dc.description.abstract | 61 ÖZET Çeşitli malign yada non-malign hastalıklarda yapılan tedavilerden sonra, yeterli bir hematopoez sağlanması için uygulanan kemik iliği nakline hazırlık aşamasında, tüm vücut ışınlaması (TBI) önemli bir yer tutmaktadır. Son yıllarda ulaşılan tıbbi ve teknolojik düzeye rağmen, kemik iliği nakli sonucu ortaya çıkan komplikasyonlar önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bunların meydana gelmesinde TBI'nin de önemli bir payı olup, interstisyel pnömoni (İP), venooklüzif hastalık (VOD) gibi ölümcül komplikasyonlardan özellikle sorumlu tutulmaktadır. Bu tür komplikasyonların azaltılması için, TBI sırasında akciğer koruması, fraksiyonasyon veya doz debisinin düşürülmesi gibi yöntemler denenmektedir. Bu çalışmada, 1986-1989 yıllan içerisinde, Paris Tenon Hastanesi Radyoterapi Servisi'ne, TBI uygulanması için başvuran 157 olgu, kullanılan enstantane doz debisine göre, düşük (LDR) ve yüksek (HDR) olmak üzere, monofraksiyone (IF) TBI yönteminde (1x10 Gy, 6 vs 15 cGy/min) ve fraksiyone (6F) TBI yönteminde (6x2 Gy/3 gün, 3 vs 6 cGy/min), randomize edilmişlerdir. Böylece, 57 olguya monofraksiyone TBI (28 LDR ve 29 HDR), 100 olguya da fraksiyone TBI (49 LDR ve 51 HDR) uygulanmıştır. Tüm ölüm nedenlerine bağlı 3-yıllık yaşam olasılığı tüm olgularda % 51.2, LDR grubunda (1F+6F) % 50.4, HDR grubunda (1F+6F) % 55.6; monofraksiyone TBI olgularında (LDR+HDR) % 55.8, fraksiyone TBI olgularında (LDR+HDR) % 49.7 olarak saptanmış ve hiçbir grup arasında yaşam olasılığı açısından anlamlı bir fark bulunamamıştır (p > 0.05, logrank testi). Sadece hastalığa bağlı ölümler dikkate alındığında, 3-yıllık yaşam olasılığı, tüm olgularda % 69.7, LDR grubunda (1F+6F) % 68.3, HDR grubunda (1F+6F) % 71.8, monofraksiyone TBI olgularında62 (LDR+HDR) % 76.1, fraksiyone TBI olgularında (LDR+HDR) % 66.8 olarak saptanmış ve yine hiçbir grup arasında, yaşam olasılığı açısından anlamlı bir fark bulunamamıştır (p > 0.05, logrank testi). Allogeneik kemik iliği nakli uygulanan 71 olgudan, 40LDR olgusunun 17'sinde (% 42), 31 HDR olgusunun 19'unda (% 61), akut GvHD (graft- vs-host disease) gözlenmiştir. İki grup arasında, GvHD insidensi açısından anlamlı bir fark yoktur (p > 0.05). GvHD görülen 36 olgunun 4'ü, GvHD nedeniyle kaybedilmiştir (% 11, 2 LDR - 2 HDR). İP dahil, tüm komplikasyonlar dikkate alındığında, gerek LDR ve HDR, gerek monofraksiyone ve fraksiyone TBI grupları arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır. İP insidensi, LDR grubunda % 27, HDR grubunda % 34, monofraksiyone TBI uygulanan olgularda % 33, fraksiyone TBI uygulanan olgularda da % 29 olarak saptanmıştır. İP gözlenen 48 olgudan 12'si (% 25, 5 LDR - 7 HDR, p > 0.05), VOD gözlenen 9 olgudan 2'si (1 LDR, 1 HDR) kaybedilmiştir. Bu çalışmada, ne enstantane doz debisi üzerinde yapılan değişiklerle, ne de fraksiyonasyon yapılıp yapılmamasıyla, gerek yaşam olasılığı, gerekse komplikasyonlar açısından, anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. | |