Show simple item record

dc.contributor.advisorSarıköse, Barış
dc.contributor.authorZghalei, Huda Abubaker
dc.date.accessioned2021-05-08T08:16:03Z
dc.date.available2021-05-08T08:16:03Z
dc.date.submitted2019
dc.date.issued2020-11-19
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/645672
dc.description.abstractTrablusgarp halkının şehre savaş açmış olan ve burayı işgal etmek isteyen Aziz John Şövalyeleri ordusuna karşı koyabilmek için Osmanlılardan yardım istemesiyle birlikte Libya, 1551 yılında tarihçilerin ortak ifadesiyle Birinci Osmanlı Dönemi'ne girmiştir. Osmanlı'nın bölgedeki birinci hakimiyeti dönemi yaklaşık iki yüzyıl sürmüş ve 1711'de sona ermiştir. Hakimiyetleri boyunca Osmanlılar, devletlerinin bütün kurumlarıyla ilgilenmiş, mimari yapılar ve camilerin yanı sıra cami, medrese ve hastaneleri içine alan vakıf binaları inşa etmişlerdir. Tarihçi ve eleştirmenler Osmanlı'nın bölgedeki hakimiyetinin boyutu ve Kuzey Afrika üzerindeki ekonomik, toplumsal, eğitimsel ve mimari kültür sahalarındaki etkisinin niteliği konusunda farklı düşüncelere sahiptir. Bu bağlamda, Trablusgarp'taki vakıf binalarını belgelendirme ve niteliklerini inceleme yoluyla akıllarda yer eden sorulara cevap vermenin önemli olduğunu düşünmekteyiz. Çalışmamızda da Osmanlı idaresinin araştırma konusu olan Trablusgarp şehrinin idaresinde oynadığı rolü ve şehirde bıraktığı etkiyi ele alacağız.Osmanlı'nın Trablusgarp'taki ilk camilerinin teknik standartlarına dair temel özellikleri bilmemizi sağlayacaktır. Söz konusu yapılarda zaman içerisinde bir takım restorasyon ve genişletme çalışmaları yapılmıştır. Dargut Camii ve Şaibu'l Ayn Camii gibi büyük camilerde bu tür çalışmalar yapılmış olup, namazgahlarında düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Bu camilerde uzun sütunlar, İslam mimarisinin tacı olan yuvarlak sonlu yapılar kullanılmıştır. Ayrıca camilerin çoğunda su şebekeleri ve tuvaletler inşa edilmiş, bunların bazıları silindirik yapıda tasarlanmıştır. Burada üzerinde durulması gereken bir nokta, Osmanlı ekolünün Trablusgarp şehrinin yeni çehresi ve Osmanlı Döneminde inşa edilen camileri üzerinde gözle görülür bir etkisinin olmasıdır. Bu dönemde yeni inşa edilen yapıların yanı sıra eski ve tarihi birçok yapı da restore edilmiştir. Aynı şekilde çatı sistemlerinde eşit kubbeler kullanılarak yerel malzemelerden etkilenildiği de görülmektedir. Bu yapı modelinde camilerin minareleri, yerleşim yerlerine yakın bölgelerde çok yüksek olmamakta, böylece müezzinin sesinin anlaşılır olması sağlanmaktadır.Osmanlı Devleti'nin resmi akidesini takip eden cami ve medreseler gibi dini kurumlar tesis edilmiş, bu kurumlar da şehirlerin düzen ve idare işinde rol almıştır. Söz konusu kurumlarda görev alan imamların Hanefi olması şartı aranmaktadır. Cami imamlığı görevini iki kişi üstlenmekte, bir kişi beş vakit namaz için imamlık yaparken, diğeri ise Cuma namazında imamlık yapmaktadır. Genellikle de öğrencilerin idare ettiği bir takım medreseler bulunmaktadır. Türk idareciler bu yeni ve modern medreseleri Hanefi mezhebini yaymak için kullanmış, buralardaki eğitim için İstanbul ve Mısır'dan getirdikleri Hanefi hocalarından yararlanmışlardır.Vakıfların etkisi, öne sürdükleri şartlarda kendisini açık bir şekilde göstermektedir. Vakıflar eğitim süreçlerine yahut diğer bir ifadeyle eğitim yöntemlerine ve eğitim kadrosunda bulunması gereken şartlara, yine idari ve mali yönetmeliklere müdahale etmektedir. Aynı şekilde bu kurumların Osmanlı idare sistemindeki (kadılık, müftülük, hatiplik, imamlık, katiplik, müderrislik gibi) siyaset, eğitim, din ve yargı görevlerinin çerçevesini çizme sorumluluğu bulunmaktadır. Türk idareciler ayrıca, büyük ilim adamlarını hatiplik, imamlık ve müderrislik gibi bu kurumlarla ilişkili önemli noktalara atama konusunda son derece hassastır.Osmanlı Döneminde mimarinin Ortaçağ'da hakim olan tekniklerden farklı dekorasyon tekniklerini esas aldığı dikkat çekmektedir. Böylece işlemeler ve mermer nakışlar büyük oranda bu dönemde Avrupa'da hakim olan tekniklerin etkisi altında kalmıştır. Çalışmada bahsi geçen dönemde Osmanlı'nın doğrudan ancak sınırlı olan etkisinin işaretleri göz önüne çıkarılmakta, Türklerin kimliklerini ispat etmek için (merkezi kubbe, silindirik ya da sekizgen minare, mermer minare gibi) ırk ve aidiyet temelli bazı mimari tarzları benimsediği ortaya koyulmaktadır. Bu tutumun amacı ise hakimiyeti elinde bulunduran Türklerin üstünlüğünü vurgulamaktır. Bu hususta Hanefi mezhebini kabul etmiş olmaları ve kendi camilerinde namaz kılmaları yardımcı bir unsur olmuştur. Nitekim mimari ve sanat bu bağlamda siyasi otoritenin hizmetinde kullanılmıştır. Böylece bölgedeki devasa mimari kazanımlar, Türk üstünlüğüne vurgu yapan bir işaret taşı niteliği taşımaktadır.
