Para politikasının genel teorik çerçevesi ve 1980 sonrası Türkiye uygulaması
dc.contributor.advisor | Ekren, Nazım | |
dc.contributor.author | Öztürk, Salih | |
dc.date.accessioned | 2021-05-07T09:38:49Z | |
dc.date.available | 2021-05-07T09:38:49Z | |
dc.date.submitted | 1996 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/614402 | |
dc.description.abstract | ÖZET Hükümetler uyguladıkları çeşitli iktisadî politikalarla dengeli bir büyümeyi yani enflasyonsuz ve deflâsyonsuz düzenli bir gelişmeyi sağlamak isterler. Bu uygulanan politikalardan birisi de para politikasıdır. Merkez Bankası, para arzını kontrol ederek dengeli bir gelişmeyi gerçekleştirmeyi arzular. Para politikalarının, reel unsurlara etkileri, uzun zamandan beri iktisatçılar arasında önemli bir tartışma konusu olmuştur. Bugün para arzının, az çok genel olarak reel unsurlara (enflâsyon, büyüme, istihdam ve dış ödemeler dengesi) etkisi kabul görmüş olmakla birlikte; günümüzde asıl tartışma bu etkinin derecesi ve diğer etkenler içindeki yeri tartışılmaktadır. Türkiye'de de 1980 'lere kadar siyasi otoritenin tercihi; maliye politikasından yanayken, dünyadaki bu gelişmelere paralel olarak 1980 'den sonra para politikasının üstünlüğü ele geçirdiği görülmüştür. Bu tercihle birlikte Türk ekonomisinin dışa açılımı gündeme gelmiştir. İhracata dayalı sanayileşme politikaları, gerçekçi kur ve teşvik politikalarıyla desteklenmiştir. Özellikle 1985 sonrasında, fînans kesiminin dışa açılımıyla bu sektörde artan rekabet, fînans sektörünü dünya ölçütlerine yakmlaştırmıştır. Finans sektöründeki bu gelişmenin sebebi, para politikasının ve para otoritelerinin artan önemi ve ekonomi üzerinde büyüyen etkileridir. Fakat özellikle, daha sonraki yıllarda para politikasını uygulama konumundaki hükümetlerin, popülizme kaymaları ve para politikasını ekonominin gereklerine göre uzun vadeli hedeflere yönelik olarak değilde; oy kaygısı gibi sebeplerle kısa vadeli hedeflere yönelik olarak kullanması, para politikasından istenilen sonuçların alınmasını engellemiştir. Sonuç olarak, para politikalarından istenilen sonucun alınabilmesi için: para otoritesinin yani Merkez Bankası 'nın hükümetlerden bağımsız olması, bir başka deyişle özerk bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir. Eğer özerkleştirilmiş bir Merkez Bankası tarafından para arzı iyi denetîenebilirse; toplam kredi ve harcamaları da olumlu yönde etkilemek mümkün olacaktır. Ayrıca, maliye politikalarının da parasal kararlan desteklemesi serekir. | |
dc.description.abstract | ABSTRACT Goverments want to create a growth without inflation and deflation by means of various economical policies. One of the policies implemented to achieve that is money policy. Central Bank wants to provide a balanced growth by controling money supply. The effect of money policy on real elements has been on issue of debate among economists. Altough it is accepted that money supply has a great effect on reel elements like inflation, growth, employment and balance of paymens, today the main debate has been taken upon the degree of this effect and its relative weight among the other determinants. However Turkey preferred finance policy, it has been witnessed that money policy took the front in post 1980 's. With this prefence Turkey openend its doors to outside and export oriented industrialization has been encouraged by real excange rate policies and by encouragements. Particular by in the era after 1985 Turkey financing sector became a sector in the Worldwide scale. The reasen behind this growth has been the increasing effect of money policy and money authority on economy. However, in the folloving years the authority that hold the power to implement the rules about money policy not interms of long run benefits but short term benefits like vote farming. This resulted in the failure of money policy. As a result, to achieve the aims, it was observed that it is necessary to let Central Bank tohave it's own autonomous structure. If the control of money is provided by means of that autonomous Central Bank it would be possible for total credits and expenditures to be effected positeveh/. Addition, finance policy should support monetary decisions. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Ekonomi | tr_TR |
dc.subject | Economics | en_US |
dc.title | Para politikasının genel teorik çerçevesi ve 1980 sonrası Türkiye uygulaması | |
dc.type | masterThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Diğer | |
dc.subject.ytm | After 1980 | |
dc.subject.ytm | Monetary policies | |
dc.identifier.yokid | 52289 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 52289 | |
dc.description.pages | 172 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |