Deneysel dalak yaralanmalarında parankimde Nd: YAG laser, enfraruj kontakt koagülatör, elektrokoter ve sütür ile hemostazin sağlanması ve doku iyileşmesinin karşılaştırılması

Abstract

- 53 - ÖZET Dalağın immünolojik rolü ve bakteriyel enfeksiyonla rı önlemedeki etkisinin anlaşılmasından sonra cerrahisinde konservatif tedavi yöntemleri uygulanmaya başlanılmıştır. Başlangıçta splenorafi ile başlayan konservatif teda vi daha ilerideki dönemlerde elektrokoter, enfraruj kontakt koagülatör, laser, doku yapıştırıcıları gibi hemostazda kul lanılan araçlar ile daha fazla sayıda uygulanma alanı bul muştur. çalışmamızda r atlarda dalağın 1/3 üst kısmında trans- vers düzlemde bir parçanın kesilmesi ile elde ettiğimiz ke sit düzeyine 20'şer ratlık gruplar halinde sütür, elektroko ter, enfraruj kontakt koagülatör ve non kontakt Nd:YAG laser ile hemostazı sağlayarak kesit yüzeyindeki yara iyileşmesi nin 3 ve 10. günlerdeki histopatolojik değişimlerini ince ledik. 4 grupta hemostaz uyguladığımız toplam 80 ratta post- operatif dönemde kanamaya bağlı mortalite gözlemedik. Nek- ropsi bulgusunda her 4 grupta intraperitoneal kanama bulgu su yok idi. Kesit yüzeyinde çoğunlukla ince barsaklarm, da ha a^ oranda mide ve kolonun yapışıklıklar oluşturduğu ve bunun sindirim sistemi pasajını etkilemediği gözlendi. Histopatolojik incelemelerde kesit yüzeyindeki yara iyileşmesinin üçüncü ve onuncu günlerde nonkontakt Nd:YAG laser grubunda en ileri evrede olduğu, sırası ile elektroko ter, sütür ve enfraruj kontakt koagülatör gruplarında daha geri bir dönemde oldukları tesbit edilmiştir. Yara iyileşmesinin daha hızlı seyrettiği nonkontakt Nd:YAG laser ile tamirin insanlardaki dalağı koruyucu işlem lerde de uygulanabileceği kanısına varılmıştır.