Zonguldak ili ve ilçelerindeki büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin iş Sağlığı ve güvenliği yönünden incelenmesi

Abstract

Hayvancılık sektörü ülkemizdeki en önemli iş kollarından biridir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği çalışmaları her iş kolunda olduğu gibi büyükbaş hayvancılık sektöründe de büyük önem arz etmektedir. Yaşamın her alanına nüfuz etmiş olan bu sektördeki mevcut riskler, sadece çalışanları değil aynı zamanda tüketicileri de etkilemektedir. Bu yüzden bu alanda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik çalışmaların artmasına ihtiyaç vardır.Bu çalışma ile hayvancılık sektöründe çalışanların çalışma ortamlarındaki tehlike unsurları belirlenerek, bu durumların ortadan kaldırılmasına yönelik gerekli önlemler alınması amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında Zonguldak il ve ilçelerindeki büyükbaş hayvan ahırları gezilerek ahırların eksik yönleri belirlenmiş ve fotoğrafları çekilmiştir. Gezilmiş ahırlarlardan bir tanesinde ise L Tipi matris yöntemi kullanılarak risk değerlendirmesi yapılmıştır. Risk değerlendirmesi sonucu toplam 33 tane risk tespit edilmiş ve risk skorları oluşturulmuştur. Tespit edilen risklerin 17 tanesi çok yüksek, 12 tanesi yüksek, 3 tanesi orta ve 1 tanesi de düşük seviye olarak derecelendirilmiştir. Mevcut risklere karşı alınması gerekli önlemler de saptanmıştır.

Livestock sector is one of the most important business lines in our country. For this reason, occupational health and safety studies are of great importance in the cattle sector as well as in every business line. The current risks in this sector, which has permeated all areas of life, affect not only the employees but also the consumers. Therefore, there is a need to increase the number of studies on occupational health and safety in this field.The aim of this study is to determine the hazard elements in the working environment of the employees in the livestock sector and to take the necessary measures to eliminate these situations. Within the scope of the study, cattle barns in Zonguldak provinces and districts were visited and missing aspects of the barns were identified and photographs were taken. In one of the visited stables, risk assessment was performed by using the L-Type matrix method. As a result of the risk assessment, a total of 33 risks were identified and risk scores were established. Of the identified risks, 17 were rated as very high, 12 as high, 3 as medium and 1 as low. Measures to be taken against existing risks have also been identified.