa taranmasını öneriyoruz. Sekonder amenore olgularının tamamında, galaktore62 olgularının ise üçte ikisinde adenom saptadık. Diğer klinik şikayetleri de gözden geçirdiğimizde sekonder amenore- nin en önemli klinik bulgu olduğu ve hiperprolaktimi ve se konder amenore birlikteliğinin prolaktinoma ön tanısına götürecek ana bulgular olduğu düşüncesine vardık. Sonuç olarak BT*nin prolaktinoma tanısında etkin bir yöntem olduğunu tekrar vurguluyoruz, ancak BT verileri çok dikkatli yorumlanmalı ve radyolojik olarak mikroadenom tanısını koyarken hastanın anamnezi ve klinik bulgularına gereken önem verilmelidir. | |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Radyoloji ve Nükleer Tıp | tr_TR |
dc.subject | Radiology and Nuclear Medicine | en_US |
dc.title | Prolaktinoma ön tanılı olgularda BT bulgularının değerlendirilmesi | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2021-03-30 | |
dc.contributor.department | Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı | |
dc.subject.ytm | Prolactinoma | |
dc.subject.ytm | Tomography-x ray-computed | |
dc.identifier.yokid | 4944 | |
dc.publisher.institute | Cerrahpaşa Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 4944 | |
dc.description.pages | 70 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |