İntrakranyal arterlerde konjenital varyasyon ve anomalilerin sıklığı ve intrakranyal anevrizmalar ile birlikteliği
dc.contributor.advisor | Fırat, M. Murat | |
dc.contributor.author | Aktürk, Yeliz | |
dc.date.accessioned | 2021-05-07T12:16:27Z | |
dc.date.available | 2021-05-07T12:16:27Z | |
dc.date.submitted | 2009 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/619752 | |
dc.description.abstract | İntrakranyal vasküler yapıların gelişiminde pek çok embriyolojik basamak bulunur ve konjenital varyasyonları ve anomalileri sık görülür. Serebrovasküler görüntüleme çalışmalarının doğru yorumlanması için bu anomali ve varyasyonların görülme sıklıklarının, lokalizasyonlarının ve eşlik edebilecek patolojilerin ayırdedilebilmesi gereklidir. Akım hemodinamiği, intrakranyal sakküler anevrizmaların oluşumunda önemli etkilere sahiptir. İntrakranyal vasküler yapıların konjenital anomalilerinde hemodinamik strese bağlı anevrizma gelişim insidansı artmaktadır. Anevrizmaların patogenezinde yer alan hemodinamik faktörler hakkında bilgi sahibi olmak için varyasyonlar ve anevrizmaların yeri arasındaki ilişkiyi incelemek gerekir. Çalışmamızda; kliniğimizde 2004-2009 yılları arasında yapılmış olan serebral anjiogramları retrospektif olarak değerlendirerek, konjenital varyasyon ve anomalilerin sıklığını ve intrakranyal anevrizmalar ile birlikteliğini araştırmayı hedefledik. İntrakranyal arterlerde en sık görülen varyasyonlar anterior serebral arter A1 segmentinin hipoplazisi-agenezisi idi (%25.9). Bunu %17.5 görülme oranıyla posterior komünikan arterde infundibular dilatasyon, %15.7 görülme oranıyla fetal orijinli posterior serebral arter izledi. Saptanan diğer varyasyon-anomaliler sırasıyla çift süperior serebellar arter, orta serebral arterin trifürkasyonu, azigos anterior serebral arter, bihemisferik anterior serebral arter, posterior serebral arterin infundibular dilatasyonu, baziler arter fenestrasyonu, süperior serebellar arter ile posterior serebral arterin tek trunkus ile orijin alması, vertebral arterin posterior inferior serebellar arterle sonlanması ve persistan trigeminal arter varlığı idi. A1 hipoplazisi-agenezisi izlenen olgularda anevrizma görülme oranı %22.5, orta serebral arterde trifürkasyon varyasyonu olan olgularda anevrizma görülme oranı %18.2 idi. Bu oranlar varyasyon göstermeyen olgular ile karşılaştırıldığında, varyasyonlu olgularda anevrizma görülme sıklığının arttığını düşündürmektedir. | |
dc.description.abstract | There exists many embryological steps during the development of intracranial vascular structures. Therefore, the congenital variations and anomalies of these structures are often encountered. For a proper evaluation of cerebrovascular imaging studies it is essential to know the frequencies of these anomalies and variations, their locations and the possible accompanying patologies should be distinguished. Flow haemodynamics take an important part in the formation of intracranial saccular aneurysms. The incidence of aneurysm formation increases in congenital anomalies of intracranial vascular structures. It is necessary to explore the relationship between variations and aneurysms in order to understand the haemodynamic factors which take place in the pathogenesis of aneurysms. We aimed to analyse the frequency of congenital variations and anomalies and their association with intracranial aneurysms by evaluating the cerebral angiographic images obtained between 2004 and 2009 in our clinic. The most common variation in intracranial arteries was the agenesis or hypoplasia of the A1 segment of anterior cerebral artery. This was followed infundibular dilatation of posterior communicating artery and fetal type posterior communicating artery, 17,5% and 15,7% respectively. The other variations diagnosed were double superior cerebellar artery, trifurcation of middle cerebral artery, azygos anterior cerebral artery, bihemispheric anterior cerebral artery, infundibular dilatation of posterior communicating artery, fenestration of basilar artery, the origin of superior cerebellar artery and the posterior cerebral artery as one trunk, the ending of vertebral artery into posterior inferior cerebellar artery and persistent trigeminal artery. The incidence of aneurysm was 22,5% in patients who had A1 hypoplasia-agenesia and 18,2% in patients who had trifurcation of middle cerebral artery. These ratios lead us to think that the incidence of aneurysms increases in cases which have variations when compared to those which have not. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Radyoloji ve Nükleer Tıp | tr_TR |
dc.subject | Radiology and Nuclear Medicine | en_US |
dc.title | İntrakranyal arterlerde konjenital varyasyon ve anomalilerin sıklığı ve intrakranyal anevrizmalar ile birlikteliği | |
dc.title.alternative | The frequency of congenital variations and anomalies in intrakranial arteries and their coexistince with intracranial aneurysms | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Radyoloji Ana Bilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 355022 | |
dc.publisher.institute | Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 247951 | |
dc.description.pages | 74 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |