dc.contributor.advisor | Sıvacı, Remziye | |
dc.contributor.author | Çingil Temiz, Hacer | |
dc.date.accessioned | 2021-05-06T11:56:15Z | |
dc.date.available | 2021-05-06T11:56:15Z | |
dc.date.submitted | 2013 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/585414 | |
dc.description.abstract | Hastalıkların tanı ve tedavisi amacıyla kullanılan metabolizmayı etkileyen ve organ harabiyeti yapan birçok ilaç ve kimyasal madde bulunmaktadır. Bu ajanların kullanımı hastalar için fayda sağlamasına rağmen, bunlara sürekli maruz kalan sağlık çalışanları açısından büyük riskler oluşturabilmektedir. Bu ajanların sağlık personelinde oluşturduğu riskleri belirlemek ve bu konuda önlem almak oldukça önemlidir. Günlük uygulamada kullanılan anestezik gazlar nitröz oksit, halotan, enfluran, izofluran, sevofluran ve desflurandır. Tam kapalı anestezi sisteminin kullanılmadığı durumlarda, atık gaz sistemlerinin olmadığı veya yetersiz olduğu ameliyathanelerde, anestezi sistemlerindeki gaz sızıntıları nedeniyle, anestezi indüksiyonu ve uyandırılması esnasında ameliyat odalarına atık gazlar yayılarak ortam kirliliği yaratmaktadır. Anestezik atık gazların hipotroidi ile direkt olarak ilişkili olduğunu bildiren bir klinik çalışma olmamasına rağmen, gazların çalışanlar üzerinde olumsuz etkilerinin olduğunu bildiren pek çok çalışma vardır. Biz de çalışmamızda, anestezik gazlara kronik olarak maruz kalan ameliyathane çalışanlarında hipotroidi gelişimini araştırmayı amaçladık.Çalışmamız; sT3, sT4, TSH, antitg, antitpo düzeylerini belirleyerek hipotroidi riskini belirlemek amacıyla benzer ameliyathane koşullarında, genellikle nitröz oksit, izofluran, sevofluran ve desfluran gibi inhalasyon anesteziklerine maruz kalan 60 ameliyathane çalışanıyla gönüllü olarak katılan 60 kişilik kontrol grubu üzerinde yapılmıştır.Alınan kan örnekleri santrifüj edilerek TSH, sT3 ve sT4 ölçümleri için elektrokemiluminesans immunoassay yöntemi ile Cobas 6000 cihazında Cobas® kitleri kullanılarak çalışıldı. Anti-TG Ab ve anti-TPO Ab ölçümü için troglobülin ve tiroid peroksidaz antijenleri emdirilmiş Euroassay kitleri kullanıldı. Titre limiti 1/101 olarak değerlendirildi. Anti-tg için referans değeri %2, anti-tpo için referans değeri %12 olarak kabul edildi. İnhalasyon anesteziklerine maruz kalan grubun kan örneklerinde ortalama sT3 ve sT4 değerleri, kontrol grubu ile kıyaslandığında istatistiksel olarak anlamlı düşük bulundu (sT3 için p=0,000; sT4 için p=0,018). Gaz maruziyeti grubunda kadınlarda ortalama sT3 ve sT4 değerleri, erkeklerde ortalama sT3 değerleri daha düşüktü bulundu ve istatistiksel olarak anlamlıydı (p<0,05). Kronik anestezik gaz maruziyetinin TSH yüksekliği, antitg pozitifliği ve hipotroidi gelişme sıklığı açısından da sağlık riski oluşturduğu hipotezini desteklemektedir. Bu sonuç anestetik atık gazların, ameliyathane çalışanları üzerine zararlı etkilerini açıklama yolunda bir ön çalışmadır. Kesin bir yargıya varabilmek için, daha ileri araştırmalara ve daha geniş kitlelerle yapılan çalışmalara ihtiyaç vardır.Bu çalışma sonucunda; ameliyathanelerin hepsine uygun havalandırma ve atık gaz sisteminin yapılması, anestezi cihazlarının kaçaklarının giderilmesi için düzenli bakımın yapılması, ortam havasındaki atık anestezik gazların ölçülüp maruziyet düzeyinin belli seviyelerde tutulması için en kısa zamanda gerekli önlemlerin alınmasını önermekteyiz. Yüksek akımlı anestezi yerine düşük akımlı anestezi uygulamak, hem hastanın hem de personelin maruziyetini sınırlandırır. Özellikle etkin havalandırma ve atık gaz sistemi yoksa inhalasyon anestezisi yerine, total intravenöz anestezi veya uygun durumlarda rejyonel anestezi tekniklerini uygulamak önemlidir. Anestezi personeli anestezik gazların potansiyel zararlı etkileri konusunda eğitilmelidir. Maruziyet düzeylerinin periyodik monitorizasyonu, çalışma koşullarının düzeltilmesini ve maruziyetin düşürülmesini sağlayacaktır. Bunlara ek olarak maske ve laryngeal maske anestezisi, açık anestezi devreleri kullanımı yerine total intravenöz anestezi ya da düşük akımlı anestezi gibi anestezi tekniklerini kullanmalarını önermekteyiz. | |
