Monstrous womb: Woman giving birth to non-human in Turkish horror films

Abstract

Türk korku sinemasında yaşanan canlanma ile birlikte, özellikle 2015 ve 2018 tarihleri arasında insan-dışı canlı doğuran kadınların ortaya çıktığı görülmüştür. Bu tezde, bu kadınların nasıl temsil edildikleri çalışılmıştır. Korku filmindeki canavarlar çoğunlukla bastırılmış olanın geri dönüşünü temsil etmektedirler. Bu nedenle, bu canavarların analiz edilmesi o toplumla ilgili önemli sosyolojik bilgiler sunmaktadır. Bu çalışmada canavar ve Öteki olarak temsil edilen kadın analiz edilmiştir. Ailesi olmayan, bağımsız ve cinsel hayatı olan genç kadınların canavar olarak temsili, muhafazakar ve ataerkil bir toplumda potansiyel olarak tehlikeli görüldüklerini göstermiştir. Bu tezde, iki film bu bağlamda incelenmiştir; Deccal (2015) ve Alamet-i Kıyamet (2016). Kadının temsil edilmesi açısından bu iki filmin feminist bakış açısıyla olumlayıcı oldukları görülmüştür.

It is seen that after the revival in Turkish horror cinema, particularly between 2015-2018, there are women that appear who give birth to non-human. In this thesis, it is studied how these women represented. The monsters of the horror films commonly represent what is repressed of that society. So, analysing the monsters provides valuable sociological information about the society. Women as the Other represented as monsters is analysed in this study. The representation of monster as an independant young woman without any family with sexual life seen potentially dangerous in a conservative patriarchal society. In this thesis, two films analysed in this context; Antichrist (Deccal 2015) and Signs of Doomsday (Alamet-i Kıyamet 2016). These films are seen considerably affirmative with the feminist point of view in the context of representation of woman.