Çanakkale`de yaşayan farklı kültürlerde lohusalık bakımının karşılaştırılması: Nitel araştırma

Abstract

Bu araştırmanın amacı; farklı kültürlerdeki lohusalarda bakım davranışlarını karşılaştırmaktır. Araştırmanın evrenini Çanakkale il merkezinde yaşayan ve memleketi Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Marmara ve Ege Bölgelerinden herhangi bir il olan lohusa kadınlar oluşturdu. Araştırmaya toplam 17 lohusa kadın dahil edildi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinden (DGAB) göçle gelen kadınlar bir grubu, Marmara ve Ege Bölgesinden (MEB) gelen kadınlar ise bir diğer grubu oluşturdu. Verilerin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanıldı. Görüşme formu, Tanrıverdi (2015) tarafından oluşturulan `Lohusa Kültürel Özellikleri Tanılama Rehberi` ve tanımlayıcı sorulardan oluşturuldu. Nitel olan bu araştırmada amacına uygun örneklem yöntemi kullanıldı. Veriler derinlemesine inceleme yöntemi ile lohusaların evinde, araştırmacı tarafından ses kaydı ve kayıt etme yoluyla toplandı. Her görüşme ortalama bir saat sürdü. Araştırmaya başlamadan önce etik kurul, kurum ve çalışmaya dahil edilenlerden yazılı ve sözlü onam alındı. Veriler betimsel analiz yöntemi ile değerlendirildi. Araştırma sonuçlarına göre iki grup arasında saptanan kültürel farklılıklar DGDAB'deki kadınların doğum sonrası yaklaşık bir hafta banyo yapmadıkları, MEB'deki kadınların ise hijyen alışkanlıklarının değişmediği; DGDAB'deki kadınların yağlı ve unlu yiyecekleri tercih ettikleri, gaz yapan yiyeceklerden ve sebzelerden uzak durdukları, sıvı kısıtlamasına gittikleri, MEB'deki kadınların ise fazla kalorili ve acı-ekşi yiyecekler tüketmedikleri bununla birlikte sulu yiyecekler tükettikleri; DGDAB'deki kadınların sütü olsun diye unlu, yağlı, şekerli yiyecek ve içecekleri tükettikleri, MEB'deki kadınların ise bol sıvı, sebze ve meyve tükettikleri saptandı. İki grup arasındaki kültürel benzerlikler: Bu dönemdeki kanamayı durdurmaya yönelik herhangi bir uygulamaya başvurulmadığı, uterus involüsyonu için karınlarını sardıkları, lohusanın yalnız bırakılmadığı, kırklamanın olması, cinsel ilişkiden ve soğuk yiyeceklerden uzak kalma olarak saptandı. Sonuçlar doğrultusunda lohusaya bakım verilirken kültürel farklılıkların tanımlanması ve göz önünde bulundurulması önerilebilir.

Aim of this research is to compare postpartum period cares in different cultures. Research's population is composed of postpartum women from East Anatolia, Southeast Anatolia, Marmara and Aegean Regions who live in Çanakkale. A total of 17 postpartum women were included in the study. Women from East and Southeast Anatolia (ESAR) is a group and women from Marmara and Aegean Region (MAR) is another group. A semi-structured interview is used for obtaining data. The interview is composed of `Guideline of Puerperant Cultural Aspects` formed by Tanrıverdi (2005) and descriptive questions. In this qualitative research, a relevant sampling method is used. Data is collected by the researcher via voice recording at women's home by using in-depth analysis. Every interview lasts nearly 1 hour. Before the research, written and verbal consents are taken from ethical committee, institution and attendants. Data is evaluated with descriptive analysis. According to the results, it is clearly stated that in the postpartum period, women in ESAR do not take bath for a week while in MAR women do not show any differences in their hygiene routines, however women in ESAR consume foods that contain more flour as well fats but stay away from excessive fluids and flatuent foods while women in MAR avoid hot and sour foods and consume liquid; women in ESAR consume floury, fatty and sugary foods in order to lactate while women in MAR comsume plenty of liquid, vegetable and fruits. Cultural similarities between two groups: it is revealed that there is no attempt to stop the bleeding in this period, they put bandage on their abdomen for involution of uterus, women in their postpartum period are not left alone, baby shower, and they stay away from sexual intercourse and cold foods. In line with the results, it can be suggested that while caring a puerperant woman, cultural differences should be diagnosed and taken into consideration.