dc.contributor.advisor | Süleymanlar, Gültekin | |
dc.contributor.author | Demir, Serap | |
dc.date.accessioned | 2021-05-06T11:57:06Z | |
dc.date.available | 2021-05-06T11:57:06Z | |
dc.date.submitted | 2005 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/585978 | |
dc.description.abstract | Bu çalışma ile düşük ozmolar, non-iyonik kontrast maddelerin oksidatif strese neden olduğu sonucuna varıldı. Çalışmamızdaki kısa süreli hidrasyon protokolleri kontrast madde nefropatisini önlemede uzun hidrasyon protokolü kadar etkili bulundu. Ancak, uzun süreli hidrasyon protokolünün oksidatif stresin önlenmesinde kısa süreli protokollere göre daha etkin olduğu saptandı. Çalışmamızda RMN gelişmeyen olgularda belirgin derecede oksidatif stres oluştuğu, ancak nefropati gelişen grupta oksidatif stres parametrelerinde minimal değişiklikler olduğu izlendi. Tüm bu sonuçlar düşük ozmolar noniyonik kontrast maddeler ile gelişen RMN' de oksidatif stres dışı mekanizmaların rol oynadığını düşündürmektedir. 44VI-OZET Radyografık kontrast maddelerin giderek artan yaygın kullanımları RMN'nin neden olduğu iyatrojenik böbrek yetmezliği ile sıkça karşılaşılmasına neden olmaktadır, lonik, hiperozmolar kontrast maddelerin oksidatif stres aracüıklı RMN'e neden olduğu ileri sürülmekteyken, non-ionik ve düşük ozmolar bileşiklerin yol açtığı RMN oluşumunda oksidatif stresin rolü halen açığa kavuşmamıştır. RMN'nin önlenebilmesi için bugüne kadar etkinliği kesin olarak kanıtlanmış tek yöntem hidrasyondur. Hidrasyon tedavileri içerisinde de standart kabul edilen yöntem kontrast madde kullanılmadan 12 saat öncesi başlanıp, tetkikten 12 saat sonrasında kadar devam edilen intravenöz %0.45 NaCl verilmesidir. Yöntemin ayaktan hastalara uygulanabilirliğinin zorluğu alternatif tedavi yöntemlerinin araştırılmasına neden olmuştur. Bu çalışma ile non-ionik düşük ozmolar kontrast ajanların oksidan/antioksidan mekanizmalar üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlandı. Ayrıca ayaktan hastalarda uygulanması zor olan standart hidrasyon protokolü ile karşılaştırmalı olarak 2 farklı kısa süreli hidrasyon protokolünün RMN'nin önlenmesi açısından etkinliği ve oksidatif stres parametreleri üzerindeki etkileri karşılaştırıldı. Çalışmaya radyolojik inceleme sırasında kontrast madde kullanılacak olan hastalar dahil edildi. Kontrol grubunda hastalara (14 olgu) standart hidrasyon protokolü uygulandı. Çalışma grubu-1' de (10 olgu) tetkik öncesi 2 saat ve tetkik sonrası 2 saat, çalışma grubu-2'de (12 olgu) ise yalnızca tetkik sonrası olmak üzere 6 saat intravenöz %0.45 NaCl infüzyonu yapıldı. Toplam verilen intravenöz sıvı miktarı tüm olgularda 1440 cc ile sınırlandırıldı. Ayrıca tüm olgulara tetkik öncesi 4 saat içerisinde bitirmek üzere 1500 cc oral su içirildi. Tüm hastalara tetkik esnasında 100 cc nonionik düşük ozmolar kontrast madde (iohexol) verildi. Tüm olgulardan, kontrast madde uygulanmasından hemen önce ve 48 saat, 72 saat ve 168 saat (1 hafta) sonra olmak üzere toplam 4 kez, bir gecelik (en az 8 saat) açhk sonrasında sabah kan ve idrar örnekleri alındı. İdrarla ilgili incelemeler, radyokontrast maddelerin glomerül ve tübüller üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya çıkarabilmek için yapıldı. Serum ve kan örneklerinde oksidatif stres 47VI-OZET Radyografık kontrast maddelerin giderek artan yaygın kullanımları RMN'nin neden olduğu iyatrojenik böbrek yetmezliği ile sıkça karşılaşılmasına neden olmaktadır, lonik, hiperozmolar kontrast maddelerin oksidatif stres aracüıklı RMN'e neden olduğu ileri sürülmekteyken, non-ionik ve düşük ozmolar bileşiklerin yol açtığı RMN oluşumunda oksidatif stresin rolü halen açığa kavuşmamıştır. RMN'nin önlenebilmesi için bugüne kadar etkinliği kesin olarak kanıtlanmış tek yöntem hidrasyondur. Hidrasyon tedavileri içerisinde de standart kabul edilen yöntem kontrast madde kullanılmadan 12 saat öncesi başlanıp, tetkikten 12 saat sonrasında kadar devam edilen intravenöz %0.45 NaCl verilmesidir. Yöntemin ayaktan hastalara uygulanabilirliğinin zorluğu alternatif tedavi yöntemlerinin araştırılmasına neden olmuştur. Bu çalışma ile non-ionik düşük ozmolar kontrast ajanların oksidan/antioksidan mekanizmalar üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlandı. Ayrıca ayaktan hastalarda uygulanması zor olan standart hidrasyon protokolü ile karşılaştırmalı olarak 2 farklı kısa süreli hidrasyon protokolünün RMN'nin önlenmesi açısından etkinliği ve oksidatif stres parametreleri üzerindeki etkileri karşılaştırıldı. Çalışmaya radyolojik inceleme sırasında kontrast madde kullanılacak olan hastalar dahil edildi. Kontrol grubunda hastalara (14 olgu) standart hidrasyon protokolü uygulandı. Çalışma grubu-1' de (10 olgu) tetkik öncesi 2 saat ve tetkik