dc.description.abstractIn the year 1551 AD, after the people of Libya appealed to the Ottoman sultan, as a successor to the Muslims, Sinan Pasha and Darghout Pasha attended Tripoli. They were subject to a one-week siege and ended with the fall of the city. In (1551) Libya entered a new era which historians agreed to call it the First Ottoman Era, which ends in (1711) when Ahmed Pasha assumed the title of Manli Libya. Since that the Ottomans took care of the institutions of their state in all respects and established the buildings and mosques and established the buildings of the endowments, which were numerous in mosques, schools, hospitals and other, such as Darghut Pasha Mousque, Shu'ayb Al-Ain Mosque, Murad Aga Mosque, Osman Pasha school and some zawaias such as Qadiriyah Zawaia, Sheikh Mohammed al-Fassi Zawia and Sheikh Atiya al-Falah Zawia.Islamic endowments have a great role in providing the humanitarian and social aspect to serve the individual, society and nation such as hospitals, orphans and patientsdrilling wells and building mosques, schools, scientific institutes and others. In addition to the great role of waqf in which the Islamic civilization served economically and socially, it also had a very important military role in that of helping the money, arms and men in the times of need consedring in the horses, swords and arrows used as tools of jihad against the fighters. The naming of the imams in the Ottoman Empire was associated with the spread of Hanafi doctrine at the expense of the Maliki doctrine which was followed in these countries for centuries. This led to the establishment of religious institutions following the official doctrine of the Ottoman authority from mosques, mosques and schools, waqf depended on the organization and management of cities. It is required that the Imam Hanafi. The imam of the mosque arranges two imams: one imam of the five prayers and another one for Friday prayers and chastity, there are usually major schools in student-run schools and Turkish rulers use these modern or renovated schools to spread Hanafi doctrine. They were appointed to teach there the elders of the Hanafi brought them from Istanbul and from Egypt. These institutions have the task of shaping the frameworks that occupy the various political, educational, religious and judicial functions of the Ottoman administration (such as judges, muftis, preachers, imams, apostates, writers and teachers). The Ottoman rulers are keen to appoint senior scientists in the important plans associated with these institutions, namely, public speaking, imamate and teaching. This indicates that the Ottoman Turks were very keen to separate their mosques from the people's mosques and thus show their superiority and prove that they are the owners of power and you have the right to preference. The minaret is one of the most important elements that characterize Ottoman mosques in the country. The influence of the center, in addition to the form of the minaret, in some details or partial elements, which are prominent mainly in the official buildings, especially the religious buildings prepared for the Ottoman society that ruled the country. These new elements emerged in the first stage in the formation of mosques and the allocation of prayers for the old Turkish society. The new rulers controlled the country on some mosques and mosques turning it into a Hanafi doctrine, some reforms and modifications related to the practice of the rituals were introduced in accordance with the new doctrine including the replacement of the marble wooden pulpit and the establishment of a forum for foreign or Turkish muezzins. All mosques in Hanafi schools are characterized by gilded minarets.Architecture in the Ottoman Era was characterized by the adoption of decorative arts that differed from the arts that prevailed during the Middle Ages, the study of the features of this period shows the limited direct Ottoman influences some forms of architecture were adopted by Turks, Turks on the basis of ethnicity or belonging as elements of their identity (the central dome, minaret or octagonal minaret, marble lighthouse, forum, (tholoth) type of writing, public witness). The objective is to emphasize the superiority of the sovereign Turkish element helped them to follow the Hanafi doctrine and prayer in their mosques, and they have some elements that distinguish them from the mosques of the people of al-Maliki to the school. This study reflects the employment of architecture and art by political power. The great architectural achievements of the country bear a message confirming the superiority of the Turk.en_US
dc.languageEnglish
dc.language.isoen
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectSanat Tarihitr_TR
dc.subjectArt Historyen_US
dc.subjectTarihtr_TR
dc.subjectHistoryen_US
dc.titleThe waqf buildings in Triboli (1551-1711)
dc.title.alternativeTrablusgarb'ta vakıf binaları (1551-1711)
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2020-11-19
dc.contributor.departmentTarih Ana Bilim Dalı
dc.subject.ytmArchitectural history
dc.subject.ytmLibya-Tripoli
dc.subject.ytmFoundations
dc.subject.ytmBuildings
dc.subject.ytmArchitectural characteristics
dc.subject.ytmArchitectural structure
dc.subject.ytmOttoman Period
dc.subject.ytmOttoman State
dc.subject.ytmOttoman history
dc.identifier.yokid10265554
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universityKARABÜK ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid563414
dc.description.pages144
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess