dc.description.abstract | Göz hastalıklarının cerrahi tedavisinde operasyon bölgesinde oluşan kanama, cerrahiyi zaman ve başarı açısından zorlaştırmaktadır. Hemostaz insan bedeninde gereken yerde ve gereken miktarda fibrin oluşumunu sağlayan süreçtir. Hemostatik mekanizmalar, damar duvarındaki yaralanmanın ardından aktive olarak kan kaybını önlerler. Cerrahi sırasında kanayan vasküler alanlara yapılan mudahalelerle koagülasyon sağlanmaya çalışılır. Hemostaz oluşturulan bölgedeki iyileşmenin fizyoljik iyileşmeye yakın olması istenir.Günümüzde kanamalı göz cerrahisinde kullanılan elektrokoterin operasyon yapılan alanda yaptığı nekroz, ülser ve fibrovasküler doku oluşumu bu cerrahilerde dezavantaj oluşturmaktadir. Elektrokoter kullanımının bazı yan etki ve dezavantajlarının olması araştırmacıları yeni tedavi metodları aramaya yöneltmiştir.Kanamalı göz cerrahilerinde elektrokoter kullanmadan oluşturulabilecek hemostaz ile daha yüz güldürücü sonuçların alınabildiği gösterilmiştir.Ankaferd BloodStopper® (ABS) folklorik olarak geleneksel Türk hekimliğinde hemostatik ajan olarak kullanılmış bir bitkisel ekstraktır. İçeriğindeki bitkilerin tümü tek başına endotelyum, kan hücreleri, damar oluşumu (angiogenesis), hücresel üreme, vasküler dinamikler ve mediatörler üzerinde etkilidir.Bu çalışmada kanamalı tavşanlarda AKD'nin invivo hemostatik etkinliği tavşan konjonktivası, sklerası ve göz kapağı modellerinde araştırıldı.Her modele serum fizyolojik (SF), Ankaferd Kan Durdurucu (AKD) ve Elektrokoter (EK) olmak üzere 3 farklı uygulama yapıldı. Yaptığımız çalışmada bu 3 grubu kanama zamanları ve yara iyileşmeleri açısından karşılaştırdık. Konjonktiva ve sklera modellerinde kanama zamanı açısından AKD grubu SF grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı daha kısa kanama zamanına sahip olduğu bulunmuştur (p= 0,000). EK grubu ise her iki gruba göre (serum fizyolojik ve AKD grubu) istatistiksel olarak anlamlı daha kısa kanama zamanına sahip idi ( sırasıyla (p= 0,000) , p = 0,000).Göz kapağı modelinde ise AKD grubu SF grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı daha kısa kanama zamanına sahip olduğu bulunmuştur (p = .000). EK grubu ise SF grubundan istatistiksel olarak anlamlı daha kısa kanama zamanına sahipti (p = .000). EK grubu ile AKD grubu arasında göz kapağı kanama zamanı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu ( p = .264 ). (ANOVA ve düzeltici boferroni post-hoc testi sonuçlarına göre, p-değeri ?0.05 alınmıştır)Yara iyileşmesi değerlendirilmesinde iyileşmenin durumunu gösteren 8 faktör ile yara iyileşmesi değerlendirildi. Yara İyileşmesi açısından istatistiksel olarak AKD ve SF gruplarında birbiri arasında göz kapağı, konjonktiva ve sklera modelleri için anlamlı farklılık yoktu. AKD grubu ile SF grubu arasında 8 bağımlı faktörde; Nekroz (p>0.05), ülser (p>0.05), Rejenerasyon (p>0.05), ödem (p>0.05), Konjesyon (p>0.05 ), akut inflamasyon (p>0.05), Vasküler proliferason (p>0.05), Fibrozis (p>0.05). (MANOVA ve düzeltici boferroni post-hoc testi sonuçlarına göre, p-değeri ?0.05 alınmıştır)Yara iyileşmesi açısından baktığımızda, AKD ve SF grubu, EK grubuna göre 7 bağımlı faktörde istatistiksel olarak anlamlı daha iyi yara iyileşmesine sahipti. Sadece rejenerasyon faktörüne göre 3 grup arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık yoktu. Yine de rejenerasyon açısından da AKD ve SF grubunda EK grubuna göre göz kapağı, konjonktiva ve sklera modelinde daha iyi göründü.AKD ve EK arasında; Nekroz (p = .000), ülser (p = .000), ödem (p = .000), konjesyon (p = .000), akut inflamasyon (p = .002), vasküler proliferasyon (p = .000), fibrozis (p = .000), rejenerasyon ( p>0.05). (MANOVA ve düzeltici boferroni post-hoc testi sonuçlarına göre, p-değeri ?0.05 alınmıştır)SF ve EK grubu arasında; Nekroz (p = .000), ülser (p = .000), ödem (p = .000), konjesyon (p = .000), akut inflamasyon (p = .002), vasküler proliferasyon (p = .000), fibrozis (p = .000), rejenerasyon ( p>0.05). (MANOVA ve düzeltici boferroni post-hoc testi sonuçlarına göre, p-değeri ?0.05 alınmıştır)Bu çalışmanın sonuçlara göre eğer biz yaptığımız cerrahide kanamaları hızlı durdurmak ve yara iyileşmesi açısından da yüz güldürücü sonuçlarını görmek istiyorsak başarıyı engelleyen kuvvetli faktörlerden biri olan elektrokoterin cerrahi alandaki sebep olduğu fibrotik granüler doku oluşumundan kaçınmak için araştırmalara devam edilmelidir .Bu çalışma sonucuna göre AKD ilacı da bu bağlamda bir alternatif gibi görülmektedir. AKD nin serum fizyolojik grubuna hemostatik üstünlüğü, elektrokotere yara iyileşmesindeki üstünlüğü gösterilmiş ve klinik uygulamalar için kullanılabileceği yönünde alternatif sunmaktadır.Anahtar kelimeler: Hemostaz, Ankaferd ( ABS), fibrovasküler iyileşme , Kanama Zamanı. | |
