Türkiye`nin orta ve uzun vadede stratejik öncelikleri: Balkanlar

Abstract

Balkanlar, tarih boyunca büyük güçlerin hâkimiyet için mücadele ettiği bir bölge olarak, farklı dinleri, dilleri ve kültürleri barındıran yapısıyla, imparatorlukların mirasını taşımaktadır. Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle başlayan dönüşüm henüz sona ermemiştir. Bu sebeple Balkanlar'da yeni gelişmelerin meydana gelmesi muhtemeldir. Ortaya çıkan devletlerin kendi içyapılarında karşılaştıkları sorunların yanı sıra komşularıyla sorunlu ilişkiler sürdürmeleri bölgeyi hassas kılmaktadır. Bu ortamda, Türk Dış Politikası ortaya çıkacak yeni fırsatlar ve risklerle karşılaşmaya hazır olmalı, bölgede meydana gelen gelişmeler üzerinde şekillendirici bir etki yapmalıdır. Bu çalışmanın amacı, tarihi bir perspektiften konuya yaklaşarak, Türkiye için bölgeye yönelik stratejiler geliştirmektir.

Throughout history, the Balkans has been a region hosting different faiths, languages and cultures but also an area of struggle between the great powers for domination and possessed the legacies of empires. The transformation that began by the end of the Cold War has not finished yet. Fort that reason, it?s probable that new developments occur in the Balkans. The newly emerged states face internal problems and also developed problematic relations with their neighbours, a fact which makes the region more sensitive. In this environment, Turkish foreign policy should be ready to face the new challenges and also opportunities which may arise and should have a shaping influence on the developments. The main aim of this study is to develop regional strategies for Turkey by approaching the topic from a historical perspective.