Ortodontik tedavi sırasında oluşan dekalsifikasyonun azaltılmasında flor salan iki farklı sealantın etkinliğinin in vivo ve in vitro değerlendirilmesi

Abstract

Bu çalışmanın amacı, flor salan, ışıkla polimerize olan rezin karakterli iki farklı sealantı, ortodontik tedavi sırasında oluşan demineralizasyonu azaltma etkinlikleri yönünden in vivo ve in vitro ortamda değerlendirmektir.Çalışmamızın in vitro kısmında, ortodontik tedavi amacıyla 4 adet premolar dişi çekilecek 13 hastadan elde edilen toplam 52 adet çürük, hipokalsifikasyon ve restorasyon bulunmayan premolar diş kullanılmıştır. Dişler, her grupta 13 diş olacak şekilde 4 gruba ayrılmış, gruplardan 2'si çalışma, 2'si kontrol grubu olarak belirlenmiştir. Çalışmada aynı hastadan toplanan kontralateral premolar dişler, biribirinin kontrolü olarak kullanılmıştır. Tüm dişlere braketler Transbond XT ile yapıştırılmıştır. 1. çalışma grubundaki dişlere braketler yapıştırıldıktan sonra, braket-mine sınırına Orto-coat sealantı uygulanmıştır. 2. çalışma grubundaki dişlere braketler yapıştırılırken asitlemenin ardından Transbond XT primeri yerine ProSeal sealantı uygulanmıştır. Tüm dişler yapay demineralizasyon oluşturmak amacıyla pH'ı 4.6 olan demineralizasyon çözeltisinde 37°C'de 96 saat bekletilmiştir. Demineralizasyon düzeyleri, dişler demineralizasyon çözeltisinde bekletilmeden önce ve sonra lazer floresan cihazı, DIAGNOdent ile ölçülmüştür. Ayrıca 96 saat sonunda dişlerin bekletildiği çözeltide atomik absorpsiyon spektrometresi cihazı ile kalsiyum ve florür iyonu tayini yapılmıştır.Çalışmamızın in vivo kısmı, yaşları 12-18 arasında 35'i kız 15'i erkek toplam 50 birey üzerinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmamızda alt ve üst, restorasyon, hipokalsifikasyon, diş taşı bulunmayan santral ve lateral kesici dişler, kanin dişler ve 1.premolar dişler olmak üzere toplam 800 diş değerlendirilmiştir. Dişler 2 gruba ayrılmış, üst sağ 1.premolar, üst sağ lateral kesici, üst sol santral kesici ve üst sol kanin dişler çalışma dişleri olup araştırılan sealantlardan biri uygulanırken bu dişlerin simetrikleri kontrol dişleri olarak kullanılmış herhangi bir sealant uygulanmamıştır. Böylece her hasta kendi kontrol hastası olmuştur. 25 hastada üst dişlere ProSeal, alt dişlere Orto-coat uygulanırken, 25 hastada üst dişlere Orto-coat, alt dişlere ProSeal uygulanmıştır. Hastalardan; braketlemenin yapıldığı seans, 1.ay, 3.ay, 6.ay ve 9.ayda olmak üzere 5 kez plak indeksi, white spot indeksi ve DIAGNOdent ölçüm kaydı alınmıştır.Çalışmamızın in vitro kısmından elde edilen verilere göre, DIAGNOdent ölçümleri, Orto-coat deney grubunda, kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha düşük tespit edilmiştir. ProSeal materyali için, DIAGNOdent ölçümleri, deney grubunda kontrol grubuna kıyasla daha düşük tespit edilmesine rağmen, fark, ölçüm yapılan 4 bölgeden sadece distal ve gingival bölgelerde istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Orto-Coat? deney grubunda yapılan ölçümler, ProSeal? deney grubuna kıyasla daha düşük bulunmuştur. Distal, gingival ve mesial bölgelerde bu fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Atomik absorpsiyon spektrometresi ile yapılan kalsiyum tayini sonuçlarına göre, hem Orto-coat uygulanan dişlerden hem de ProSeal uygulanan dişlerden, kendi kontrol grubu dişlerine kıyasla istatistiksel olarak önemli düzeyde daha az kalsiyum kaybı tespit edilmiştir. 2 sealant materyali arasında dişlerden kaybedilen kalsiyum miktarı açısından istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamıştır. Sealantlardan salınan florür iyonu miktarı karşılaştırıldığında Orto-coat materyalinin, ProSeal materyalinden istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha fazla florür iyonu saldığı tespit edilmiştir.Çalışmamızın in vivo kısmından elde edilen verilere göre, DIAGNOdent ölçümleri, başlangıç ölçümleri dışındaki tüm ölçüm zamanlarında, Orto-coat deney grubu ile kontrol grubu arasında istatistiksel olarak önemli fark göstermiştir. Kontrol grubundan elde edilen ölçümler deney grubuna kıyasla biraz daha düşük tespit edilmiştir. ProSeal materyali için ise tüm ölçüm zamanlarında kontrol ve deney grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır. Orto-coat ve ProSeal deney grupları karşılaştırıldığında, ProSeal grubunda DIAGNOdent ölçümleri daha düşük kaydedilmesine karşın, fark, ölçüm yapılan 4 bölgeden sadece distal ve okluzal bölgede istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. White spot index bulgularına göre, tüm ölçüm zamanlarında Orto-coat deney ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamıştır. ProSeal deney ve kontrol grubu arasında ise 9.ayda fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Orto-coat ve ProSeal materyali uygulanan dişler white spot oluşumu açısından white spot index ile değerlendirildiğinde istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamıştır.Çalışmamızda incelenen flor salan sealant materyallerinden ProSeal sabit ortodontik tedavi sırasında oluşan demineralizasyonun önlenmesinde 9 aylık takip periyodu içinde in vivo ortamda başarılı bulunurken Orto-coat başarılı bulunmamıştır. İn vitro ortamda braketler etrafında oluşan demineralizasyonun önlenmesinde her iki materyal de istatistiksel olarak anlamlı sonuçlar çıkarmıştır.

