dc.description.abstract | 128 ÖZET Turizme yönelik geleneksel el sanatları işletmeciliği ve toplumsal kültür değerleri konusunda yapılan bu araştırmanın teorik ve deneysel- uygulamalı- olmak üzere iki boyutu bulunmaktadır. Araştırmanın teorik boyutunda; turizm işletmeciliği ve geleneksel el sanatları, ülkemizde geleneksel el sanatları üretim alanlarının tanıtılması, toplumsal kültür değerleri olarak geleneksel el sanatları ve işlevleri konuları işlenmiştir. Araştırmanın uygulamalı (ampirik) bölümünde ise Ankara, Sivas ve Nevşehir illerinde el dokumacılığı ürünleri (halı, kilim), motif işlemeciliği, bakır, taş (mermer), toprak (çömlekçilik) ürünleri atölye ve küçük işletmelerinde çalışan 200 denekten oluşan örneklem grubu üzerinde çalışılarak veriler toplanmıştır. Araştırmaya konu olan geleneksel el sanatları kültür değerlerine ilişkin veriler `araştırma ölçeği` (Kişisel Bilgi Formu ve Rokeach Değer Envanteri) ile toplanmıştır. Araştırma hipotezleri (varsayımlar) bu verilerle test edilerek, araştırma grubunun demografik değişkenleri açısından önem sırası değişen önemli kültür değerleri saptanmıştır. Denekler bu değerler sıralamasında sanatla ilgili değer kavramlarının üst düzeylerde yer vermediklerinden, günümüzde geleneksel el sanatları değerlerinin önemini kaybettiği sonucuna varılmıştır. Geleneksel el sanatları, insanların bilgi ve becerilerine dayanan toplumsal kültür değerleri olan, ekonomik gelir kaynağı olan, kişisel yada küçük ölçekli işletmelerde gerçekleştirilen üretim biçimleri olmaktadır. Bu üretim biçimi sanayileşme öncesinde, çalışanların daha çok kültürel geleneklerine, zihinsel yetenek ve yaratıcılıklarına bağlı olarak gerçekleştirilmiştir. Ancak sanayileşme süreciyle birlikte bu sanatsal uğraşlarda da, üretim teknolojilerinden yararlanarak seri ve fabrikasyon türü üretime geçilmiştir. Bu tür üretimler daha çok turistik Pazar ekonomilerine yönelik olduğundan, sanat ürünleri özüne yabancılaştınlarak yozlaştırılmışlardır. Değerler kişilerin düşünce, tutum ve davranışlarında standart ölçülerdir. Bireyin davranışlarını bu standartları yönlendirmektedir. İnsanlar içinde bulunduktan işletme ve toplumun bu kültür değerlerini benimseyerek, bunlardan davranışlarına yön vermede yararlanırlar. Böylece davranışlarında daha yaratıcı, estetik, ahlaki, adil ve gerçekçi olup, genel yargılara varma imkanına kavuşurlar. Toplumsal değerler sistemi, işgörenlerin işlerine bağlanmasıyla, onu benimsemesiyle, özveriyle işine yönelmesiyle ve üretimin estetik ya da sanatsal bir nitelik kazanmasıyla sonuçlanmaktadır.129 Araştırmada kullanılan Rokeach Değer Envanteri verilerine göre yörede üreticilerin geleneksel el sanatlarına ilişkin kültür değerleri giderek önemini kaybetmekte, yeni nesil bu tür sanatsal etkinliklere pek ilgi duymamaktadır. Deneklerin sanatsal etkinliklerine ilişkin kültür ve sanat değerlerinin hiyerarşik yapısı (değerlerin önem sırası), çalışanların demografik değişkenleri açısından bireysel farklılıklar göstermektedir. Günümüzde geleneksel el sanatları etkinlikleri, bu alandaki eğitim ve üretim teknolojisindeki yetersizlikler ve teknolojilerin modası geçmiş olması nedeniyle, önemli üretim sorunları yaşamaktadır. El sanatlarını ve sanatkarları bulundukları ortamda, sanat eğitimi almış tasarımcılarla ve sanatla-tasarımla tanıştırmak, teknik ve akademik bilgilerle buluşturmak ve onları teknolojik yeniliklerden haberdar etmek, bilgi ve beceri alış verişinde bulunmak onları yeni pazarlara taşımak, sanat eğitimi veren kurumları kırsal alanlarda araştırma ve çalışmalar yapmaya teşvik etmek bu alanda alınacak önlemlerin başında gelmektedir. Böylece el sanatları otantik değerleri korunarak, bilimsel veriler ışığında geliştirilebilecektir. Devlet bu alandaki örgütlenmeleri (kooperatifleşmeleri) teşvik ederek, üreticileri kredilerle destekleyerek, geleneksel el sanatları etkinliklerini yaşatmalıdıı. Burada asıl amaç, sanat eğitimine önem vererek, halkın kendi geçimini sağlamak yanında, el sanatı üretimini çağa uyarlamak ve bu konuda sektörel bir etkinlik yaratmak ve üreticileri bir pazara kavuşturmak olmalıdır. Yöneticiler ve güzel sanatlar eğitimcileri, üreticilerin bu sanat sanat tutkusunu ve ruhunu anlayarak, onları yaratıcılında destekleyecek her türlü alt yapıyı oluşturarak yöneltici olmalıdırlar. | |