dc.description.abstract | There are many pills and chemical substances which are used in the identification and the treatment of the diseases and which affect the metabolism causing organ-devastation. The agents are useful fort he patients, on the other hand, they can create big risks fort he workers of the health service. İt is crucial to determine those risks and take the necessary precautions. Anasthesic gases used in daily practise are nitros oxid, halotane, enflurane, izoflurane, sevoflurane and desflurone. Used and inactive gases cause pollution by speading thorughout the environment during the anaesthesy induction and wake-up process because of the squeezeing of the gas in the anaesthesy systems in stuations when wholly closed anaesthesy system isnot used where there is little or no used gas systems. Although there is no clinic study showing that there is a direct relation between the used anaesthesic gases and the hypotroidy development there are many studies showing that these gases have negative effects on the workers of health service. İn this study we aimed to investigate the hypotroidy development on those cronically subjected to the anaesthetic gases.This study has been applied on 60 workers, in similar operation room conditions, working in operation rooms who are exposed to inhalation anaesthetics such as nitros oxid, izoflurane, desflurane and sevoflurane together with the control group of 60 voluntary participants in order to the determine the hypotroidy risk by determining the sT3, sT4, TSH, antitg ve antitpo levels. After centrifuged, the blood samples, were studies by the help of the tool Cobas 6000 using Cobas kits fort he measument of the sT3, sT4 and TSH by using electrokemiluminesance immunoassay method. Euroassay kits which absorbed troglobuline and tyroid peroksidaz antigens were used fort he measurement of the Antitg Ab and Antitpo Ab.'Titre' limit was evaluated as 1/100. % 2 for the Antitg and % 12 for the Antitpo were accepted of as the referance values.Average sT3 and sT4 values were found lower in the blood samples of those exposed to anaesthesic gases whencompared to the values of the blood samples of the control group. ( p=0,000 for sT3; p=0,018 for sT4). In gas exposedness group, average sT3 and sT4 values of women and average sT4 values of men were lower which was statistically meaningful ( p<0,05). This backs up the hypothesis that cronic anaesthesic gas exposedness forms health risk in terms of TSH highness, antitg positivity and the frequency of hypotroidi development. This is a pre-study on the way to explaning that used anaesthetic gases have negative effect on the workers in the operation room. İn the order to reach a final decision, further studies are needed.At the and of this study, we suggest that airing and used gas systems are placed and anaesthesy tools are regulary controlled and necessary precautions are taken in order to hold the gas exposedness level on a definite level by measuring the anaesthesic gases in the air of the enviroment. Low-current anaesthesy controls not only the exposedness level of the staff but also of the patient. Expecially if there is no active airing system and used gas system, it is important to use the total intrevenose or in suitable stuations regional anaesthesy should be trained on the possible detrimental effects of the anaesthesic gases. Periodical monitorization of the exposedness level will help improve working conditions and lower the exposedness level. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Anestezi ve Reanimasyon | tr_TR |
dc.subject | Anesthesiology and Reanimation | en_US |
dc.title | Kronik anestezik gaz maruziyeti olanlarda hipotroidi gelişiminin araştırılması | |
dc.title.alternative | Investigation of the prevalence of hypothyroidism in patients with chronic exposure to anesthetic gases | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı | |
dc.subject.ytm | Anesthesia | |
dc.subject.ytm | Anesthetics | |
dc.subject.ytm | Hypothyroidism | |
dc.subject.ytm | Occupational exposure | |
dc.subject.ytm | Nitrous oxide | |
dc.subject.ytm | Halothane | |
dc.subject.ytm | Anesthetics | |
dc.subject.ytm | Anesthetics | |
dc.subject.ytm | Enflurane | |
dc.subject.ytm | Desflurane | |
dc.identifier.yokid | 10024888 | |
dc.publisher.institute | Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 414571 | |
dc.description.pages | 62 | |
dc.publisher.discipline | Diğer | |