The aim of this study was to evaluate two different fluorid release and light curing resin sealants in terms of their in vivo and in vitro effect on reducing enamel demineralization observed during orthodontic treatment.In the in vitro part of this study, 52 premolars with caries but no hypocalsification areas or restorations, extracted for orthodontic reason were collected from 13 patients. Teeth were divided into four groups consisting of 13 teeth and 2 of them were defined as experimental groups, 2 of them were control groups. In the study, contralateral premolar teeth, extracted from same patient, were used as control for eachother. The brackets were bonded with Transbond XT to all teeth. In the first study group, Orto-coat was applied to the bracket-enamel border after the brackets were bonded to teeth. In the second study group ProSeal sealant was used instead of Transbond XT primer, as a bonding material. All teeth were suspended in demineralizing solution (pH 4.6) for 96 hours at 37°C to achieve an artificial demineralization. Demineralization levels were measured by laser fluorescence device, DIAGNOdent, before and after the demineralization solution. Furthermore, at the end of 96 hours the amount of calcium and fluoride ions in the demineralizing solution were detected by atomic absorption spectrometry device.The in vivo part of our study was performed on, 35 female and 15 male, totally 50 patients ranging 12-18 years age. Totally 800 teeth consisted of lower and upper, central and lateral incisors, canines and first premolars which don?t have any significant decalcification, restoration, and calculus were evaluated in our study. Upper right first premolar, upper right lateral incisor, upper left central incisor and upper left canine were experimental teeth. While one of two sealants was applied to experimental teeth, no sealant was applied to contralateral teeth to be a control, so each patient became also his / her own control. In 25 patients, while Orto-coat was applied to the upper arch and the ProSeal was applied to the lower arch, in the other 25 patients Orto-coat was applied to the lower arch and the ProSeal applied to the upper arch. DIAGNOdent, white spot index and plaque index measurements were obtained from patients at baseline and 1, 3, 6, 9 months after baseline for 5 times in total.According to data obtained from in vitro part of the study, in the Orto-coat group, DIAGNOdent measurements were significantly lower compared to control group. In the ProSeal group, although DIAGNOdent measurements were also lower compared to control group, the difference was only statistically significant at distal and gingival areas. DIAGNOdent values of Orto-coat group were lower than the values of ProSeal group. But only at distal, gingival and mesial areas showed statistically significant differences. According to atomic absorption spectrometry results, both Orto-coat bonded and ProSeal bonded teeth groups showed significantly lower loss of calcium from teeth compared to their own controls. But there were no statistically significant difference between the two experimental groups regarding the amount of calcium loss from teeth. Floride ion analyser indicated that there were statiscally significant difference between two experimental groups regarding the amount of floride ion. Orto-coat released more floride ion than ProSeal.According to data obtained from in vivo part of the study, DIAGNOdent measurements showed statistically significant differences at all measurement times except baseline, in Orto-coat group compared to control. In control group, DIAGNOdent readings were slightly lower than the experimental group. In the ProSeal group, differences between experimental and control groups was not statistically significant at none of the measurement times. When Orto-coat and ProSeal groups compared, statistically significant differences were found only for distal and okluzal areas. The results of white spot index indicated that there were no statistically significant differences between experimental and control groups in the Orto-coat group at all the record times. In the ProSeal group, the difference between experimental and control groups was statistically significant at 9th month. There were no statistiacally significant differences between two experimental group regarding white spot index.ProSeal which is one of the fluor releasing sealant materials was evaluated in our study and it was found successfull to prevent the enamel demineralization, observed during orthodontic treatment in vivo, in a time period of 9 months. However Orto-coat was not found succesfull in vivo. Both of the sealants showed statistically significant effect on reduction of enamel demineralization in vitro.