An existential approach to Virginia Woolf`s Mrs. Dalloway and Albert Camus` the stranger and their film adaptations

Abstract

Virginia Woolf ve Albert Camus 20. Yüzyılın önemli iki yazarıdır. Her ikisi de modern çağda, modern insanın mücadelesi üzerine yazmıştır. Temelde varoluşçu yazarlar etiketi altında anılmasalar da, eserleri varoluşçu felsefenin özelliklerini taşımaktadır. Bu tez farklı bölgelerde geçse de, aynı yüzyılın aynı acılarına sahip bireylerini anlatarak, Virginia Woolf'un Mrs. Dalloway'i ve Albert Camus'nün The Stranger adlı eserleri arsındaki benzerlikleri ve farklılıkları analiz etmektedir. Bu iki roman hayat yolculuklarında, yalnızca anlamsız yaşamları için değil aynı zamanda ölümün acımasız yüzüyle karşı karşıya kaldıkları için acı çeken iki insanın portresini çizer. Ve ölümün kaçınılmazlığı onları çaresiz bıraktığı içindir çektikleri acının sebebi.Bu tez insanoğlunun ölümle burun buruna geldiğinde nasıl hissettiğini dikkatli bir şekilde incelemeyi amaçlamaktadır. İnsanların ölüm korkusu yüzünden nasıl kendilerini dışarıya kapattıklarını ve içsel yolculuklarında nasıl yabancılaştıkları bu tezin önemli bir konusudur. Herkes kadar normal görünen bazı insanlar vardır, fakat içlerinde çok derinlerde kimlik, anlamsızlık ve yabancılaşma çatışmaları yaşarlar, tıpkı herkes gibi. Hayat akıp geçmektedir ve çok hızlıdır, bu yüzden insan geçmişle ilgili pişmanlıklar yaşar. Bu yüzden bu tez aslında, ölüm karşısında hayatın anlamını ararken her bir modern insanın yaşadığı acıyı, içsel çatışmaları, ve kimlik mücadelelerini anlatmaktadır. Birey cevap olarak saçmalığı, hayatın anlamsızlığını bulunca, bunalıma girer. Sonuç olarak bir bireyin bütün içsel çatışmaları bu tezde dikkatlice incelenmektedir.Anahtar Kelimeler: Karamsarlık, Melankoli, Yalnızlaşma, Ölüm, Depresyon, Modernizm

Virginia Woolf and Albert Camus are two successful writers of the 20th century. They have both have written in modern age explaining the struggle of the modern individual. Although they are not essentially existentialist writers, their works have the characteristics of the existential philosophy. This thesis analyses the similarities and differences between the two works: Mrs. Dalloway by Virginia Woolf and The Stranger by Albert Camus which take place in different regions, but they describe similar pains of the individuals of the same century. These two novels draw a portrait of two people who are suffering in their life journey, they suffer not only for their meaningless lives, but also for they come face to face with the brutality of death. The reason of their pain is that the inevitabiliy of death leaves them helpless. This thesis aims to scrutinize how human being feels when he comes close to death. How people close themselves to the outside and they become as outsiders in their inner journey because of their fear of death, these are important issues of this thesis. There are some people, who seem normal just like everyone else, however deep down inside they are not normal but living the conflicts of identity, meaning and alienation, just like everybody else. Life flows, and it is very fast, so the human being experiences the remorse about the past. Thus this thesis is actually describing the pain, the inner conflicts, the identity struggles every other modern individual goes through in search for meaning in the face of death. When the individual finds the absurdity; meaninglessness of life, as an answer, he is frustrated. All in all, the whole conflict of an individual is scrutinized through this thesis.Key Words: Pessimism, Melancholy, Isolation, Death, Depression, Modernism