sonrası 2 saat, çalışma grubu-2'de (12 olgu) ise yalnızca tetkik sonrası olmak üzere 6 saat intravenöz %0.45 NaCl infüzyonu yapıldı. Toplam verilen intravenöz sıvı miktarı tüm olgularda 1440 cc ile sınırlandırıldı. Ayrıca tüm olgulara tetkik öncesi 4 saat içerisinde bitirmek üzere 1500 cc oral su içirildi. Tüm hastalara tetkik esnasında 100 cc nonionik düşük ozmolar kontrast madde (iohexol) verildi. Tüm olgulardan, kontrast madde uygulanmasından hemen önce ve 48 saat, 72 saat ve 168 saat (1 hafta) sonra olmak üzere toplam 4 kez, bir gecelik (en az 8 saat) açhk sonrasında sabah kan ve idrar örnekleri alındı. İdrarla ilgili incelemeler, radyokontrast maddelerin glomerül ve tübüller üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya çıkarabilmek için yapıldı. Serum ve kan örneklerinde oksidatif stres 47 | |
dc.description.abstract | hydration protocol was more effective in preventing oxidative stress compared to short-term protocols. We showed that in the patients, who did not develop RN, oxidative stress was obvious, however, the changes in oxidative stress parameters were minimal in patients who developed RN. Based on these findings, we suggest that mechanisms other than oxidative stress play important role in the development of RN secondary to low-osmolar, non-ionic contrast agent administration. 52made to measure the levels of oxidative stress parameters including, serum malondialdehide (MDA) by tiobarbituricacid (TBA) method, serum protein carbonyls (PCs) by spectrophotometric method, sülphydril (SH) by autoanalyser, and gluthation by Beutler method. RN was defined as an 25% increase or an incrase of more than 0.5 mg/dl in serum creatinine level in the following 1 week (168 hours) after the procedure. RN development was less in groups treated with short-term hydration protocols compared to standard hydration protocol, but this difference was not statistically different. RN developed in 3 (20%) patients of the control group, in 1 patient of study group-1 (%10) and in 2 patients of study group-2 (16%). In all groups, uric acid levels showed significant decrease after the test compared to baseline level. In study group-2, of the oxidative stress parameters, MDA level showed a significant increase at 48 hours after the test and this high level remained about the same at 72 and 1 68 hours after test. SH levels demonstrated considerable decrease at 168th hour, though statistically insignificant. Mean serum SH level in study group-2 showed decrease after radiocontrast agent administration and reached the lowest value at 168 hours after the test. In the control group, SH levels were significantly decreased. MDA levels increased with time in this group, but this increase was not statistically significant. We compared the changes in oxidative stress parameters in 6 patients who had RN with the changes in 30 patients who had no RN. In both groups MDA was found to reach the maximum level at 168th hour. However, although this increase was not statistically significant in patients with RN the, it was statistically significant at 48th,b 72ntl and 168th hours in the patients without RN. The lowest level of SH was detected at 168th hour in both groups. It was statistically significant in the patients without RN, but not in the patients who developed RN. In this study, the results indicated that low-osmolar, non-ionic contrast agents cause oxidative stress. Short-term hydration protocols were found as effective as the standard protocol in the prevention of RN. However, standard 51hydration protocol was more effective in preventing oxidative stress compared to short-term protocols. We showed that in the patients, who did not develop RN, oxidative stress was obvious, however, the changes in oxidative stress parameters were minimal in patients who developed RN. Based on these findings, we suggest that mechanisms other than oxidative stress play important role in the development of RN secondary to low-osmolar, non-ionic contrast agent administration. 52 | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Nefroloji | tr_TR |
dc.subject | Nephrology | en_US |
dc.title | Radyokontras madde nefropatisi profilaksisinde farklı hidrasyon protokollerinin karşılaştırılması ve radyokontrast madde uygulaması sonrası oksidatif stresin incelenmesi | |
dc.title.alternative | The comparison of different hydration protocols fort the prophylaxis of rediocontrast nephropathy and evaluation of oxidative stress after radiocontrast agent administration | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 185801 | |
dc.publisher.institute | Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 165468 | |
dc.description.pages | 68 | |
dc.publisher.discipline | Nefroloji Bilim Dalı | |