dc.description.abstract | In addition to medical treatments, surgical treatment is also paramount to ophthalmiatrics. The success and the duration of the ophthalmology surgery are negatively affected by the bleeding that occurs within the surgical region.Hemostasis is the procedure that develops necessary amount of fibrin within the bleeding regions of the human body. Hemostatic agents prevent loss of blood by becoming active after the vein?s wall is wounded. This phase is examined in two ways: primary and secondary. Interventions are used during surgery to initiate coagulation for the bleeding vascular regions. Healing on the region where hemostasis is done is desired to be approximate to physiologic healing.Nowadays, using electrocauteries to stop bleeding during eye surgery, which causes formation of necrosis, ulcer, and fibro vascular tissues, have several drawbacks in eye surgery. However, it has been shown that hemostatic agents that stop bleeding without using electrocautery lead to better results. Therefore, researchers have been investigating other treatment methods alternative to electrocautery as a hemostatic agent to stop bleeding during eye surgery.Ankaferd BloodStopper® (ABS) is an herbal extract which has been used in traditional Turkish medical profession as a hemostatic agent. Its herbal ingredients, on their own, are efficacious on endotelyum, blood vessels, vein formation (angiogenesis), cellular reproduction, vascular dynamics, and mediators.In this study, in vivo hemostatic effects of the medicinal plant extract Ankaferd Blood Stoppers (ABS) was evaluated on eye flap, conjunctiva, and sclera models in rabbits. Normal saline (NS), Ankaferd Blood Stoppers (ABS), and electrocautery (EC) have been applied to each one of the three models, eye flap, conjunctiva, and sclera. The three groups, NS, ABS, and EC, have been compared based on the duration of bleeding and healing of the wounds measured on the three models. The duration of bleeding measured on conjunctiva and sclera models was statistically significantly (p = 0,000) shorter in ABS group as compared to NS group. The duration of bleeding measured on conjunctive and sclera models was shorter in EC group as compared to both ABS (p = 0.000) and NS (p = 0.000) groups.The duration of bleeding measured on eye-flap models was statistically significantly shorter (p = .000) in ABS group than NS group, and statistically significantly shorter (p = .000) in EC group than NS group. However, the duration of bleeding was not statistically significant (p = .264) between EC and ABS groups on eye flap model (Significance was set at p < 0.05 for the post-hoc via bonferroni correction and MANOVA statistical analyses).To evaluate healing of wounds, eight dependent variables, necrosis, ulcer, regeneration, edema, concession, acute inflammation, vascular proliferation, and fibrosis, were measured. There was no statistically significant difference (p > 0.05) between the ABS and NS groups on the eight dependent variables measured on eye flaps, conjunctiva, and sclera models (Significance was set at p < 0.05 for the post-hoc via bonferroni correction and MANOVA statistical analyses).ABS and NS groups were statistically significantly better than EC group on seven of the eight dependent variables, necrosis, ulcer, edema, concession, acute inflammation, vascular proliferation, and fibrosis, measured on eye-flap, conjunctiva, and sclera models. Even though there was no statistically significant difference between the three groups on regeneration, regeneration measured on eye flap, conjunctiva, and sclera was better in ABS and NS groups than in EC group.Significance values between ABS and EC groups were as follow; on necrosis (p = .000), ulcer (p = .000), regeneration (p > .05), edema (p = .000), concession (p = .000), acute inflammation (p = .002), vascular proliferation (p = .000), and fibrosis (p = .000) (Significance was set at p < 0.05 for the post-hoc via bonferroni correction and MANOVA statistical analyses).Significance values between NS and EC groups were as follow; on necrosis (p = .000), ulcer (p = .000), regeneration (p > .05), edema (p = .000), concession (p = .000), acute inflammation (p = .002), vascular proliferation (p = .000), and fibrosis (p = .000) (Significance was set at p < 0.05 for the post-hoc via bonferroni correction and MANOVA statistical analyses).Based on the results of this study, to shorten the duration of bleeding and to have better results in the healing of wounds, research studies need to continue to prevent granulation tissue formation caused by electrocautery, which is one of the prominent factors leading to unsuccessful surgeries. Accordingly, this study showed that ABS could be an alternative to electrocautery. ABS is more effective hemostatic agent than NS, and is more effective in healing the wounds than EC. Therefore, ABS is provided as a solution to electrocautery in clinical operations.Keywords: Hemostasis, Ankaferd (ABS), fibrovascular, bleeding time. | en_US |