Pulmoner emboli saptanan hastalarda kardiyak troponin I yüksekliği

Abstract

Tanı koyma yöntemlerindeki ilerlemelere rağmen günümüzde halen erken tanı ve dolayısı ile erken tedaviye başlama güçlüklerinin yaşandığı patolojilerin başında pulmoner emboli gelmektedir.Biz bu çalışmada, PE hastalarında, cTnI yüksekliğini ve bu yüksekliğin diğer laboratuvar bulgularındaki değişikliklerle olan ilişkisini incelemeyi amaçladık.Çalışmamıza PE şüphesi olan 106 hasta alındı. PE 63 hastada doğrulanırken geriye kalan 43 hasta da dışlandı. Pulmoner emboli saptanan hastaların %50,8'inde ve PE ekarte edilen hastaların %11,6'sında kardiyak troponin I (cTnI) değeri yüksek bulundu (p<0,001). Çalışmamızda testin duyarlılığı %50,7, özgüllüğü %88,3, pozitif prediktif değeri %86,4 ve negatif prediktif değeri %55,8 olarak bulunmuştur. Masif PE'lide submasif ve nonmasif PE'ye göre cTnI yüksek olan hasta sayısı daha fazla bulundu ancak aradaki farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. Elektrokardiyografi (EKG) bulguları, cTnI değeri yüksek olan PE(+) hastalarda ve cTnI değeri düşük olan PE(+) hastalarda farklı bulunmamıştır, PE(+) olan ve cTnI düzeyi yüksek bulunan hastaların yaklaşık %75'inde EKG bulguları normal olup, en sık rastlanan patolojik EKG bulgusu S1Q3T3 paterni (%31)'dir. PE şüphesi olan ve cTnI yüksek bulunan hastalarda ekokardiyografi (EKO) bulguları ayırt edici bulunmamıştır; PE(+) olup cTnI yüksek olan grupta en sık EKO bulgusu pulmoner hipertansiyon (%74)'dur.Sonuç olarak, bu çalışma ile biz PE hastalarında cTnI değerinin yükselebileceğini gösterdik. Açıklanamayan göğüs ağrısı veya dispne ve yükselmiş cTnI seviyesi gösteren hastaların ayırıcı tanıları arasında pulmoner emboli de mutlaka düşünülmelidir.

Despite the development of methods in diagnosis, today pulmonary embolism is at the top of the list of the diseases which have diffuculties in early diagnosis and related with this early treatment.The aim of this study is to determine whether the cardiac troponin I (cTnI) levels elevated in PE and whether high levels of cTnI are associated with the other laboratory tests.In our study, PE was confirmed in 63 and 43 patients PE was excluded. High cTnI levels were found 50.8% in patients with PE, and 11.6% in patients without PE (p<0.001). Sensitivity, specificity, positive predictive value and negative predictive value of the test for the diagnosis of PE, were 50.7%, 88.3%, 86.4%, and 55.8%, respectively. Elevated cTnI levels were more likely to be found in patients with massive PE, than in patients with submassive or nonmassive PE, but this finding was not statistically significant. Electrocardiography findings were comparable between patients with confirmed PE and elevated cTnI levels and normal cTnI levels. S1Q3T3 pattern (31%) were common abnormalite seen in ECG. Echocardiographic features were not differ between patients with PE with elevated cTnI levels and patients with normal cTnI levels. Pulmonary hypertension was the most common echocardiographic feature (74%) in patients with PE and elevated cTnI levels.This study confirmed that cTnI elevation may be a feature of PE. Pulmonary embolism should be kept in mind by physicians in the differential diagnosis in patients admitted with unexplained chest pain or dyspnea with and an elevated cTnI.