Predializ dönem ve renal replasman tedavisindeki kronik renal yetersizlikli hastalarda tiroid hormon düzeylerinin değerlendirilmesi

Abstract

ÖZET Bu çalışmada Predializ dönem ve Renal Replasman tedavisindeki Kronik Böbrek Yetersizlikli hastaların serum tiroid hormon düzeyleri araştırılmıştır. Bu amaçla Predializ dönem Kronik Böbrek Yetersizlikli 15 hasta, Hemodializ te davisindeki 26 hasta, Kronik Ambulatuvar Periton Dializindeki (CAPD) 5 hasta ve Renal Transplantasyona 10 hasta çalışmaya alınmış ve sonuçlar 22 kişiden oluşan sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırılmıştır. Serum ortalama T3 ve ortalama T4 değerlerinin, ortalama üre değerleri ile ters orantı göstermesi saptanan en önemli bulgudur. Hemodializ grubu (T3: 0.96±0.04 ng/ml) (p=0.0329) ve CAPD grubu (T3: 1.44 ± 0.05 ng/ml) (p<0.05) hastalarda gruplararası karşılaştırmada anlamlı düşük bulunan ortalama T3 değerleri ve Predializ grupta(T4: 5.90 ± 0.76 mikrogram / di) (p = 0.0092) an lamlı düşük bulunan ortalama T4 değerleri çarpıcı özelliktedir. Gerek He modializ, CAPD hastalarında gerekse Predializ dönem hastalarında düşük ola rak bulunan tiroid hormon düzeylerine karşılık ortalama TSH düzeyleri tüm gruplarda normal sınırlar içindedir. Renal Transplantasyon sonrası T3 (1.27±0.05ng/ml) ve T4 (8.85 ± 0.66 mikrogram / di) ortalama değerleri normal sınırlarda bulunmuştur. Böbrek fonksiyonları bozulan hastalarda tespit edilen serum tiroid hormon seviyelerindeki düşüklük, nitrojen, metabolizması göz önüne alınarak, katabolik hızın korunmasını hedefleyen fizyolojik bir mekanizma gibi gözükmektedir. Predializ dönemde ve Renal Replasman tedavisi sırasında gelişen tiroid fonksiyon bozukluklarının nedenlerinin Hipofizde serum tiroid hormon düzeylerine cevap kusuru, hormon sekresyonu, hormonogenez veya herikisinde tiroid içi defekt, periferde T4 ün T3 e dönüşümünde metabolik bozukluk olduğu düşünülmektedir. Sonuç olarak, Kronik Renal Yetersizlikli hastalarda Hipotalamus, Hipofiz ve Tiroid bezine ait hastalıklar böbrek fonksiyonlarını olumsuz yönde et kileyebilir. Bu hastalar klinik ve laboratuvar olarak Hipotiroidiye benzer bir tablo gösterdiklerinden Hipotiroidi ile ayırıcı tanılarının yapılması önem kazanır. Bu nedenle Kronik Renal Yetersizlikli hastalarda endokrin sistemin önemli bir bölümünü oluşturan tiroid fonksiyonlarının değerlendirilmesi önemli gözükmektedir. 24